Suriye’deki adı Ali Kiali olan Mihrac Ural …

12_July_2016Suriye’deki adı Ali Kiali olan Mihrac Ural …

miro

Almancası:

Neues Dokument 2

Türkçesi:

 

SURİYE ARAP CUMHURİYETİ

Silahlı Kuvvetler Genel Yönetimi

Kıyı Bölgesi Askeri Güvenlik Komitesi İkinci Birliği

Satır okunamıyor

Tarih okunamıyor (*Getirenin dediğine göre 24.04.2016)

Lazkiye’deki makam mührü

 

Faks Mektubu

Yukarda belirtilen tarihten başlayarak Bay Ali Kiali’nin kıyı bölgesindeki bütün faaliyetleri durdurulmuştur.

Kendisine verilmiş olan her şey; silah, mühür vb. asıl sahibine geri verilecektir.

Askeri güvenliğin ilgili dairesi (numara okunmuyor) bu mektuptakinin yerine getirilmesi için uygun birimle birlikte çalışması için görevlendirilmiştir.

Tümgeneral Merhrj Merhej

İkinci piyade birliği komutanı

Kıyı bölgesi askeri güvenlik komitesi başkanı

İmza

Mühür

Satır okunmuyor

Ey yazısıyla yazılan okunmuyor.

Yeminli tercümanın orjinaliyle aynıdır beyanıyla birlikte mührü

 

 

 

https://mihracural.wordpress.com

Hasan Balcı’nın Hatıra Defteri

Devrimciler vefalidirlar

Hasan Balci tarafından yazıldı

Pazartesi, 05 Ocak 2009 17:58

Hasan Balci: Ibrahim yalcinin Devrimcileri kandiriyor yazisinin basligi kisisel olarak beni uzdu. Bir an kandirilmis hissine kapildim. Kimse beni kandiramaz. Bir insanin diger bir insana soyleyecegi en agir soz: artik sana guvenmiyorum.  Mihrac ural ve arkadaslarina karsi bir guven yitimi icindeyim.

1979 da ilk defa gozaltina alindigim da Selimiye ye goturuldum. Selimiye de engin erkiner ve arkadaslari vardi. Dogrusunu isterseniz bunlardan yalniz engin erkineri hatirliyorum. Selimiye de daktilosu ile hatirliyorum. Haril haril yaziyordu. Engin erkiner ile ilk defa Selimiye de karsilastim. Orada cocuk yasta olmam orada bulunan devrimciler icin moral kaynagi idi. Dalga  geciyorlardi benimle.

Engin erkiner beni soyle bir teorik olarak yokladi bende birkac ezberden baska bir sey yok. Bak dedi seni simdi yukari ayakustu mahkemeye cagiracaklar ve savci sana babacan bir tavirla nasihatler de bulunacak buna aldanma. Cunku sende olan sey onda yok. Beni gazlayip yukari gonderdi. Aslinda asagi. Savcinin karsisina ciktim enginin dedikleri aynen gerceklesti. Bana bak savci dedim uzatma kisa kes. Savci kopurdu. Zaten nasihat edip birakacak nasihat etmesine izin vermedim.

Sonra birlesIk sosyalist parti kurucusu oldugum da TKEP in teslim tore ekibi bu partinin kurulusuna katildilar. Enginin yazilarini gormeye basladik. Engin erkinerin burada son derece saygin bir ismi vardir.

Bir devrimci olarak bu iki tarafi uyarma geregini duydum. Her iki tarafla ile yazistim. Yasim kirk alti oldu. Devrimci hareketin pislikleri hakkinda asgari olarak herkes kadar bilgi sahibiyim.

Engin erkiner devrimci hareketin pisliklerini yazarken sunlari da yaza bilecekmisin bakalim dedigim de ertesi gun o soyledigim seyleri fazlasi ile detaylandirmasa da bir bicimi yazdi. Ozellikle Kurtler ile ilgili sorumu net bir bicimi ile ayrintilandirmadi. Ancak yazinin icinde acikladi.

Engin erkinerin kendisinin eksIkliklerini de bu yazismalarin icine koymasini son derece anlamli buluyorum.  Devrimci hareketin pisliklerini engin erkiner yazarken bu yazilari bir bicimi ile tartistik.Bu konuda bircok seyi bilmemize ragmen oldukca muteavazi davrandik. Hatta dogrusunu isterseniz Enginden yana taraf olmadim. Ancak her iki taraftan da son derece yuksek saygi gordum. Goruluyor ki bir hesaplasma baslamistir.

Devrimci hareketler icinde kotu kirilmalar kotu yarilmalar yasandi. Ortada konusulan seylerin milyonda birinin bile dogru olmasi beni urkutuyor. Bizim icimizde boylesi pis isler yasandi. Ama sukur elimiz yoldas kani ile sulanmadi. PKK onderliginin elinde en az 1000 devrimcinin kani var, keza TDKP,TKP;KSD, DEV-SOL DHKP TKP/ML ve daha onlarca orgutun eli devrimcinin kanina bulanmistir. Her sey af edilir ama bu af edilebilecek bir sey degildir.

Internet sayfamiz da soyle bir haksizlik yaptik. Engin erkiner sayfamizin eski bir uyesi olmasina karsin sayfamizi onun yazilarina kapattik. Ancak engin erkiner bu konuda israrci olmadi.

Ibrahim yalcinin yazdiklari dogrusunu isterseniz engin erkinerin yazdiklarindan daha etkili oldu. Sol bunu gundemine daha bir ciddiyet ile almistir.

Engin Erkinere agabey birak bu gereksiz tartismalari sen uretken bir insansin yazi yaz dedigimde engin agabey ben tartismiyorum hasan bunlar tartisma degildir diye cevaplamisti. Evet, bu tartisma degil.

Dogrusunu isterseniz ibrahim yalcin yazisindan sonra bu konu ile ilgili hicbir sey yazmak ve konuya tek satir bile koymak haddini asmak olacaktir.

Ek olarak Mihrac ural ve arkadaslari yasadigimiz olumsuzluklar nedeni ile grup olarak tavir alinmis ve bundan boyle mihrac uralin hicbir yazisina grubumuz da yer vermeyecegiz.

Benim boyum ne acil hareketini elestirmeye ne engin erkiner gibi birikim sahibi bir arkadasa akil vermeye yetmez.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=88:devrimciler-vefalidirlar&catid=36:konuk-yazlar 

Devrim ve sosyalizm mucadelesinde yitirdigimiz guzel insanlar

Hasan Balci tarafından yazıldı

Pazartesi, 05 Ocak 2009 19:40

Nebil Rahumanın boş mezarına gömülmeyi vasiyet eden ablasına atfen yazıyorum.

Bulunduğumuz bölge İstanbul da faşistlerin en etkin olduğu bölgelerden biri idi. Faşistler devrimcilere saldırırken mutlaka polis kuvveti ile birlikte gelir ve saldırırlardı. Bu saldırılara karşı koymak için devrimciler bulundukları bölgede zaman zaman teçhizat alışverişinde bulunurlardı. Özellikle İstanbul gültepe, merkez faşistlerin kontrolünde onun alt tarafı keçi deresi, çağlayan deresi, kuştepe ve mecidiyeköy deresi, izzetpaşa, çağlayan, kuştepe devrimcilerin ve örgütlerinin etkin olduğu bölgelerdendi. Türkiye devrimci hareketenin hemen hemen her örgütlülüğünün bu bölgelerde örgütlenmesi vardı.

Özellikle Derelere yapılan operasyonlar Şimdilerin emekli emniyet müdürü sözde şair Uğur Gür ve faşist çeteler ile birlikte yürütülüyordu. Yüzlerce ekip otosu ve faşist çeteler ile Kuştepe deresine gelir Devrimcileeeeeeeerr çıkın ulan ortaya diye bağırır ve elindeki tomphsonu ile hava basar ,bu havayı her zaman küçük bir Fransız 10 ‘lusu ile bozardık.

Hiçbir siyasi hareket bir diğer siyasi hareketin teçhizatına el uzatmazdı. Buzdolabının altı zulamız ortak hukukumuzdu. Hapishanelerde de böyle idi. Böyle çok ortak hukuklar oluşturduk. Her demiri bir alete dönüştürme yeteneğim mahpusta yoldaşların çok işine yaramıştır. Tırnak çakısı ile ranzanın yatak gelen kısmında bulunan ince cağlardan testere yapardım. Demir kesen cağları Herkese verirdim.

TKP’ liler bu bölgeler de son derece iyi örgütlü olmasına karşın Anlayışları itibari ile silahlı külahlı işlere girmezlerdi. Ama genç İGD liler silahlı mücadaeleye öykünürlerdi. Büyük terk edilmiş açık hava sinemasında bu TKP ilere atış yaptırırdım. Onlarda beni bilimler akademisine göndereceklerdi.

Bunlar güzel şeyler. Belki bu dayanışmayı yazmak lazım. Gereksiz polemiklerden ziyade bunları yazmak lazım. Cezaevi tünellerinde ben her zaman vardım. Bu da önemli bir dayanışmadır. Bilenler bilir cezaevi tünellerini herkes bilmez ve bunun müşterisi azdır.

Nebil rahumanın hikâyesini bilirdik. Anlatılan kötü bir hikâye idi. Yani nebilin katlinin gerekçesi ve dışarıya aktarılan kötü bir şeydi. Yalçın küçük’te nebil rahumayı anlatırken yazısının sonun da  sözün bittiğini söylemişti.

Yalçın küçük Türkiye üzerine Tezlerinde nebili yazmıştı ancak fazlası ile gerçeği yansıtıyor denilemezdi. Yalçın küçük bu olayı polis kayıt ve ifadelerinden aktarırken , o dönem nebilin akıbetine sebep olanlarda zannediyorum 1980 ve 1981 operasyonlarında katledildiler.

Birçok yiğit sudan meseleler yüzünden telef edilmişlerdir. Özellikle Kürt ve Türkiye Devrimci hareketinin bu konudaki sicili kötüdür. Devrimci hareketin elinde devrimcilerin kanı devrimci anaların gözyaşları vardır.

Nebilin bir klasnikof şarjörü altındaki boş mezarı ve onun üzerinde nazımın dizelerinden küçük bir dostluk rubaisini başlangıç saymalıyız. Bu saatten sonra bütün devrimciler o mezarın içine nebilin ıssız tarlalardaki naşını getirip doğduğu topraklara koymalıyız. Nebilin dostları bu ilk girişim ile tarihsel özeleştiri sınavını doğru vermişlerdir.

22 Ocak 1980 de faşist katillerin pusu su sonucu katledilen devrim ve sosyalizm şehidi ağabeyim Hamza balcı’nın güzel anısı ve mücadele geçmişi önünde bu devrim ve sosyalizm yiğitlerini özlem ve saygı ile anıyorum.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=94:devrim-ve-sosyalizm-mucadelesinde-yitirdigimiz-guzel-insanlar&catid=36:konuk-yazlar

Nebil bulundu

Hasan Balci tarafından yazıldı

Perşembe, 12 Şubat 2009 22:15

Sevgili dostlar merhaba. Sonucta Keresteciler sitesi ates tugla mevkii ipucundan hareket ederek nebil yoldasin izini surerek adli tipta isi sonlandirdim. Adli tiptan bir arkadasim bana yardimci oldu.

Nebilin katledildigi 1980 Ekimde ki butun faili mechul fotolari onume getirildi. Hepsine tek tek baktim. Ruh halimi anlatmak istemiyorum. Resimleri tek tek taradim. Uc kez taradim. Nebile benzettigim resimleri onume aldim. Buyuk defterden tarattirdim. Ekim ayi ile ilgili fotalardan nebile benzeyenleri ayirdim. Olmadi. Sonra bir resim geldi onume gozlerinden tanidim nebili ince biyikli ve guzel olmus.

Bu fotonun uzerinde yazan yafta numarasindan sonra yafta no sunun kayitli defterinden Istanbul ili Bakirkoy ilcesi keresteciler sitesi ates tugla mevkii de kimligi ve faili mechul olarak belediye ekiplerince bulunmus.

Nebili buldum diye cocuklar gibi sevindim.

Bundan sonra ne yapacagiz,

Nebilin adli tip kayitlari soyle

Savcilik dosyasi 30.9.198/

Nebilin adli kayit numarasi; 1347

Eger nebilin birinci derecede bir yakini ile oraya gidip bu dosya numarasi ile evragi aldigimizda otopsi raporu dahil. Onlar bize kocan verecekler. Kocan su anlama geliyor. Nebili gomdukleri yer.

Yarin ki calisma programim soyle buyuk kutuphaneye gidip bu nebilin bu tarih ile ilgili gazete haberlerine bakacagim.

Haydi, hepinizin gozu aydin olsun.

Olurum kalirim. Nebilin gogsundeki numarayi unutmayin.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=134:nebil-bulundu&catid=36:konuk-yazlar

Hasan Balci’dan Dayanisma Cagrisi..

Hasan Balci tarafından yazıldı

Pazartesi, 16 Şubat 2009 02:15

Nebil Rahuma komisyonunun calisma bilgileri:

Calisma komitemizin bir tek amaci var: Nebil Rahuma’yi bulmak.

Her gun iki bucuk saatimi duzenli olarak Nebil Rahuma calismasina ayiriyorum. Edindigim bilgi ve belgeleri komisyon arkadaslarimla duzenli olarak paylasiyorum. Mutlaka Mersin’deki Mehmet Yavuz’u ariyorum.

Nebili bulma uzerine kendimize bir calisma programi olusturduk ve o trafik bizi dogru yola cikardi. Simdi programimizda neler var ?

1-Bugun Birgun gazetesi ile gorustum. Onlar bu olay ile ilgileneceklerini soylediler.

2-Nebili evrakta bulduk ama kendisinin mezarina henuz ulasmis degiliz. Dogrusunu isterseniz cok yaklastik. Demek ki hukuki bir surec baslatilacak. Anlayacaginiz kosturacak bir avukata ihtiyacim var. Mehmet Yavuz yoldas Nebil’in ailesi ile irtibat halinde ve Antakya!’yi o koordine ediyor. Butun bu yazilan cizilen belgeleri de Erkan ulasan yoldasimiz ust uste biriktiriyor.

3-Disaridan birkac arkadasimiz bu isin maliyesi ile ilgili destek olabileceklerini e-mail uzerinden bize bildirdi. Hukuki surecin ardindan DNA testleri ile ilgili sureclerde olusacak ekonomik kulfet bizim de tek basina altindan kalkabilecegimiz bir sey degildir.

4-Eger gercekten Nebil’i ait oldugu topraklara goturmek baskalarinin da niyetinde ise, bu arkadaslardan iki baslilik yaratilmamasini ozellikle rica ediyorum. Bizi begenmeyebilirler, elestirebilirler ama bu calismayi sekteye ugratacak ve onumuze karmasIk bir devlet burokrasi dikecek gayretlerden uzak durmalarini rica ediyorum.

Bu calismalarda destek vermek isteyen arkadaslarimiz icin bir hesap numarasi olusturacagiz. Eski gunlerdeki gibi komun olacagiz. Bolusecegiz. Dogru olani budur.

Nebil Rahuma yolda yururken dusup olmedi. Nebil Rahuma Turkiye devrimci hareketinin sol ici siddetine maruz kalmis orneklerden sadece biridir. Elbette bu tarihi konusacagiz, cesaret ile uzerine gidecegiz, yuzlesecegiz ve varsa hesabimizi verecegiz.

Butun bu isler bittiginde komunist ahlakin geregi olarak hesaplari kurusu kurusuna belgeleri ile hepinize verecegiz. Kimse kimseye ipotek koymasin, kim ne istiyor ise bize belge bilgi, arac ne teslim ediyorsa bilinsin ki bu ortak tarihimize hizmet edecektir. Nebil’in akibetini bulma gayemiz ve cabamiz sirasinda ailesinin her turlu istegine de saygiliyiz. Aile; isleri bizim yuruttugumuzden haberdardir. Bizatihi kendileri ile telefonda gorusuyoruz .

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=136:hasan-balcidan-dayanisma-cagrisi&catid=36:konuk-yazlar

Hasan Balci calısma gunlugu

Hasan Balci tarafından yazıldı

Pazartesi, 16 Şubat 2009 20:32

Avrupadan arkadaşların Nebil ile ilgili maliye sorununa katkı maksadı ile yaptıkları öneri üzerinde hareket ederek,  Nebil Rahuma arkadaşımızın gerek hukuki gerekse DNA Sonuçları ile ilgili oluşacak masrafları ortaklaştırmak amacı ile komisyonumuz  İstanbul  İş Bankası  Şişli Şubesinde bir hesap açmaya kararlaştırmıştır.

YURT DIŞINDAN BU HESABA PARA GÖNDERECEK ARKADAŞLARIMIZ

İŞ BANKASI ŞİŞLİ ŞUBESİ – HASAN BALCI HESABI

EURO İCİN: TR 26000 6400000 21051348228

SWİFT OLARAK DA : ISBKTRIS

YAZARAK  HASAN BALCI HESABINA HAVALE EDECEKLERDİR.

YURT İÇİNDEN TL GÖNDERECEK ARKADAŞLAR İSE

1051 1764891  NOLU HASAN BALCI  ŞİŞLİ ŞUBESİ HESABINA

HAVALE EDECEKLERDİR.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=137:hasan-balci-calsma-gunlugu&catid=36:konuk-yazlar

Nebil Rahuma arama calismasi icin bilgilendirme

Hasan Balci tarafından yazıldı

Cumartesi, 14 Mart 2009 22:18

1-Ailenin adli tıp kayıtları üzerinden tespiti için Ailenin İstanbul’a getirilip Adli tıp kayıtları üzerinden Nebil rahumanın kayıtlar üzerinden ve  nebilin vurulduğu ve bulunduğu gün adli tıpça çekilen fotoğrafı üzerinden nebilin her iki kız kardeşi Tespit yapmış ve nebili tanımışlardır.

2-Adli Tıp süreci ile birlikte ailenin tespiti üzerinden Kayıtların düzgün tutulmadığı görülmüştür örneğin cesetten alınan göğüs numarası ve bunun karşılığında 30.09.1980 güngören boya fabrikası taş ocakları mevkiinden öldürülen Nebil rahuma ile ilgili dosya öldürüldüğün tarih düşülmek kaydı ile soruşturma dosyası açılmıştır.

3- Aynı tarih ile ilgili dosyanın araştırılması üzerine bir dilekçe ile adliye ye başvuruda bulundum ve arşiv taraması yapılmaktadır. Dosyaya ulaştığımızda bu işin akıbetinin en az ipuçlarına ulaşacağız.

4- Çalışmaları istanbuldan elimden geldiğince bütün mesaimi ayırmak kayıdı ile yürütmekteyim. Oluşturduğumuz komisyon daki arkadaşları günde en az iki kere aramak kayıdı ile bilgilendiriyorum.

5- Artık hukuki süreç başlatılmıştır.

6-Eğer gerçekten Nebili bulmak istiyorsanız Nebili gerçekten arayan ve bu konuda hiçbir hesap yapmamış tamamı ile kendi çaba ve özverileri ile bu işe baş koymuş bizlere yardım edin. Destek olun arkamızda durun. Nebili bulacağız. Buna inancım sonsuz. Bulacağız ve ait olduğu topraklara iade edeceğiz.

7-Hukuki süreç devam ederken arşiv ve nebil ile ilgili bilgi toplama çalışmamız devam etmekte ve bunları bir elde toplamaktayız.

8- Ayrı yürütülen ilgili ilgisiz kişilerin nebili resmi kurumlarda sormaları soruşturmaları devlet nezdinde ilgi alaka uyandırmaktadır.

9-türk tabipler birliği, DNA süreci, ve Nebil rahuma ile ilgili geçmişte çıkan gazete ve dergi haberleri fotoğrafları çalışmasını sürdürmekteyim.

Nebil ile ilgili kim olursa olsun yardım eden herkese ayrıca teşekkür ediyorum.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=155:nebil-rahuma-arama-calismasi-icin-bilgilendirme&catid=36:konuk-yazlar

Devrimci denilen kisilik mutevaziligin karsiligidir

Hasan Balci tarafından yazıldı

Pazar, 22 Mart 2009 09:47

İstanbul’da katledilen nebil rahuma için aramanın ve çalışmanın merkezi İstanbul olması ve dolayısı ile benim İstanbul’da olmam sebebi ile bu çalışma benim üzerimden yürümüştür. Ancak ortak aklın ve ortak pratiğin ürünüdür. Mehmet ve erkan yoldaşlar suya bir taş atmışlardır. Bu küçük taş parçacıkları suda dalga etkisi yaratmış ve nebil yoldaşımızın akıbeti ile bugünkü duruma gelmişizdir. Nebil rahuma ile ilgili devrimci kamuoyundan bilgi belge, tanık çağrısına hiçbir yanıt gelmemiştir. Birçok gazete ortada yazılan çizilenlerden ürküp geri çekilmiş bu konuya müdahil olmak istememişlerdir. Nebil ile ilgili yardım çağırımıza avrupadan başka hiçbir kimse bize yardım etmemiş bir tek telefon dahil gelmemiştir.

Nebil rahuma ile ilgili olarak yazı yazmış onunla arkadaş olmuş onlarca insanla konuştum dava avukatları, HDÖ mahkemesi avukatları ile görüştüm saatlerce konuştum. Ama bütün bunları yapan ben bir kitap yazacağım iddiasında bulunmadım. Nebil ile ilgili bir kitap yazmak için Nebili tanımak lazım yani onunla arkadaşlık etmek lazım yani duygu lazım. Ben nebili tanımıyorum. Nebilin örgüt arkadaşları halkın devrimci öncüleri ile bir süre birlikte cezaevinde bulundum. Ama nebilin hikayesini çok iyi biliyorum. Dolayısı ile kitabını yazmak  onu arayan yoldaşlarının boynunun borcudur. ve onlara yakışır. Bu konuda da elimdeki bütün belgeleri vermeye hazırım.

Nebil rahumayı samimiyetle arayan yoldaşlar onun acısını duyanlar sizlere seslenmek istiyorum. Elbette bu çalışmayı başarı ile bitirir isem bana madalyalar ve apoletler şarkılar türküler şiirler methiyeler kasideler övgüler yazacaksınız. Bütün bana bu yapacaklarınızı nebil rahuma ve onun akıbetini kendine rafine etmiş ve dibe vuruşun çıkışı olarak Nebil rahumanın kemiklerine dayanmış arkadaşlara verin.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=164:devrimci-denilen-kisilik-mutevaziligin-karsiligidir&catid=36:konuk-yazlar

Bize bulastirma gardas…

Hasan Balci tarafından yazıldı

Pazartesi, 23 Mart 2009 17:53

Nebil Rahuma, Ali Cakmakli ve onlar gibi sol icinde karanlik bir bicimde oldurulen devrimcileri olduren silahlar ve o silahlarin akibetleri ile de yuzlesebilecek miyiz? Ali cakmaklinin oldurulmesi adana yerelinin aldigi bir kararmis, merkezi bir karar degilmis, dolayisi ile yerel’in aldigi bu oldurme karari geneli baglamazmis. Simdi bu yereldekiler ozur dilerse Her sey hal yoluna girecekmis. Peki ozuru gerek ali cakmaklinin gerekse nebil rahuma yoldaslarin ailelerine anlatabilirmisiniz ?

12 Eylul oncesi belirgin orgutlenme hemen hemen her siyasi cevre icin Sef tipi orgutlenme idi. Sefler karar alir ve uygulanir, Nebilin olum karari da bu sef tipi orgutlenmenin sonucu bir karardir. Ali cakmakli ile ilgili gelen aciklama, Ayni zamanda o cevreden de Nebil rahuma yoldas icin gelirse benim icin sasirtici olmayacaktir. Demek ki bu tarihsel sureci de sorgulamamiz gerekmektedir.

Ornegin Ali cakmakliyi olduren silah kimde yakalandi. Ben bu sorunun cevabini son derece guvenilir bir kaynaktan aldim biliyorum. Ancak elimde somut bir belge yok; dolayisi ile bu ismi ben ifsa edersem bu orgutlenmelerin disinda biri oldugumdan potansiyel ajan ilan edilecegimden bu konuya vakif isimlerin bunu yazmasinin daha dogru olacagini dusunuyorum.

Ozellikle nebil rahuma ile ilgili calismaya basladigimizdan itibaren bir donem hicbir bilgi gelmez iken karsilikli olusan guven neticesinde yavas yavas bilgiler gelmeye paylasilmaya baslanmistir. burada insanlarin isimlerinin ifsa edilmesi ve onlarin gunah kecisi yerine konulmasindan ziyade bu tarihsel hesaplasmayi, teshiri, tecritin yontemleri de onemlidir.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=165:bize-bulastirma-gardas&catid=36:konuk-yazlar

Nebil Rahuma yoldasi arama calismasi ile ilgili bilgilendirme

Hasan Balci tarafından yazıldı

Çarşamba, 01 Nisan 2009 22:24

Aileyi istanbul’a getirmek sureti ile teshis surecini de tamamladik. Nebil olduruldugunde Bakirkoy cumhuriyet savciliginin duzenledigi ancak adli tip ta dosya numarasi olmayan sadece tarih ile belirtilmis dosyayi tam bir hafta bizatihi kendim arsivin icine girerek butun arsivi tarayarak aradim. Ancak bir netice alamadik. Dolayisi ile cumhuriyet savciligindan bir karar alarak Tekrar adli tip kayitlarindan hareket ederek. Nebilin gomuldugu “defin” edildigi yeri Alma gayretindeyiz.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=170:nebil-rahuma-yoldasi-arama-calismasi-ile-ilgili-bilgilendirme&catid=36:konuk-yazlar

Nebil Rahuma sayfasinda yayimlanan hesap bildirimi ortak kararimiz degildir

Hasan Balci tarafından yazıldı

Cumartesi, 04 Nisan 2009 17:26

Bu çalışmalara başladığımda butün harcamaları sadece kendi emeğimden yaptım. Bunu gören duyarlı insanlar özellikle avrupada ki arkadaşlar olmaz böyle şey deyip itiraz edip yardım talebinde bulundular. Bu kararı oluşturduğumuz komisyona bildirip bu arkadaşların olurunu aldım. Bu öneriye yapan avrupadaki ağabeylerimizden biri hemen ilk parayı gönderdi. Ardından fransadan bir arkadaşımız , ardından isviçreden bir arkadaşımız. Sonrasında ankaradan erkan arkadaşımız bana bu hesaba para gönderdiler. Fransadan gelen para “western union” üzerinden gelmiştir. Bu parayı gönderen arkadaşlar özellikle spekülatif olmaması açısından şimdilik isimlerinin açıklanmaması yönünde istemde bulundular. Ancak hepiniz bunların kim olduğunu biliyorsunuz, Bunun dışında eşim ve kızım küçük te olsalar bu Çalışma da ekonomik katkı sundular.

Bir çok arkadaş ve yoldaş para göndermek istedi kabul etmedim. Nebil rahuma yoldaşımızın ailesinden biri para göndermek istedi almadım. Güven vermek güzel bir duygudur. Kime hesap desem hasan işine bak diyor esas olan senin orada yaptığın iştir. Sıkıştığında söyle yeter dediler ne hesabı ne kitabı diye de belirtiler. Özelikle bir arkadaşıma kontrol etmeyeceğiniz parayı bana göndermeyin dedim. Çünkü hesabını veremeyenden devrimci olamaz. Nebil de bir hesapsızlığın sonucu öldürülmüş bir yiğittir.diye de belirttim.

Peki niye hesabı konuşuyoruz. Yoldaşlar gelen para ortada bu para kadar da ben cebimden harcadım harcıyorum.. Bütün çalışma arşiv dahil buradan İstanbul üzerinden yürüyor. Meselenin kaynağı bellidir. Sır değildir.  Beğenmediğimiz avrupadaki arkadaşlar olmasa idi bu çalışmanın ekonomik külfeti erkan ile benim sırtımda idi.

İstanbuldaki çalışmamızın dosyası tutulmaktadır. Hesap kitap her şey bilgi belge her şey kitabına uygundur. Her bilgi komisyona gelmiyor bunu bilin. Mesele daha ağırdır ancak yumuşatarak yazıyorum.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=172:nebil-rahuma-sayfasinda-yayimlanan-hesap-bildirimi-ortak-kararimiz-degildir&catid=36:konuk-yazlar

Nebil Rahuma arama calismalari ile ilgili Hasan balcinin calisma raporudur

Hasan Balci tarafından yazıldı

Salı, 07 Nisan 2009 16:56

30.09.1980 de talihsiz bir biçimde öldürülen Nebil Rahuma ile ilgili çalışmanın önemli bir noktasına gelmiş bulunmaktayız. Adli bir karar neticesinde. ”savcılıktan karar çıkartarak” nebil rahuma yoldaşımızın gömülü olduğu alan, mezarlık. Onu defin eden imamın ismi dahil Üzere tespit etmiş durumdayım. Bu bilgilerin hepsi bende saklıdır. Kimse heyecana kapılmasın gömülü olduğu noktayı bulduk demiyorum. Ancak mezarlıktaki adayı tespit ettim. Nebilin öldürüldüğü dönemlerde parselasyon olmadığından sıra usulü gömülmüş.

Bir insan nereye gömülmek ister derseniz bütün yüreğim samimiyetimle söylemek isterim ki nebil orada gömülü denize nazır ağaçlıklar içinde. Şahane huzur dolu bir yer. Bu mezarlığın resimlerini çektim. Daha sonra dostlarla paylaşacağım.

Nebil rahuma arama komitesi ile yapacağımız bir değerlendirme ile gelecek süreci siz dostlarımızla paylaşacağız. Erkan ulaşan yoldaş’a bir şey söylemek isterim. Sevgili erkan tam Gafil gezme şaşkın türküsü söylenecek bir yerde yatıyor nebil yoldaşımız.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=175:nebil-rahuma-arama-calismalari-ile-ilgili-hasan-balcinin-calisma-raporudur&catid=36:konuk-yazlar 

Nebil Rahumayi bir kere daha oldurmeyelim

Hasan Balcioglu tarafından yazıldı

Cuma, 10 Nisan 2009 19:25

Nebil rahuma’nın öldürülüsü ve onun akibeti  ile ilgili çalışmayı aşağı yukarı aralık ayından İstanbul da tek başına yürüttüğüm; Ankara’dan Erkan ulaşan’ın destekleri ile bugüne getirmiş durumdayım.

Nebil ile ilgili birçok arşiv bilgisini gazete resimleri haberlerini de hepinizin ortak bilgisine sundum. İnsan kendi kendine aferin demez; Ben kendime aferin hasan diyorum. Kısa zamanda küçük bir bütçe ile onca abuk subuk tehdit, karalamaya karşın avrupadaki arkadaşlarımızın desteği başta olmak üzere bu çalışmayı yüzümüze gözümüze bulaştırmadan nihai sonucuna ramak bir hale getirdim. Bir kez daha aferin hasan diyorum.

Bu çalışma surecin de önemli katkıları olan arkadaşlarıma masrafları bölüşen, İbrahim Yalçın ve arkadaşlarına, Engin Erkiner abiye, Haydar Yılmaz arkadaşa, Erkan Ulaşan arkadaşa, eşi P… bacıma, Eşim Maygül Balcı, kızım Bilgesu Balcı, komünist birlik internet sayfası moderatörleri, Nebahat Günacar bacıma, Sefa Özmen, Bahattin Biber, Bahar Güreli arkadaşlarıma ekonomik katkılarından ötürü teşekkür ederim.

Bu ekonomik yüke destek oldukları için. Bu ismini saydığım bütün arkadaşlara birer dosya eşliğinde bu işin mali yükü ile ilgili ayrıntımı dökümleri ulaştıracağım. Bu ismini saydığım insanların dışında hiçbir insan ekonomik yardımda bulunmamıştır.

İbrahim Yalçın’dan gelen para onun arkadaşları tarafından toplanıp gönderilmiş bir paradır. İbrahim abi isterse o yoldaşların isimlerini de yazmayı isterim. O isimsiz yoldaşlara da teşekkür ederim. Adli tıp, adliye, mezarlıkları müdürlükleri, belediye meclisinde üye dostlarım, bu konuda bana yardımcı olan dostlarıma teşekkür ederim.

Ben Nebil Rahumanın fiziken bir taşın üzerinde bir örgüt kararı ile öldürüldüğünü içselleştirdim. Bu kararı tartışmadım çünkü bir örgüt kararıdır. Ama başından sonuna saçma sapan adeta bir intikam kararıdır. O tarihlerde hepimiz bu kararı sorgusuz sualsiz yerine getirecek tarikatların fütüveht şeyhlerinin buyruklarını ilahi emir gibi uygulayan insanlardık. Dolayısı ile Nebili öldürenler değil asıl o kararı verenlerdir özeleştiri vermesi gerekenler.

Bu çalışma surecimiz öyle bir olgunluk düzeyini de yani özeleşiri surecini de yaratmıştır. Ve bu bir fırsattır. Rıza Salman’a bu coğrafyanın namuslu bir komünisti olarak sesleniyorum. Bu çağırıya uyar uymaz. Ayrıca kendisi ile de görüşmek istiyorum.

Nebil Rahuma çalışması bitmemiştir onun mezarının noktası bulunana kadar devam edecektir. Ankara’da yapacağımız toplantı sonrası bundan sonraki surece değin neler yapacağımızı siz dostlarımıza bildireceğiz.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=178:nebil-rahumayi-bir-kere-daha-oldurmeyelim&catid=36:konuk-yazlar 

ortak degerimiz nebil rahumayi arama notlari

Hasan Balci tarafından yazıldı

Pazartesi, 13 Nisan 2009 10:43

Nebilin yattigi mezarligin icine kadar geldik. Yani sevgili dostlar bizler ve sizler icin elle tutulur somut bir durum olustu. Bu somut durumu degerlendirmek icin, Bu hafta sonu yaptigimiz degerlendirme calismasinda, Sevgili erkan yoldas ile konunun uzerinde oldukca uzun uzun sohbet etme imkâni ve nebil rahuma’yi daha iyi tanimama vesile olacak anektodlar ve bilgiler edindim.

Nebil rahumanin devrimci kisiligi, ahlaki, Onu aramaya deger bir devrimci oldugunun altini ozenle cizdik. Ankara’da erkan yoldastan nebili en iyi taniyan birinci agizdan onu dinlemek , onun devrimci kisiligi uzerinden sohbet etmek hakikaten onur verici bir durumdur. En azindan kimi aradigimizi hangi meziyetlere sahip, yuksek ahlakli bir devrimciyi aradigimizi daha iyi anlama firsati edindim. Nebil ile ilgili Erkan yoldasimizda nebilin ardindan yapacagimiz  calismaya kaynak olusturacak hayli malzeme var.

Nebil rahuma calismasi icin Erkan yoldas ile belirledigimiz ve bundan sonraki surece dair yapacagimiz seyleri siz nebilin yoldaslari dostlari ile paylasmak isteriz.

1-Nebilin yattigi mezari tam tespit edebilmek icin Bolgede calisacagim.

2-Biliyorsunuz ki Muslumanlarda bir olunun defin edilebilmesi bazi kosullara baglidir. Yani bir oluyu defin ederken cemaatin olmasi sarttir, Benim bildigim en az bes kisi, Hicbir imam bir oluyu tek basina cukura atamaz. Demek ki nebil asagi yukari bir cemaat esliginde gomuldu.

3-Yasiyor ise ismi bende sakli olan ve nebili gomen imamin kendisine gerek diyanetten gerekse mezarliklar mudurlugunden ulasmaya gayret edecegim. Bu imam adli tip tarafindan tahsis edilen ancak kadrolu imam olmayabilir.

4-Nebil ile ilgili Arsiv bilgi toplama calismamiz devam etmektedir.

5-Butun bunlarin sonucunda Nebil rahuma’yi olumsuzlestirecek bir belge calismayi da devrimci kamuoyu ile paylasacagiz. Henuz somutlastirmasak da.

6- Mehmet yavuz arkadasimiz bu calismaya isleri dolayisi ile katilamamistir.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=181:ortak-degerimiz-nebil-rahumayi-arama-notlari&catid=36:konuk-yazlar

mezarci mahmut degilem

Hasan Balcıoğlu tarafından yazıldı

Perşembe, 16 Nisan 2009 19:19

Nebil Rahuma çalışması sadece 29 yıl önce talihsiz bir biçimde öldürülen nebil rahuma’nın kemiklerini bulma çalışmasından ibaret değildir. Bu biçimde öldürülen yüzlerce devrimcinin tarihselliği ile de yüzleşmeyi ilke edinmiş bir çalışmadır.

Kendi tarihleri ile doğru düzgün yüzleşmeyen hesaplaşmayan Anadolu sosyalist hareketinin ve Kürt hareketinin durumu ortadadır. Kuyucu mustafa’nın ve ittihatçı katillerin geleneği solun içine bir mantık silsilesi olarak yerleşmiş adeta bir kültür halini almıştır.

Nebil Rahuma ile ilgili yaptığım çalışma ile ilgili olarak birçok tebrik övgü ve güzel sözcükler aldım. Ancak şu unutulmamalıdır ki hiçbir şey tek başına bir şey ifade etmez. Çekirdeğin etrafında dönen nötron yada protonlardan birinin kafası bozulup bu gün dönmeyeceğim keyfim yok dediğinde bu atom bombası oluveriyor. Yani başıboş bir enerji ortaya çıkıyor.  Oysa ki bizim nebil rahuma çalışmamız tamamı ile bir mantık çerçevesi üzerinden yürütülmektedir.

Bu çalışmada birçok insanla buluştuk. Arkadaş olduk dost olduk. Başından beri nebil nebil diye sızlananların bu çalışmada zerre kadar faydalarını göremedim. Nebilin bu kadar az arkadaşı olduğunu öğrenmiş olduk. Bu arama çalışmasında nebile karşı kin duygusunun bitmediğini de zaman zaman gözlemledim. Aileden biri bunu ifade ettiğinde çok üzülmüştüm. Bu çalışmanın yükünü birkaç arkadaşın omuzlarına bırakılmıştır. Açık ve net söylüyorum hertürlü ve sorumluluk, ağırlık benim sırtıma bırakılmıştır. Her türlü hakaret, de haksızlık da bana yapılmaktadır.

Bu çalışma ile ilgili bazı insanların hakkını vermek lazım. Öncelikle Engin ağabey ve beni bu çalışmada yüreklendiren, arkamda duran destek olan ve arayıp soran bütün insanlara teşekkür ederim. Bir devrimciye söylenebilecek en güzel sözcükler ile karşılanmam, sizlerin güveniniz beni onurlandırmıştır. Bu çalışmada asıl katalizör ve beni motive eden Ankara’dan Erkan Ulaşan yoldaştır. Aynı övgülere layık bir ağabeydir.

Biz devrimciler biri birimize yoldaş diye hitap ederiz. Uzun zamandır biri birimize ettiklerimiz yüzünden bu yoldaşlığın anlamını değerini aşındırdık.    Bu yüzden yoldaş kadar kıymetli ağabey sözünü siz dostlarıma kullanmak isterim. Engin Erkiner ağabey özellikle internet sayfasına duyurularımıza açması ve yüzlerce insanın bu duyuruları bu sayfadan izleme olanağını sunması için kendisine teşekkür ederim. Web sayfası Yazılarımızın harfine dokunmadan insanlara ulaşmasına araç olmuştur.

Engin Erkiner’in devrimciliğimin oluşmasında emeği varken; meseleyi anlamadan taraf olup Ona birçok ithamın tarafında oldum. Bu davranışımdan ötürü kendisinden Eleştiri hakkımın saklı kalması kaydı ile özür dilerim.

Bir devrimcinin önemli silahı azimdir kararlılıktır. Bu kararlılığınız varsa Beceri bununla örülen bir şeydir. Eleştri özeleştri ve yahutta özür dilemesini, hesabını kitabını doğru düzgün veremeyen adamdan devrimci olmaz. Bu kaba saba solculuk anlayışıdan özür eleştri beklemekte nafiledir.

Bu çalışmada beni birçok insan mezarcı Mahmut yerine koymuştur. Ben mezarcı Mahmut değilem.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=185:mezarci-mahmut-degilem&catid=36:konuk-yazlar

nebili ararken onu bir kez daha oldurmuslerdir

Hasan Balci tarafından yazıldı

Pazar, 19 Nisan 2009 08:49

Devrimci kamuoyuna

Nebil rahuma ile ilgili yuruttugumuz arama calismasinda olusturdugumuz arama komitesini disaridan mudahaleleri ile bozan, Nebil rahumanin akibeti ile ilgili bir cok sorumsuzluklari ortaya sacilan mihrac uralin bu isin icin fitne, fesat, tehdit, santaj sokmasi ile nebil rahuma komitesi islevini yitirmistir.

Komisyonumuzda bulunan Nebil rahuma arama calismasi ile ilgili beni yanlis yonlendiren ve bu arama surecinden zerre katkida bulunmayan, Nebil rahuma internet sayfasini adeta babasinin mulku gibi kullanan Mehmet yavuz’un tavirlari bu komisyonun dagilmasina sebep olmustur.

Erkan ulasan arkadasimizin da cekilmesi ile bu surec baska bir surece evrilmis komisyon mesruiyetini yitirmistir. Mihrac ural ve Mehmet yavuz bundan sonra bu adam nebili bulamaz duygusuna kapilip basindan beri onu bulacagimiza olan inancsizliklarini tekrarlamislardir.

Mihrac uralin bu calismayi yuruten insanlara yaptigi alcakca saldirilar, telditler beni bu calismadan asla geri koyamaz, nebil rahuma ile ilgili arama calismasi benim uzerimden yurumektedir.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=188:nebili-ararken-onu-bir-kez-daha-oldurmuslerdir&catid=36:konuk-yazlar

degerli dostlar, arkadaslar

Hasan Balcioglu tarafından yazıldı

Cuma, 08 Mayıs 2009 13:48

Nebil rahumanin once akibetini sonra gomulu olan alani bulmus durumdayiz. Antakya sehitler haftasini duzenleyen Antakya dayanisma dernegi ve Irfan Ural ve birkac yetenekli Inancli insanin uretimi olan sehitler haftasi neticesinde bu gune geldik.

Mihrac Ural bu cocugu nasil olsa bulamayacagiz bari bir mezar yapalim demis ardindan mezar fikri fiiliyata gecirilmistir. Kim once mezar yapalim dedi bunu bilmiyorum. Bu oneri mihraca nasil gitti dogrusunu isterseniz bununla ilgilenmiyorum bile.

Bu calismaya gonullu olarak beni de alin diye girdim. Ancak calisma benim omuzlarimda kaldi iyi oldu. Avrupa’dan arkadaslari bu ise ben ortak ettim. Gelin bu calismaya katilin dedim. Onlari tasfiye etmeyi amac edinmislere karsi direndim. Calisma neticesini gelismeleri her gun duzenli olarak kendilerine aktardim.

Calisma basinda komisyon olarak yuruttugumuz calismayi Mehmet yavuz kukurt dioksit para alisverisi neticesin de mihrac urala pazarlamasina ragmen bunu bildigimiz halde mehmeti komisyondan atmadik ancak pasifize ettik. Kendisine bilgi vermedik. Bunun sebebi Mihrac ural’in Nebili bir mulk gibi gormesi idi.

Bize gelmesi gereken belgeleri mal bulmus magribi gibi yagmalayarak kendileri ve etraflarini temize cikartmak icin rafineri olarak kullandilar. Ipligi Turkiye ve Kurt solunda pazara cikmis mihrac Ural kendi internet sitesinde yayimladigi fotograflar ile avuna dursun ” o yayinladigi fotograftaki bircok insan mihrac Ural ajandir demektedir.” Nebil ile mihracin yikanmasina izin vermedim.

Nebili nasil katlettikleri ballandira tellendire anlatanlar “otenler” ve sonrasinda bu elde ettigimiz gelismelere degin ses cikarmayanlar. Tarih onunde gercek yuzlerini ortaya cikarmislardir. Bir yanda nebili katledilenler bir yanda onu ispiyon edenler bir yanda ondan nemalanmak isteyenler bir yandan onu kendi is iliskilerinde pazarlayanlarin hepsi gun yuzune cikmistir.

Nebil rahuma yoldas ile ilgili calismada kendimce yeterli sayilabilecek bir sonucu aldim. Bunu aile ile de paylastim. Dolayisi ile nebil rahuma calisma ben ve vefakâr dostlarimin cabalari ile sonlandirilmistir. Nebil rahuma namuslu dayanismaci kimligi ile Turkiye devrimci hareketinde onurlu yerini alacaktir. Ben ve dostlarim yoldaslarim onun resmini her yere her platforma asacagiz.

Bu calismada bana destek olan butun insanlara Ozellikle Avrupali yoldaslara bir kez daha tesekkur ediyorum. Nebil ile ilgili yaptigim internet sitesinin islevi bitmistir. Dolayisi ile kapanacaktir. Benimle bundan sonra kimler arkadas olamayacaklarini anlamislardir.

Nebil yoldasi eger ulasabilirsek Aileden biri ile yattigi yerden sessiz sedasiz cikartip ait oldugu topraklara goturme cabamiz devam edecektir. Mezar alani ve Nebil yoldasimizin yattigi yer kismen yer bulunmustur.

Nebil rahuma ya iyi ki oldun anlamina gelen raki sofralari kurdurmayacagiz. Meze ettirmeyecegiz.

Sevgili yoldaslar 47 senelik omrumde bir suru kalitesiz insanla karsilastim. Omru hayatimda bu calismada karsilastigim kalitesizlikler capsizliklar ile inanin 12 eylul de bile karsilasmadim. Insanlari nasil katlettiklerini bugun bile cekinmeden adeta bir itirafci edasi ile anlatan bu guruhtan oncelikle her seyi uzak tutmamiz gerektigine inaniyorum. Bu mantik olsa olsa fasist bir mantik olabilir. Bu mantigi devrimciligi curuten bu soytariligin bu ceteciligin devrimci hareketler icinde itibar bulmasina izin vermeyelim.

Antakyada hala devrim ve sosyalizm mucadelesine inanmis ancak bu zibidi takiminin pesinden giden guzel devrimcilere sesleniyorum. Bu zibidilik uc bes kisiliktir. silkeleyin atin.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=212:degerli-dostlar-arkadaslar&catid=36:konuk-yazlar

Mihrac Ural denilen zibidinin yazdigi yaziya cevabimdir

Hasan Balci tarafından yazıldı

Cumartesi, 09 Mayıs 2009 23:28

Bu zibidi butun namuslu solcularin iyi niyetlerini kullanmak icin sizma harekâti ile bizim icimize sitemizi sizarak kendini bir bicimde kabul ettirmis ve bizi yaniltmisti. Engin erkiner’e yonelik yazdigi yazilarda Engin erkiner’in umursamaz tavri yuzunden yazdiklarinin gercek olabilecegi konusunda hem kisisel destegimi hem de grup Internet sayfamizdan destegimizi vererek Engin erkiner ile yuruttugu atismada kendisinden yana tavir aldik.

Bu zibidinin bizim internet sayfamizda yazi yazmaya basladigi gun onlarca insan sayfamizdan bize tepki gostererek ayrildilar. Bu ayrilan insanlarin Gerekceleri: Bu devrimci katilini Suriye ajani namussuzu neden sayfanizda yazdiriyorsunuz uzerinden olusmakta idi. Biz her seye ragmen yine bu zibididen yana tavir aldik. Cunku ortada yayimlanmis duz bir ifade ve bu ifadeye karsi engin erkiner’in bugun olsa aynisini yapardim umursamazligi vardi. Belgeleri okuyunca bunun gercekten boyle olmadigini da gorduk.

Nebil rahuma calismasinda bu santajci zibidi karsimiza cikinca aileye yonelik baskilarini kesmesi karsiliginda nebil rahuma calismasinda birlikte olabilecegimiz kendisine katlanabilecegimizi yineledik. Israrla bu calismada seni goruruz “yani sana para veririz gibisinden”. Ne olur bana da tesekkur et gibi ucuncu sinif tavirlari ile bu adamin ne mal oldugunu anladik.

Dogrusunu isterseniz ben engin erkineri hayatimda bir kere yuz yuze gordum. 1979 da selimiyede gordum. Sonrasinda BSP de ayni parti icinde olduk yazilarini okudum. Keyifle okudugum Turkiye sosyalist hareketinin akilli adamlarindan saydigim biridir. Ibrahim yalcini da tanimam bilmem ama Ibrahim yalcini taniyan herkes onun son derece yigit namuslu biri oldugunu soyler. Mihrac Ural denilen zibidinin arkadaslari bile bu iki isime saygi duyarlar. Her ne hikmeti aladir ki bu zibidi eline aldigi evraklar ile herkesi hain ajan polis ilan etmektedir.

Ne Ibrahim yalcinin nede Engin erkiner’in ortagiyim. Engin erkineri defalarca elestirmis biriyim kendisine defalarca yazdim. Hicbir zaman kendisini bozmamis ve gerekli cevaplari vermis biridir. Iyiki boyle bir tartismanin icine girmisiz bu olmamis olsa idi Engin erkineri tanima firsatini kacirmis olacaktim.

Avrupa’dan bir arkadas telefonda soyle soyemisti bu adami bir kez tani bir daha konusmazsin bu kadar sahsiyetsiz biridir. Son derece dogru bir tanimlama oldugunu zaman icinde gordum. Bu soytari bize nereden bulasti ise tam bulasti. Nebil rahuma’yi bulup bu zibidinin ellerine vermedigim icin bu santajlara bas vuruyor.

Once bu soytarinin maskesini dusurduk. Devrimcileri nasil katlettigini ballandira tellendire anlatirken bunlara kilif uydururken sobeledik. Her seyini ortaliga cikardik. Internette siradan insanlar ile yaptigi rezillikler ise bu isin cabasi. Simdi de kendisine gonderdigim maillerden makas yardimi ile kesmeler yaparak ahlaksizca bunlari santaj malzemesi olarak kullaniyor. Bu yontem devlet yontemidir. Aferin sana.

Engin erkiner’e itirafci Ibrahim Yalçına mit ajani diyor. Ben her ikisinin de arkadasi hatta yoldasiyim rutbeleri kendi da gittigina gore bana paranoyaklik degil daha ust mertebe yakisir banide terfi ettir. Beni de  ozel kuvvetlere ata.

Senin gibi issiz gucsuz soytarilar ile gecirecek zamanim yok. Senin hukmun cebine uc bes kurus koydugun basit ayni kendin gibi satilik insanlara gecer. Sen benim ve butun devrimci insanlarin gozumde devrimci katilisin. Hem zibidi, hem soytari hem muhbir, hem devrimci katili Ajanligi konusunda elimde bilgi belge yok: 1989 dan sonra bolgede kalan herkesin cebine bir muhaberat karti koyduklarini biliyorum. Sana butun Turkiye ve Kurt sosyalistlerinin onunde hassIktir ulan cekiyorum. Zibidi…

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=214:mihrac-ural-denilen-zibidinin-yazdigi-yaziya-cevabimdir&catid=36:konuk-yazlar

Devrim ve sosyalizm mucadelesine gonul vermis, bedel odemis namuslu devrimcilere cagirimdir

Hasan Balcioglu tarafından yazıldı

Pazar, 10 Mayıs 2009 17:29

Nebil Rahuma ile ilgili yaptigimiz arama calismalarini duyurdugum gibi bitirmis durumdayim. Bu zamana kadar tanidigim butun THKP-C Halkin devrimci orgutunden kime rastladimsa nebil rahuma bizim hareketimiz icin buyuk yanlislardan bir olaydir. Deyip gozlerini benden kacirdiklarini biliyorum. Bu konuda artik is Riza salman arkadasimizin onundedir, ve onun yapacagi is sorumluluk ve ozveri isteyen devrimci bir gorevdir. Nebil rahumanin ailesinin beklentisi pragmaist  kuru bir ozur degil devrimci bir ozelestri ve Nebil rahuma yoldasin onun arkadaslarinca onurlu mucadelesinin ve devrimci kisiligine ve bedenine yapilmis yanlisin duzeltilmesidir. Riza arkadasa da son cagirimdir.

Nebile isnat edilen bir yoldasinin esine sarkintilik ettigi iddiasini bile cozebilirim. Ancak kimsenin hayatina zarar vermek istemiyorum. Bu konuda da gelismeler elde ettim. Hem ziya erdonmez yoldasin devrimci anisina hem devrim ve sosyalizm mucadelesi yigit sehitlerine saygisizlik etmemek maksadi ile bu isin tarihselligini; Bu olayin musebiblerine birakiyorum.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=216:devrim-ve-sosyalizm-mucadelesine-gonul-vermis-bedel-odemis-namuslu-devrimcilere-cagirimdir&catid=36:konuk-yazlar

Nebil Rahuma icin dua

Hasan Balci tarafından yazıldı

Çarşamba, 13 Mayıs 2009 05:48

Adli tipta uzun ugrasilar sonucu cikardigimiz savcilik karari. Ertesi gun avukat ile birlik aldigimiz sonuclar neticesinde nebilin nereye kimler tarafindan hangi imam tarafindan defin edildigine dair ve icinde baska bilgilerin oldugu not edilmis kâgitlar ile mezarliga hareket ediyoruz.

Yagmur yagiyor islaniyoruz mezarlikta. Girdigimde bagiriyorum nebil  nebil diye avukat caresiz yuzume bakiyor. Eli ile isaret ediyor hasan diyor Nebil burada burada burada olabilir diyor isaretliyor. Kapiyorum kolunu elini kolunu oynatma bir sey biliyorsan soyle yarin oraya hemen oraya kazmayi vurayim alayim gideyim yoldasimizi diyorum caresiz yuzume bakiyor uzun uzun gezdikten sonra mezarligi ayriliyoruz.

Ertesi gun mezarliklar mudurluklerindeki evraki bir kez daha kontrol etmek icin mezarliklar mudurlugune gidiyorum. Evrak tamam. Mezarlik gorevlisi agabey diyor kim bilir nasil gomulmustur. Sana bir hoca verelim bir Fatiha okusun diyor olunuze, caresiz yuzune bakiyorum. Cagir ulan bir hoca diyorum. Adam iki adim yukariya gidiyor yasli sakalli bir amca geliyor. Ne vardi ogul diyor. Amca gel hele bir deyip durumu anlatiyorum kendisine ve mezarliga dogru yururken.

Kim ogul burada yatan deyince anlatiyorum nebilin hikâyesini. Etme be ogul sozcukleri dusuyor dudaklarindan. Mezarligin demir kapisini araliyoruz cennet mekân bir mezarlik. Adam basliyor dudaklarini oynatmaya. Okuyor dualari arka arkaya.

Amca ben komunistim anlamam bu islerden ama bu cocugun ablalari yasiyor onlar icin oku diyorum. Borcumuz nedir amca dedigimde Ne borcu ogul, Senin yaptigin iyiligin yaninda bizim iki duanin pazari mi olur diyor. Helal olsun ogul.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=218:nebil-rahuma-icin-dua&catid=36:konuk-yazlar

Devrimci katili soytari susuyor “yazisina“

Hasan Balcioglu tarafından yazıldı

Cumartesi, 16 Mayıs 2009 23:32

Asil kendisine soylenilenlerin etkisini azaltmak icin etrafinda ne varsa saldiracaktir. Nebil rahumayi buldun bizi bu calismadan silkeledin attin, ustelik bizim gercek yuzumuzu ortaya cikaranlara destek oldun niye nebili bana vermedin ben onunla kendimi temizleyecektim deyip hasan balci ismine saldiracaktir. Devrim, sosyalizm, adina bir tek satir yazinin konulmadigi internet blogunda “zirva-imalathanesi” Yeni yazarlar imal ederek saldiracaktir. Gelsin buyursun cayir genis.

Bu zibidinin iki adet “benim bildigim” zirva imalathanesi var ikisini de sildim. Artik engin erkiner’in soyledigi gibi bu zibidiligi okumuyorum.

Tarihte hemen hemen ornegi bulunmayan bir dayanisma ortaklasma ile “degisIk geleneklerden”  El birligi ile bu zibidinin Maskesini, yalanlarini, uckâgitlarini, muhbirligini ortaya cikardik. Oyle bir silkeledik ki Mihrac Ural’in bilinmeyen aciga cikmayan hicbir seyi kalmadi. Turkiye ve Kurt solunun icinde barina bu tur insanlari gun isigina cikarilmalari teshir edilmeleri devrimci insan ve hareketlere zarar vermelerinin onunun kesilmesi de devrimci bir eylemdir.

Kendi kirli gecmisinin cikisini namuslu devrimciler uzerinden temizleme girisimi internet sayfalarina sizma harekâti artik tarih olmustur. Devrimcilerin katlinden bizatihi sorumlu ustelik bunun hesabini vermemis birinin devrimciler ile birlikte anilmasi tarihsel bir kirliliktir. Zaman zaman bircok insana gerek internet sayfalarindan gerekse bizatihi yanlarina giderek mihrac Ural konusunda uyarilarda bulundum. Cunku bu pisligin solun icine sizmasin da zaman zaman bizde manivela olduk. Hatamizi gittik duzelttik. Ozelestiri vermemiz gereken insanlara da gidip durumu izah ettik.

Cek senet tahsilâtcisi, Antalya’da dolandirmadik bir insan birakmamis, Acilin suriyedeki evlerine bile sokulmayan insanlarin onu gordugunde ama bizimle muhatap olmasin diye kactiklari ustelik Ali cakmakliyi olduren silahi uzerinde yakalatmis, bir zibidiyi yanina alarak devrimcileri tehdit eden mihrac bu konuda da kalitesini gostermektedir. Insan yasadikca anliyor ki, kendi kayigini kendin cekmezsen bir yerlere gidemiyorsun.

Nebil rahuma calismasinda yanina aldigi cebine uc bes kukurt dioksit koyup bu calismayi provoke edip hatta sonuca gitmememiz icin elinden geleni bu pazarlamaci tuccar eli ile denemistir. Ancak bu mayalardan hicbiri tutmamis, nebil rahuma yoldasin hem akibetini hem mezar alanini bulmusuzdur.

Bircok devrimci insan ve hatta kurumdan mihrac Ural konusunda aldigim yanit yahu bu ne rezil adam diyorlar. Sol unutmaz. Bunu herkes bilsin olan biteni her seyi mutlak bir yere kayit eder. Dolayisi ile bizim cabamiz tarihin bir yerine not olarak dusmustur.

Antakya da kendisine devrimci diyen kendini acil aidiyeti ile taniyan onlarca namuslu kaliteli insan ile tanistim. Kendileri ile politik olarak teatilerde bulundum. Ancak bu soytariligin zerre izini bu cocuklarin hicbirinde gormedim.

Mihrac ural’in birakin gecmisini bugun siradan iliskiler ile olusturdugu kirlilikleri simdilik buralara aktarma niyetinde degilim. Bir devrimcinin aile iliskisi kadin erkek iliskisi onemlidir ve ornek olmalidir. Buradan masaya yatiracagimiz bir mihrac Ural bu ameliyattan da fazla silkelenir.

Nebili oldurenlere birkac kez cagiri yaptim onermelerde bulundum. Hala da yaparim. Mihrac ural’a da bir cagiri yapiyorum. Yazma yazdikca daha cok batiyorsun.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=222:devrimci-katili-soytari-susuyor-yazisina-&catid=36:konuk-yazlar

Susmayin, sustukca sira size geliyor

Hasan Balcioglu tarafından yazıldı

Çarşamba, 20 Mayıs 2009 17:41

Engin Erkiner, İbrahim yalçın ve birkaç arkadaş bir dönemin ayrıntıları ile ortaya çıkmasına Tarihsel yüzleşme adına son derece güzel bir işi el birliği gerçekleştirdiler. THKP-C Acilciler hareketinden ayrılıp gitmelerine rağmen Her iki arkadaşımız bu tarihsel kesitte kendilerinin ayrılıp gitmesine rağmen karanlık bölümü aydınlattılar.

Engin erkiner, İbrahim yalçın, Haydar yılmaz, Erkan ulaşan, Haydar kılıç ve bir iki arkadaş daha düzenli görüşmeler yaparak çalışma trafiğini birlikte yaptık. Özgür medya zannediyorum geçmişte Acil ve HDÖ içinde mücadele etmiş insanlardan “çoğunlukta” müteşekkil bir internet grubu iken Nebil rahuma olayı ile ilgili bir tek satır yazıya dair yer vermemesini ilginç bir yaklaşım olarak değerlendirmekteyim. Bu yüzden bu İnternet sitesini izlemeyi kesenlerdenim.

Yardım istediğim HDÖ’cüler nebil rahuma ismini ortaya attığımızda her biri birer bahane ile bizden uzaklaştılar.  Tarih önünde kendilerini özeleştiriye davet edip onlara bir yol açmışken onlar kendileri açısından bu tarihsel fırsatı da ellerini tersleri ile ittiler.

Bir dönemin bütün pis işlerini deşifre ettik. Gerçeklerini ortaya koyduk. Muhtemelen bunu bir kitap çalışması ile neticelendirip kâğıda, dolayısı ile tarihe aktaracağız. Mihrac Ural’ın zırva imalathanesi de” Cenabı rab bil aleminin ayrı varlığı internet bloğu” somut çalışma ve yazılarımızdan dolayı iflas etmiştir. Bir başka yazımda yazdığım gibi bu kişiliğin mutlaka elinde steteskopu olmayan bir hekimce gözetim altına alınmasının elzem olduğunu düşünmekteyim. Dolayısı ile onun bu psikopatik iç akıntılarının dışa yansıması olan zırva imalathanesinin internet adres listemden sildim.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=226:susmayin-sustukca-sira-size-geliyor&catid=36:konuk-yazlar

Hesabini veremeyen insandan devrimci olamaz

Hasan Balcioglu tarafından yazıldı

Pazar, 24 Mayıs 2009 10:38

Nebil Rahuma arama calismamiz icin olusturdugumuz ve adima acilan banka hesaplarindan Euro ve usd olanini kapatmistim. Ancak bu Turk lirasi hesabinda bulunan kucuk bir bakiyeden oturu bu hesabi kapatmamistim bunun nedeni Avrupa’dan bir yoldas” haydar yilmaz “   hesabi kapatma diye uyarmisti “bu para kucuk te calismamiz icin gonderilmis bir para idi dolayisi ile benim kisisel tasarafum degildi“.

Artik maddi katkilara ihtiyacimiz kalmamistir. Dolayisi ile elimizde Haydar yilmaz yoldasin gonderdigi 280 lira fazlasi oldugundan bu parayi Tekirdag, Kirikkale ve Edirne F tipinde bulunan tutsak yoldaslarimizin “gelenegine bakmaksizin”ihtiyaclari icin kullanilmistir. Yine bu hesaba 100 ytl gonderen  Ali emin sertoglu arkadasimizin kendisi ile gorusulerek bu paranin kendisine iadesi saglanmistir. Bankadaki TL hesabimiz sifirlandigindan Hesap kapatilmistir. Oncelikle bu calismada bize destek olan butun arkadaslara bir kez daha tesekkur ederken, Artik bu hesaba para gonderilmemesini ozellikle rica ediyorum.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=229:hesabini-veremeyen-insandan-devrimci-olamaz&catid=36:konuk-yazlar

Seni bir kez daha kullanacaklar Emine

Hasan Balci tarafından yazıldı

Salı, 26 Mayıs 2009 16:50

Talihsiz bir bicimde oldurulen nebil rahuma ile ilgili yaptigimiz calismalarda; Karsimiza kilit bir isim olan emine Nuran erdonmez cikmistir. Nebil Rahuma olayinin en yakin tanigi ve bu olayda kullanilan isim; Emine Nuran erdonmezdir.

Nebil rahuma gibi yuksek devrimci bilincine sahip bir insanin boylesi bir hatayi islemeyecegi ongorusu icinde idim bu konuda yanilmadimi da gordum. Nebilin kemiklerini ararken onun akibetini de ortaya cikardik. Nebilin katledilmesine bir gerekce olarak Emine Nuran kullanilmistir. Dolayisi ile onun tarihsel tanikligina ihtiyac duymak onu konusturmak hem onun kurdugu hayata hem icinde bulundugu duruma mudahale olacakti.

Emine Nuran erdonmez’e bir cagiri yapmak istiyorum. Muhtemelen bu yagmacilar ona ulastilar ve Kendi pisliklerini aklamanin bir araci olarak da kullanacaklardir. Ziya erdonmez de bundan nasibini alacaktir.

Sn. Emine Nuran erdonmez : Eger biraz insanliginizi hala yasatiyorsaniz, gecmisinize biraz olsun sayginiz varsa Butun namuslu insanlarin yapacagi bir tek seyi yapin. Bugun kendinizi kullandirmayin. Nebil rahuma olayi ile aydinlatilmamis hicbir sey kalmadi, katillerinden katl sebebine,  nasil olduruldugune hatta nereye atildigina , Son olarak uzun soluklu bir calisma sonucu nerede yattigina “gomulu “dair butun bilgileri calismalarimiz sonucu edindik. Butun bu yazilanlardan cizilenlerden mutlaka haberin vardir.

Nebil olduruldugunde yuzunde huzun vardi.

Tarih onunde taniklik edecekseniz korkmayin, Ya insan gibi bildiklerinizi anlatin ya kendinizi tarihin derinliklerine atin gidin. Sizin yasadigini yer dahil olmak uzere bugunku hayatiniza dair butun bilgileri edindim. Sizi rahatsiz etmemek icin size bu ulkenin siradan hicbir iddiasi olmayan bir devrimcisi olarak sesleniyorum. Beni bulun sizi nebilin mezarinin basina gotureyim. Orada Hem gafil gezme saskin turkusunu dinleyelim hem dertleselim.Butun devrimci kamuoyunun onunde devrimci serefim ve namusum uzerime  soz veririm ki her turlu sana sahip cikarim.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=233:seni-bir-kez-daha-kullanacaklar-emine&catid=36:konuk-yazlar 

mihrac ural tehdit ediyor

Hasan Balci tarafından yazıldı

Pazartesi, 01 Haziran 2009 11:34

Antakya’da hicbir insana hakarete hamiz bir tek cumle yazmadim. Birkac sarhos zibidinin disinda. Bu zibidilerin isimleri bile yazdim.

Mihrac Ural’in babasi annesi, kiz kardesi ve benim gozumde saygin insanlardir. Antakya’da tanistigim yureginde devrim sosyalizm mucadelesi yuksek ancak bugun yanlis kisinin ardindan giden insanlar bu yanlisliklarina ragmen gozumde saygindirlar. Onlara cagrim Turkiye sosyalist hareketinin onunde her turlu sayginligini yitirmis birinin ardinda durmayindir.

Devrimciler tehdit etmez; Tehdit etmek korku salmak korkaklarin ve alcaklarin isidir. Anlamayanlar icin bir kez daha yazacagim.

Hey mihrac Ural, tehdit ettigin adam mahirin yuregini, devrimciligini, cesaretini, dayanisma ruhunu yureginde tasir. Dolayisi ile ne senin devletin ne de etrafindaki uc bes capulcunun bize dar gelirsiniz.

Mihrac Ural’in cevresinden gelen ancak mihrac Ural’in bizatihi yazdigi mail adresinden gelen tehdit mektubunu aynen yayimliyorum.

HASAN BALCI’YA ACIK UYARI

Hasan!

Seni, Mihrac Ural – Engin Erkiner konusunda, uyariyoruz: Engin Erkiner ihanet sebekesinden hemen cik!

Nebil Rahoma’nin mezarini bulmak icin ugrastigini biz Antakyalilara bildirmistin. Ama simdi goruyoruz ki, tum ugraslarin, ”Anti-Mihrac, Anti Antakyali” icinmis(!). Seni kim ”satin” aldi, bilmiyoruz. Ama kim olursa olsun, geldigin siyasi koken adina seni ayipliyoruz! Kiniyoruz! Yaziklar olsun!

Bu mudur bilimsel sosyalizmi savunmak? Bu mudur objektif olmak? Hasan, Engin – Ibrahim ihanet ikilisinin bataginda isin ne? Kim bunlar? Bugune kadar bulunduklari orgutlerde “tahribat” yapmaktan baska ne yapmislar? Hasan, uyariyoruz:  Bu batakliktan cik! Hemen cik! Bu, senin lehine bir uyaridir. Yoksa durumun cok vahim. Bundan boyle sana selam verecek bir insan bulamazsin! Bundan boyle, Antakya’ya girisinde cok zor olacak, bunu da bil! Hasan, ozelestiri vererek, bu batakliktan cikabilirsin…

—————–

Antakya Asi Gencligi (AAG) adina; Nidal Ustungel

Nidal.ustungel@gmail.com

Kifah Livali

Kifahlivali@gmail.com

Bu maili gonderene gerekli cevabi soyle verdim……

Hasan balci herkese her turlu cevap verir. Namlular cekiliyorsa o namlulari dogrultanlarin agzina tikar. Dolayisi ile sizede bir cevabim elbette ki var. Nasil ne bicimde hangi araclarla geliyorsaniz gelin gelmezseniz namussuzsunuz.

1- nebil rahuma ile ilgili calisma bitmistir. Nebil rahuma calismasi tamami ile benim calismam ve benim ekonomik olarak cabalarim sonucu bir calismadir. 30 yil once oldurulen nebil rahumanin nasil ve kimler tarafindan olduruldugu o donemin iliskileri aciga cikmistir. Ben mezari ve akibetini buldum. Bundan sonrasi sizin yapacaginiz istir.

2- Ibrahim yalcin engin erkiner ve digerleri sizin arkadaslarinizdir. Oncelikle bir aynaya bakin. Kim ihanet ediyor kim kime kiyiyor kim kimi gammazliyor: hepsi tarih onunde ortaya cikmistir.

3- nebil rahuma’nin mezari icin ugrastigimi butun dunya biliyor ama sizin gibi zibidilere bunu kabul ettiremedim. Hasan balciyi kimse satin alamaz Ama patronunuz bunun icin degisIk zaman ve bicimlerde uygunsuz bircok teklif yapmistir.

4-Benim gecmisim temizdir.

Yoldaslar, dostlar gelelim sadede,

Omru hayatimin en guzel yillarini TC devletine karsi mucadele ederken, onun para militer fasistlerine karsida surekli teyakkuz halinde idim. Hicbir zaman kendine devrimciyim diyen zibidilerden tehdit almadim. Nebili, ali cakmakliyi, sami’yi ve diger devrimici insanlara silah dogrultmus katletmis, bir zihniyeti hala icinde yasatan bu katil ruhlu adamlar hasan balciyi neden oldurmesinler.

Benim notum: Tehdit mesajındaki takma isim dikkatinizi çekmiştir: Soyadı Üstüngel… Bu soyadı İsmail Bilen kullanırdı. Antakyalı genç bu ismi nereden bilsin? İnsanın ruhsal durumu bozuk oldu mu, bilinçaltı kendisini hemen böyle ele veriyor. Metni Mihrac yazmış, takma isimden bile belli…

Üstüngel, üstün gelmekten gelir ve capsız insanlarda gerçek hayatta karşılığını bir türlü bulamadığı için ancak takma isimlerde karşılığını bulur. Kendisine bundan sonra daha dikkatli olmasını önerir ve artık biz fanilerden umut kalmadığı için allah ıslah etsin derim!!!  (E.E.)

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=242:mihrac-ural-tehdit-ediyor&catid=36:konuk-yazlar

eyvahhh gitti bizim cocuklar…!

Hasan Balci tarafından yazıldı

Cuma, 05 Haziran 2009 06:26

Kendi itirafi ile Mihrac Ural devrimci katilidir. Yeni belgeler ile de MIT ajani zan’i ile anilmaktadir. Bu pislige basmamak icin ne kadar kenarindan gecsemde pisligini uzerime sicratmaya devam ediyor.

Nebil rahuma gercekligi ile bircok bilinmeyenin “rezilligin”ortaya ciktigi artik asIkârdir. Yakici iki gerceklik ali cakmakli ve nebil rahuma : Birini acilciler katlediyor birini HDO’culer birine karanlik adam diyorlar digerine bir suru dumen ve bir sahitle gayri ahlaki bir suc yukluyorlar. Bugun bakiyoruz ki : Eyvahhh gitti bizim cocuklar.

12 Eylul gelmis; Insanlari teker teker katlediyor iskenceden geciriyor hapishanelere dolduruyor kurumlara saldiriyor. Her yer alt ust olmus. Peki, kendine devrimciyim diyenler ne yapiyor. Kana kan intikam kendi yoldaslarini sudan meselelerden, kariyerizmden, muzdarip meseleler ile ugrasmayi Askeri fasist diktatorluge karsi mucadeleden daha cok onemsiyorlar. Bu rezillikler cezaevleri, tutukevlerinde bile devam ediyor. Bu rezillikleri ustelik gordugum tanigi oldugum bu tur seyleri yaziya kaleme alsam bunu okuyanlarin devrimcilik konusunda geri basacaklarini cok iyi biliyorum.

Koguslara 1. subeden getirilen TKP liler kogusa girdiklerinde guzel bir sira dayagindan gecirilirdi. Bunu sebebi gayet basit: TKP liler bizim kadar iskence gormuyorlar. Bu en masumu. Iste Turkiye solunun uzerinde oturdugu kulturun zeminin de bunlar var.

Nebil rahuma yoldasin akibetini ararken adli tipta yaptigim fotograftan tespit calismalarinda eylul ve ekim ayi kartoteksine “faili mechullerin resimlerinin bulundugu dosya “baktigimda devrimcilere has biyikli insanlarin cogunlukta oldugunu da gozlemledim. Bu kadar bos gevezelikler edecegine keske icimizden akilli ve gonullu uc kisi cikip yahu su tarihe bir kazma sallayalim dese.

Nebil rahuma ve onun savundugu ideolojik hat ile yakindan uzaktan ilgim alakam yoktur. Ben duyarlilik gosterip bu konuda aidiyetine bakmadan bu konuda ozveride bulundum, zaman harcadim.bunun karsiliginda isitmedigim hakaretleri bu zibidi takimindan isittim. Hepinize sorarim siz benim yerimde olsaniz ayni seyi yaparmiydiniz.

Devrimci katili mihrac ural bana satilmis adam diye hitap ediyor.

Nebil rahuma olayi Turkiye sosyalist hareketinde boylesi bir calisma ile “her turlu engel, yalan dolana, hainlige ragmen” akibeti ve mezari bulunan benim bildigim ilk calismadir.

Mihrac Ural damascustan oturdugu yerden tehditler savuruyor. Sizofrenisini bir bicak gibi bileyliyor Ancak bu bileyledigi sizofrenisi onu yazdigi her yazida ele veriyor her yazdiginda kendi pisliginin teshir olmasina da vesile oluyor.

Bu ahlaksiz zibidi ve bes para etmez ciragi benim ismime neden bu kadar saldiriyor dersiniz. Cevabi bulmakta zorlananlar icin yazayim. Oncelikle bu zibidilerin maskesini indirmeye yardimci oldum. Eger nebil rahuma gercekligini ortaya cikarmamis olsa idim hala bilinmezlerin uzerinde gezinip duracaktik.

Herkes kafasina gore yaziyor. Mihrac Ural denilen devrimci katiline su soruyu neden sormuyorsunuz. Ey devrimci katili nebil rahuma icin ne yaptin. Bir tek satir yazamaz. ici bos bir mezardan palavradan baska hicbir sey yazamaz. Nebil rahuma internet sayfasina bir bakin. O sayfa sozde nebilin anisina kurulmus bir sayfa. Soruyorum hepinize o sayfada nebilin kac reisimi var. Peki, Mehmet yavuz denilen zibidinin kac resimi var. Usenmeyin bir sayin ustelik o fotograflari ceken de erkan ulasan arkadastir.

Bazi arkadaslar Mihrac Ural’a anlat bakalim Mihrac diye soze basliyorlar. Mihrac Ural daha neyi anlatacak. Bu sizofrenik katil: Ali cakmaklinin butun sorumlulugu bendedir diyor. Bu devrimci katili daha neyi anlatacak. Zannediyorum ki Mihrac Ural ile bu itismeyi gittigi yere kadar goturecek ve karsilikli yazismalar ve kufurler hakaretler havada ucusup gidecek.

Bazi arkadaslar devrimci katili Mihrac Ural ve benzeri insanlarin ozelesiri verip kurtulacagini dusunuyorlarsa ben o arkadaslarin o ruyadan uyanmalarini oneriyorum. Acik ve net yaziyorum. Nebil rahuma benim gundemim degildir. Nebil rahuma’yi gundem yaptim ve bu sorunu sorumlu bir komunist edasi ile cozumledim. Nebil rahuma’yi gundemimden dusurmemin nedeni Nebil rahuma ile parmaklarimizin sayisi gecmeyecek insan emegi ile bu isi sonlandirdik. Nebil rahuma yoldasimizin yattigi yer bulunmustur. Arkadaslarin ortak karari nebili buradan rahatsiz etmemektir. Devrimci katili Mihrac Ural zibidisinin bu konuda yazdiklari umurumda degil. Kendisi nebil rahuma ile ilgili yazdiklarini anlatsin seve seve okurum. Once kendi yoldaslarina ihanetinden sonra nebile ihanetinden baslayabilir.

Bakiniz sayfa ya Mihrac Ural’in MIT ile isbirligine dair kendi el yazisi ile ilgili bilgiler veriliyor. Bunlarin hicbiri benim icin surpriz degil. Simdi ben size soruyorum.

—Siz bu devrimci katilinden ne bekliyorsunuz

— evet, ben mit ile isbirligi mi yaptim yoldaslarimi arkadaslarimi sattim mi diyecek.

Butun bunlari siz diyeceksiniz varsa belgelerini koyacaksaniz yoksa tanikliklar konusacak. Birkac taniklik tan baska da bu islere bulasan kimse yok.

Bu zibidiye ciraklik eden Mustafa kemal’e methiyeler duzen Mehmet yavuz’un ismini yazarak onun kisisel sitesindeki yazilari okuyup bu ciragin sahsiyeti hakkinda da bilgi almanizi oneririm.

Oluler ile konusma marifeti bir tek devrimci katili Mihrac Ural da degil. nebil’e sesleniyor. Ve sIkâyet ediyor. Mechuller mezarliginda ruhuna Fatiha okumusuz. Fatiha suresini okumayi bilirim ama Cuma namazlarini bu devrimci katilinin de kacirmadigini bilirim. Mihrac Ural’in halki kimdir?  Kendisini Ortadogu halklarinin onderi goren bu katili uyandirmanin zamanidir. Filistin meselesinde suriyenin yaninda yer almis bu devrimci katiline sizin adiniza ben soruyorum Acilciler olarak kac FKO’lu oldurdunuz.

Nebil rahuma komitesi uc kisilikti. Bunlardan biri senin ciragin, getir goturucun ve alis veris askerin Mehmet yavuz. Sor bakalim bu zibidi ne yapmis. Bu cocugu bulamayacagiz bari bir mezar yaptiralim diyen sen degilmisin.

Bu zibidi takimi bir tek kurus para yardimin da bulunmadiklari halde banka hesaplari ile cok ilgililer. Neden acaba? Once ciragi Mehmet yavuz denilen zibidi yazdi, Bunun nedeni kendisini bu calismadan bertaraf etmemdendir. Onu bertaraf ederken patronu gelismelerden habersiz kaldigi icin ortaliga saldirmaya basladilar. Bir cok insani tehdit edip susturmuslar. Ama benim adim soyadim isim gucum devrimci performansim, her seyim ortada.

Benim devrimci katili Mihrac Ural gundemim hicbir zaman olmadi. Omrum boyle zibidileri silkelemekle gecti. Ne boyle zibidilere tarikat uyeligi kulluk ettim ne de boyle zibidiler le ayni orgutlenme icinde oldum. Boyle bircok zibidiyi salladim attim.

Bu zibidinin devrimci katilinin ipini yazi yazanlar bir bicimi ile cekiyorlar. Sira onun internet asklarina ve maceralarina da gelecek. Para ile degil sira ile.

Nebil rahuma oncelikli olarak adli tip kayitlarindan benim kisisel tespitim sonra ailenin fotograf uzerinden tespitleri daha sonra mahkeme karari ile aldigimiz savcilik karari ile nebil yoldasin gomulu oldugu alan ve onu defin eden imam dahil gomuldugu mezarlik alani hatta noktasi denilebilecek bilgiler elimizdedir. Nebile yakisani yapacagim butun devrimci kamuoyu ve onun guzel hatirasi onunde devrimci namusum uzerine soz veririm ki geregini yapacagim. Mezarligin yagmalanmamasi yazacaklarim bunlardir.

Gelelim devrimci katiligi kendisi tarafindan tescil olunmus Antakya cumhurbaskani Mihrac Ural’a: Ulan zibidi hem tehdit ediyorsun ve ustelik bu mail bir tek kisiden gelmiyor ortak mail grubunuzdan geliyor sonra inkâr ediyorsun. Sokakta adama delikanli ol ulan derler.

Nebil gibi bir tasin uzerine tuneyip sopanin ucu ile topragi karistirip kendi yoldaslarinca arkasindan kahpece olumu beklemek yok. Gelen ne bulduysa onu alir. Sen ve senin gibi zibidiler hasan balciya dar gelirsiniz . Cuma gunleri kacirmadigin namazlarin da cenabu allahina  soyle yalvar ey rabbim beni islah et yoksa birinin basina bela olacagim…….

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=249:eyvahhh-gitti-bizim-cocuklar&catid=36:konuk-yazlar

devrimcilerin katili

Hasan Balci tarafından yazıldı

Salı, 09 Haziran 2009 17:08

Her sey gayet nettir. Havaya, suya degil bunlari kâgida ve elektronik ortama doktuk, aktardik, yani yarinlara belge olarak gectik. Mesela bu yazinin basligini devrimci katili diye atsam, Internette dolasan ve devrimci katili diye arama motorlarindan birine yazsa direk karsisina cikacak olan sey sudur. Devrimci katili Mihrac Ural. Daha dune kadar nebil rahumanin esamesi bile anilmaz iken. Denemek icin nebil rahuma diye arama motorlarina bir yazin bakalim karsiniza ne cikacak.

Nebilin ispiyoncusu, devrimcilerin katili, arkadaslarini mite gammazlayan, suriyenin idare ettigi bir adam. Ortada bir orgut falan da yok. Bilmem kacinci kongreyi toplayacagini internet uzerinden yazabilecek kadar da Orgut bilinci ve sorumlulugundan uzak bir adam.

Hicbir insan Acil siyaseti hareketine onun sehitlerine tek bir kotu kelime etmemisken. Israrla acil hareketi saldiri altinda deyip veryansin ediyor. Uyanik diger devrimci hareketlerin dikkatini cekecek.

Turkiye sosyalist hareketinin son otuz yillik tarihine bakildiginda tarihin derinliklerinde kalmis THKC acil hareketinden baska ortada hicbir sey yoktur. Simdilerde piyasaya surulen isitilan acil siyasi hareketi bizatihi Mihrac Ural denilen devrimcilerin [1] katilinin kendini ifade ettigi bir saltanat kayigindan baska hicbir sey degildir.

Kendisinin aleyhinde yazi yazanlari teshir edenleri kontr-ve ozel kuvvetler ve devlet ile iliskilendiriyor. Hic aklina su gerceklik gelmiyor. Yaktim, yiktim, sattim katlettim, kalleslik ettim.

Turkiye solculugunun belirgin ozelligidir bukemedikleri yurekleri oteki ilan eder yaftayi asar. Bir dusunun bakalim: Ali cakmakli Neden hangi gerekceler ile olduruldu. Ve boynuna ne asildi. Yafta; Karanlik adammis.

Benim adima soyle bir soru daha geliyor. Neden insanlar Engin erkinerin cevresinde toplandilar da Mihrac Ural’a bir Allahin kulu selam bile vermiyor. Veren ya kolunu kaptiriyor yada bacagini.

Nebil rahuma ile ilgili calismaya basladigimiz ve bitirdigimiz de bize yardim eden insanlarin selam veren insanlarin isimlerini alt alta yazsam onbesi gecmez. Nebil rahuma ile ilgili kitap yazalim diyen insanlari sayisi inaniniz ki yirmi’nin uzerinde. Nebili taniyan tanimayan herkes kaleme sarilmis vaziyette.

Mehmet yavuz denilen bir zibidi mal bulmus magribi gibi HDO iddianamesi onunde kitap yazacagini soyluyor. Muhtemelen patronu nu da bu kitapta aklayacak. Muhtemelen Nebilin katillerini de aklayacaktir. Hatta o zaman nebilin katline dumencilik edenleri de aklayacaktir.

Ben gercekten merak ediyorum. Mehmet yavuz nebil olduruldugun de hangi siyasi gelenekte idi? Nebil oldurulunce nasil bir tavir aldi.

Mehmet yavuz nebil rahuma ile ilgili dezenformasyondan baska hicbir sey yapmamistir. Yapacaklari kitab ile nebili pazarlayacaklardir.

MEHMET YAVUZ PATRONUNUN EMRI ILE YAZACAGI KITAP TA HASAN BALCI ISMINE DAIR BIR TEK HECE ILE BILE OLSA

HAKARET EDERSE ONU MERSIN DE CUMHURIYET MEYDANINDA ATATURK HEYKELININ ONUNDE YAZDIKLARI KITABI AGIZININ ICINI TIKAYACAGIM.

GELSIN PATRONU ONU ORADAN KURTARSIN.

[1] Bir arkadaşım uyardı devrimci katili deyimini devrimcilerin katili olarak kullanmalısın zira bu adam birden fazla devrimcinin katilidir.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=253:devrimcilerin-katili&catid=36:konuk-yazlar

biz birbirimizi cok sevdik

Hasan Balci tarafından yazıldı

Cumartesi, 13 Haziran 2009 22:03

Cok ilginc bilgilerin geldigini bilmenizi isterim. Ozellikle adana dan “ismi bizde sakli olan” ali cakmaklinin yakinlarindan, arkadaslarindan ozellikle o tarihi tum ayrintisi ile bilen bir arkadasimizin da verdigi ayrintili bilgiler ile Ali cakmakli cinayeti ile ilgili ayrintilari da ogrenmis olduk.

Hala nebili olduruyor, hala ali cakmakliya kursun atiyoruz.

Ali cakmakli bir hapci tarafindan devrimci katili Mihrac ural’in talimati ile olduruluyor. Oldurulme gerekceli hukmu oldurulmeden once cezaevinde Mihrac Ural tarafindan kaleme aliniyor. “karanlik adam bildirisi “ ve bu cinayet hayata geciriliyor.

Sonra ortaliga bir zibidi cikiyor. Sevgili dostlar burayi iyi okumanizi iyi anlaminizi ozellikle rica ediyorum. Bu zibidi Nebil rahuma’nin kitabini yazacakmis bakin nebil rahuma’nin kitabini kim yazacakmis: bu zibidinin adi: Oner odemis, Bu zibidinin ev yada ustunde polis tarafindan yapilan aramada ali cakmakliyi olduren silah cikiyor. Bu isimleri unutmayin. Sonra bu zibidi kenara cekiliyor. Internet uzerinden insanlari tehdit etmeye basliyor.

Bir baska hain Mehmet yavuz. Nebil rahuma’yi bulmamamiz icin elinden geleni yapan tarihler ve nebilin olduruldugu kasten yanlis bilgi olarak bize veren nebil arama komitesinde nebil adina yuruttugumuz calismaya zerre destek vermeyen Mihrac Ural’in adeta komisyonumuzdaki temsilcisi olan Mehmet yavuz devreye giriyor. “devrimci katili Mihrac Ural Mehmet yavuzun kendi adami oldugunu bana telefon gorusmelerimizde defalarca soylemistir”

Bu devrimci katilinin yazilarini ayrintisi ile okudugunuzda aslinda bunun buyuk bir itirafci oldugunu gorursunuz.

Ayni zamanda bu devrimci katili megalomandir. Turkiye sosyalist hareketinin liderlerinden hangisini kafasinda 17 dikis vardir?

Nebil rahuma ile ilgili yuruttugum calismadan haberdar olan yazdigim yazilari elektronik postalari okuyan Bircok insandan aldigim yanit sakin vazgecme; Mutlaka Nebil rahuma icin bir kitap yazmalisin israri ile karsilastim.

Adanadan ali cakmaklinin arkadaslarindan biri ile yazistigim da ali cakmaklinin kimler tarafindan ve nasil olduruldugunu de detayli olarak ogrenmis oldum. Nebilin akibeti ise onu katledenlerin Poliste ottukleri ifadelerinden nasil katledildigi ortaya cikti.

Hepimiz polis ifadesinden iskencesinden gectik. Ancak kafami kurcalayan ve otuz sene sonra bile anlam veremedigim Insan kendi yoldasini katleder ve bunu ballandira tellendire ustelik butun ayrintisi ile polise nasil aktarir?

Nebil rahuma’nin mezarlik alanina kucuk bir isaret koydum. O kucuk isareti yakinda kucuk bir abide ile taclandiracagim. Ali cakmakli icin ilerideki zamanlar da bunu yapalim.

Nebil rahuma kitabina mutlaka yazmalisin diyen sevgili arkadaslarima, dostlarima, yoldaslarima: Bu tarihi ve bu tarihsel kesiti fazlasi ile bilmiyorum. Nebil rahuma ile ilgili ancak calisma esnasinda bircok bilgiyi edindim. Yazabilecegim kesit ancak nebil rahuma ile ilgili arama calisma bolumudur. Nebil rahuma ‘yi arama calismasini gercekten buyuk ve guzel bir oykudur.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=258:biz-birbirimizi-cok-sevdik&catid=36:konuk-yazlar

nebil rahuma ailesinden mektup

Hasan Balci tarafından yazıldı

Pazar, 14 Haziran 2009 19:49

Nebil rahuma ailesinden ve nebili arama calismalarimizda bize buyuk destegi olan butun gelismeleri kendisine bildirdigimiz ayrica calismamizin bir parcasi olan yegenlerinden birinden bir mektup aldim.

Bu mektubu gonderen arkadasim son derece meseleyi net olarak ortaya koymus. Nebil, ali ve diger devrimcilerin iadei itibarlarini saglayacak kurumlar tarumar olmustur. Tarihin diplerine itilmislerdir. Katillerinden ve azmettirici baslari hala  sagdir. Nebilin, alinin ve digerlerinin katilleri ile ayni masada oturanlar hala bu sucu islediklerini bilsinler.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=259:nebil-rahuma-ailesinden-mektup&catid=36:konuk-yazlar  

nebil rahuma ailesine

Hasan Balci tarafından yazıldı

Perşembe, 18 Haziran 2009 11:15

Ogulunuz, kardesiniz bir tasin uzerinde otururken arkasindan kafasina iki el ates edilerek haince  katledilmistir. O kendinin aklanmasini beklerken oldurulmustur. nebil rahuma kendini savunmamistir diyen arkadaslarimiza soylecegim bir tek sey nebil kendini savunmustur. Ya bu iftiralari temizlerseniz yada beni oldurursunuz, demistir. bundan daha iyi savunma nasil olur.

Nebilin pazarlamacilarinin etrafinizda dondugunu bir suru oyun hazirliklari icinde olduklarini biliyorum. Nebil bir kez alcakca katledildi onun ikinci defa katledilmesine araci olmayin. Nebil rahuma  cok guzel bir mezarlik alaninda yatmaktadir. Hepinizin gormesini istedigim bir mezarlikta yatiyor.

Nebilin namuslu bir insan oldugunun altini cizip dunya aleme bildirdik, ayrica yattigi yeri akibetini de ortaya cikardik. Ona tuzak kuranlarin oyunlarini ona ihanet edenlerin gercek yuzlerini bir bir sergiledik. Sizin oglunuz, dayiniz kardesiniz Nebil rahuma’ yi gun gibi ortaya cikardim.

Nebil yoldasa Turk filmlerine aratmayan senaryolar, tuzaklar  duzenlendigini gorduk. Insanin kanini donduran bu cinayetler 12 eylul sonrasi yuzkarasi cinayetlerdir. Katilleri hala etrafta elini kolunu sallayarak dolasmaktadirlar.

Hic kimse bu katiller ile ilgili tek bir satir bile yazmamaktadirlar. Bu katillerin bas sorumlusu Mete ozer nerededir? Mahkemede nebil rahuma cinayetinden nasil siyrilmistir. Yargitay asamasinda avukati nasil bir savunma yapmistir. Her turlu gunahlarini nebil rahumanin uzerine yikan bu katiller  nebil rahuma’ya ne gibi suclamalar yapmislardir? Iste Mehmet yavuz denilen soytari bu katillerin arkadasidir ve bu katilleri aklamakla mesguldur.

Mehmet yavuz ahlaksizi gittigi her yerde yalan yanlis bir suru soytariliklar yaparak asil katillerin basi Mihrac ural’i aklamak icin elinden geleni yapaktadir. Bu oyuna sakin alet olmayin. Tehdit edeceklerdir, para teklif edeceklerdir akillara gelmez bir suru ahlaksizligi yapacaklardir. Uyanik olun. Mezarlik alanini talan edeceklerdir.

Nebil rahuma birkac kalles arkadasi tarafindan sudan meseleler ile talihsiz bir sekilde katledildi. Nebilin nasil olduruldugunu, kimler tarafindan ispiyon edildigini buralardan yazdilar cizdiler sizlerde okudunuz biliyorsunuz.  Zaten her seyi ben sizlere defalarca anlattim bu katil zibidileri benden daha iyi taniyorsunuz. Antakya’da nebile bir anit mezar yapildi. Bu cocugu bulamayacagiz bari bir yere tas dikelim ailenin gonlunu alalim dediler. Bir anit ve ici bos bir mezarin onunde dikildik.

Antakya’da nebilin temsili mezari basinda nutuk atanlar ve bir suru sarhos Antakya’da agirlanarak iyi ki oldun merasimleri ile bu is tamamlandi. Ben hasan balci olarak o mezarin basinda nebilin ablasi nebile ablaya donerek.

– Bu mezarin icini doldurmak devrimciler icin bir gorevdir dedim.

O gunden itibaren nebil rahuma calismasina katildim. Tek basina bir suru kosusturmaca ile nebili buldum. Nebili nasil buldugumu en iyi siz biliyorsunuz sizleri Istanbul davet ettim. Adli tipta tespit yaptirdim. Adli tipta neler basimiza geldigini bu zibidi, soytari takimi bilmez. Siz bilirsiniz. Nebili tek basima yuruttugum bir calisma ile buldum fiili olarak evet tek basima idim.

Mehmet yavuz denilen ahlaksiz, bu calismaya zerre kadar yardimi olmadigi gibi yalanlari uckâgitlari ile de bizi bir sure yaniltti. Bu ahlaksiz nebilin katillerini aklamak icin simdilerde yine ortaya cikti. Kapi kapi dolaniyor. Nebil rahuma ile ilgili bir tek kurus harcamamis bir tek emek harcamamis ahlaksizin biridir.

Adliye binasinda arsive Ahmet ile girdik. Hasan kardes isin zor dedi. Adliyenin arsivinde bir hafta dosyalari tek tek tasidim ve arastirdim. Ve aradigimiz seyi bulduk. En azindan sonuca giden seyi bulduk.  O sonuc ile birlikte nebilin mezarina gittik. Nebili gomen imamin adina kadar, cerrahpasadaki otopsi bilgilerine kadar her seye ulastik. Eger bu soytari takimi ortaligi karistirmamis olsa idi daha bircok seyi bulabilecektik.

Nebilin mezar alani bulunmustur. Bu cocugun kemiklerini yagmalamaya soyunmus Mehmet yavuz ve devrimci katili Mihrac Ural cetesine nebil ile ilgili hicbir vesayet. Bilgi belge vermeyin. Bu katiller her seyi biliyorlardi. Iki sokak otede gelip nebilin annesine bilgi vermeyip o zavalli anneyi kapilar onunde bekletmislerdir. Bu ahlaksizlara guvenmeyin.

Ailenizden kim olursa olsun nebil rahuma’nin mezarini gormek ziyaret etmek isteyenler beni arasinlar benim evimde konuk olsunlar onlari nebile gotureyim. Ozellikle nebili yegeni Ahmet seslenmek istiyorum. Ahmet gardas atla bin arabaya gel seni nebilin mezarina ben gotureyim. Mehmet yavuz alcagina kanma.

Butun aile fertlerine bir kez daha sesleniyorum. Bu ahlaksizlar nebili pazarlayacak ve onu yattigi yerde rahatsiz edeceklerdir. Sirf suriye’de nebil gibi insanlarin kendilerine sagladigi guvenlik, sefahat icinde yasayan devrimcilerin katili kendine san, nam olsun diye nebili kullanacaktir.

Mehmet yavuz denilen ahlaksiza hicbir sey vermeyin.. Vekâlet vermeyin. Eger aksini yaparsaniz. Benim gonlumu kirmis olursunuz. Sizden bir tesekkur bile istemiyorum tek yapacaginiz bu soytari takimini bu katil bozuntularini basinizdan def edin. Eger bu ahlaksiz takimina nebil rahuma’nin kemiklerinin yagmalanmasina dair kucucuk bir detay verirseniz, insan olarak da size hakkimi helal etmem.

Mehmet yavuz bugun cebine kim ne kadar cok para koyarsa onun yaninda yer almistir. Nebilin adini kirlettigi internet sayfasinda muhabarat ajanlarini konusturmaktan geri durmamaktadir. Uyanik olun. Nebil isine muhabarat bulastirilmistir. Belki de taaa basindan beri bu isin icindedir.

Birakalim simdilik nebil orada yatsin. Bir sene sonra orayi mezar yapacagim. Oraya bir tas dikecegim. Bana guvenmeye devam edin.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=264:nebil-rahuma-ailesine&catid=36:konuk-yazlar

nebil rahuma video

Hasan Balci tarafından yazıldı

Cumartesi, 20 Haziran 2009 07:53

Nebil rahuma’nın anısını ,devrimci kişiliğini, ve onun akibetini ortaya çıkardığımız çalışmayı da bir biçimde anlatan bir video çalışmasını youtube‘ ye koydum. Aşağıdaki internet link adresinden bu video’yu izleyebilirsiniz.

http://www.youtube.com/watch?v=1CK9buDlbBc

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=266:nebil-rahuma-video&catid=36:konuk-yazlar

insanin patlama noktasi nedir?

Hasan Balci tarafından yazıldı

Salı, 23 Haziran 2009 06:36

Cocuk gibi istanbula gelecek ve benimle hesaplasacak. Buyur gel meydan genis.

Adama sormazlar mi ? sen nebilin ve ali cakmaklinin katilleri ile hesaplastinmi ? onlara bir tek satir yazi yazdinmi ? Nebil rahuma senin arkadasin yani babanin mali biz baska siyasetten biriyiz yani zurnada delik bile degiliz. mahir de senin babanin mali. doayisi ile bu insanlari senden baska kimse agizina almamali. Insan devrimciligini otuz sene once uzerinden cikarip para pul pesinde kosusturunca demekki boyle oluyor.

mihrac ural ile ticaret yaptigini inkar etmiyor. ticaret ayipmi diyor.?

Ortaya dokulenlere bakilinca daha korkunc seyler yayilmis. Pis koku her yani sarmis vaziyette. Kazma vurayim desen kazmanin vurdugu yerden pislik fiskiriyor. Mit isin icinde, diger ulke istihbaharatlari , devrimcilerin katledilmesi, kisisel cikarlar, kariyerizm, san sohret ugruna akil almaz desiseler. Anlayacaginiz pislik diz boyu.

Nebil rahuma calismasi aslinda basinda ilkesel ve ortak bir calisma idi. Nebil rahuma yoldasin mezari bulunacak sonrasinda eger ulasabiliniyorsa kemikleri Antakya da anit mezara goturulecekti.

Mezarliklar mudurlugu, savcilik, mahkemeler, adli tip, gazete arsivleri o donemin avukatlari ile gorusme, nebil ile ilgili cikmis risaleleri toplama ve bunlari yazanlar la gorusmeleri, mezarlik alanini bulma bir tek insanin emegi uzerinden yurumustur.

soruyorum siz neler yaptiniz.?

1-once sunu yaptiniz nebilin nufus ornegine bile dikkatli bakmadiniz.

oysaki orada nebil icin olum karari nufustan alinmis ve dusurulmus.

2- nebili bulamamaz icin butun bilgileri bilerek kasitli olarak yanlis verdiniz.

3- nebili degil altinlari ariyordunuz. bunu soyle ifade etmisti Mehmet yavuz. Dahaaa duurrrr altinlar var altinlari alip gidenler var.

Calisma nasil olustu? Avrupa’dan Haydar’in bize tavsiye ettigi avukat bu surece son asamasinda dahil olmus. Hukuki kimligim olmadigimdan benim giremedigim ancak benim actigim yollardan ilerleyerek bu sureci tamamladik.

Avukat arkadasimiza gore: Nebil rahuma isi bitmistir.

Bu calismaya baslarken kimseden bir tek kurus para istemedim. Ilk bir ay kendi ekonomim ile bu calismayi yuruttum. Avrupa’dan arkadaslar bu calismaya ekonomik katkida bulunmak ortaklasma isteklerini bildirdiklerinde bunu komiteye sorayim dedim. Mehmet yavuz baliklama atladi. Cunku kendi eli cebine gitmeyecekti. Bu karar sonucunda engin erkiner’in onerisi ile bir hesap olusturdum. Ilk once engin ardindan, Ibrahim yalcin ve arkadaslari sonra haydar agabey bu hesaba para gonderdiler. Butun bu paralarin ayrintisini masraf dokumlerini yayimladim. Ama ne hikmeti ala dir ki Mehmet yavuz bu paralari yeterli bulmadi. Kucumsedi internet sitesinden de teshir etti. Avrupadan arkadaslar hasan bunlari takma isine bak dediler..

Sevgili arkadaslar gelen para belli giden para belli. Iyi ki daha faza para istememisiz aksine bu namussuzlar bizi hirsiz ilan edeceklerdi. Calisma bittiginden ve ekonomik olarak para ihtiyacimiz olmadigindan kimseden arti bir sey istemedik. Gelen fazla parayi da cezaevlerinde aidiyetlerine bakmaksizin gonderdik. Demek ki nebil den cok parayi konustuk. Para bahane dostlar. Asil mesele baska. Bunlarin uydusu olmadim. Devrimci katilligini onaylamadim. Ortak olmadim. Bu pis herifleri adam sanmistim. Gercek boyle degilmis.

Bu calisma esnasinda Mihrac Ural’i dislamak gibi bir niyetimiz hicbir zaman olmadi. Tam aksine bu calismanin icinde ve nebil rahuma’yi buldugumuz da “kemiklerini cikardigimizda” nebil rahuma Antakya da ailesinin esliginde oradaki devrimcilere teslim edilecekti. Ama bu Mihrac Ural icin yeterli degildi. Cunku nebili kendi bulmali idi kendinin olmali idi onu kendi pazarlamali idi. Bu surec olusurken gelisirken. Nebil rahuma’nin akibeti onun yasami devrimci kisiligi, cezaevi hayati, mucadelesi de ortaya cikti.

Tanikliklar ile Mihrac Ural teshir edilmis oldu. Sikisan Mihrac Mehmet yavuzu devreye soktu. Ama olmadi. Nebil rahuma ile ilgili sonucu alamayinca etrafa saldirmaya hakaret etmeye basladilar.

Sozde nebilin yeri yalanmis. Nebil yalanmis. Biz sahtekârmisiz. Reklam yapiyormusuz. Degnekci imisiz. Paranoyakmisiz. Gibi bir suru hakarete hamiz kelimeler ile tarafima saldirilinca yoldaslar, dostlar kayis koptu.

Engin erkiner’i benim kadar burada yazilari ile elestiren biri varmi? Agabey bu tarihsellikte seninde payin var diyen ben degil miyim. Ibrahim yalcina ayni sekilde mit itiraflari adi altinda yazilan internet dokumlerini posta ile gonderip agabey bunlara cevap vermelisin diyen benim ayni sekilde Ibrahim yalcin bunlara bir bicimi ile cevap veriyor. Ben bu arkadaslarin adami neden olayim.

Mehmet yavuz dan Mihrac Ural’a bir tek elestiri duydunuz okudunuz mu?

Iddia ediyorum nebilin yerini benden baska kimse bilmiyor bulmasi da mumkun degil bununla ilgili gerekli butun onlemleri de aldim. Benim hicbirinize karsi sorumlulugum yoktur. Bir tek aileye karsi sorumluyum. Onlar ne derse o olacaktir. Siz aradan cekilin. Nebil aglamaciligi, yaglamaciligina da devam edin.

Senin icin goz yasi doktum nebil. Senin vurulmus iki elleri yandaki resmi beni yakti nebil. Senin devrimciligin, yigitligin yoldasliginin ardindan gittim nebil. nebil rahuma sayfasi nebil rahumayi arama sayfasindan cikarilip hasan balciya hakaret sayfasina donusturuldu  bunun nedeni ni bir dusunun.

Mehmet yavuz neden nebil rahumanin mezarindan bir tek cumle olsun soz etmiyor. Efendim ulusal bir dergi cikacakmis, bu dergiyi muhaberat finanse edecek yayacakmis bana ne. Bir tek muhabaratmi bu ulkede dergi cikariyor.

Benim icin bu yazismalar bu karsilikli zirvalamalar bitmistir verdigim, ettigim her sozun ardindayim.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=271:insanin-patlama-noktasi-nedir&catid=36:konuk-yazlar

her turlu tartisma ve polemikten cekiliyorum

Hasan Balci tarafından yazıldı

Perşembe, 25 Haziran 2009 09:33

Zeki bayterin arkadas mihrac ural’in e postasina bir mektup gondermis. Bu arkadas ogulu vasitasi ile zehir zemberek bir mail gonderince bu mailin once kimden geldigini bulduk. Arastirdik kendisi ile iliski kurduk.[1]

Insan su soruyu sormadan edemiyor neler oluyor. Yeni bir oyun mu kuruluyor Zamanla ogrenecegiz. Bu tarihten dogru duzgun bir adam cikmaz mi ?

Nebil rahum’a olayini bitirdik simdi Ali cakmakli olayi mi sahneye konulacak.?

Elinde devrimci kani olanlar bir gun bunun hesabini mutlaka vereceklerdir.

Engin erkiner arkadasin bir onceki yazisina katilmiyorum.[2] Kendi kendime gonullu olarak bir goreve talip oldum ve bu isi sonuclandirdim. Hasan balci’yi ansIklopediye yazsaniz ne olacak. Boyum mu uzayacak.

Benim siyasal pratigim boylesi onurlu yuzlerce basarili, ozverili calisma ile doludur. Herkes bir dusunsun en son pratiginiz nedir? Komunistler icin soruyorum digerleri ciddiye almasin. Bugun devrim ve sosyalizm mucadelesi icin ne yaptin. Ben kendim icin vereyim. Metal is kolunda calisan bir fabrikanin iscileri sendika orgutlenmesi yapiyorlar, onlarla oturup kalkiyor ogrenmeye devam ediyorum.

Son yazisi Engin arkadasin kendi takdiri ve tasarrufudur. Egemenlere verdigimiz kavgadan bagimsiz da degildir. Bu tarihsel hesaplasma zivanasindan cikmis kisilerin kendi polemikleri haline donusmustur. Buradan insanlarin ogrenecegi hicbir sey yoktur ve kalmamistir. Laf ebeligi de cabasi.

Herkes bu adam sokaktan gecen butun insanlara kufur eden mahallenin delisine bizi saymasin. Hakkimda yazilan onca karalama ve yalana degin cevap veriyorum.

Tekrar soyluyorum. Engin erkiner’in bir onceki mektubuna katilmiyorum. Mehmet yavuza kufur etmisim size ne, mihrac’a ne, adam kendisine yazdigim mektubu malzeme ediyor. Varsin etsin. Basari kucultecekmis kuculsun. Bu nebil gercegini yok edermi ? nebil’i ararken ben kac kez ana avrat sovuldum, itildim kakildim bundan haberiniz vardi? Dolayisi ile engin erkiner’in bu yazisini katilmiyorum.

Savcinin iddianamesi uzerinden yayin yapiyorlar. Bu islere ahlaksizlik dedim. Bilmeyenler icin yazayim 12 Eylul oncesi gozalti suresi 15 gundu. Onbes gun ile cozemediklerine savcilik izini ile uzatma aliniyordu. 12 Eylul gelinci bu sure 30–45–120 -150 gune cikarildi. Bu sureclerin hepsini yasayanlardanim.

Bir ormanda bir polisin belinden silahi aldim. Yakalanan bir arkadasimiz gidip bunu polise anlatti. Ben yakalandigimda butun birinci sube polisleri uzerimden gecti. Cunku polisler bunu onur meselesi yapmislardi. Herkes bilir Gayrettepe girisinde tel orgulu yere bagladilar her gecen belime tekme salladi. Simdi ornekten hareketle bu silahi o arkadas soylemese bunu nereden bileceklerdi.

Nebil rahuma dosyasi icin bir cagiri yapacagim yontemini de soyleyecegim. Iddianameyi bir yana atin. Asil dava dosyasini getirelim. Dava dosyasi mahkeme asamasinda saniklarin mahkeme ifadelerini de icerir. Bir bakalim neler olmus. Peki, bu dava dosyasi nerede?

Dava dosyasi Kara kuvvetleri komutanligi arsivinde. Ankara’da. Peki, hasan bunu nasil alacagiz. Kapi kapi o donemin taniklarini dolasiyor bu tarihi aydinlatma “ aklama “ girisimleriniz var ya iste o dava saniklarindan birini yaniniza alin gidin. Efendim ben kalubela zamaninda bu islere bulastim bu davada yargilandim. Bu dava dosyasinin bana bir ornegini “fotocopy” rica ediyorum deyip bir kâgida dilekce yazin ertesi gun gidin alin.

Bugun Carsamba bana verilen randevuya gittim cami bahcesindeki yediverenlerden, birkac cami cemaatinden baska orada kimseler yoktu. Hatta bir saat erken bir saat da orada bekledim Mehmet yavuzu. zannediyorum isi vardi gelemedi.

Nebil rahuma meselesi benim icin burada kapanmistir

Acil tarihini zaten bilmem.

Mehmet yavuza yazilan yazi agir olmustur. Bu taviri bir devrimci olarak onaylamam mumkun degildir. Kayis koptu. kayis kopartilirken cok asindirildi. Mehmet bunu nasil asindirdi otursun bunu dusunsun. Bizim koyde de randevuya gec gelmek, gelmemek agir suctu. sizde bunun karsiligi nedir bilmem ?

——————————————————————————–

[1] Ali bayterin

[2] insan eserini yipratmamali

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=274:her-turlu-tartisma-ve-polemikten-cekiliyorum&catid=36:konuk-yazlar 

devrimci katilleri ve onlari kutsayanlara

Hasan Balci tarafından yazıldı

Pazar, 23 Ağustos 2009 11:20

Polemiklerden çekildiğimi bir önceki yazımda belirtmiştim. Çünkü iş polemikten çıkıp başımı belaya sokma aşamasına gelmişti. Başını çok kolay belaya sokan bir adam olduğum için kendimden korktum. Beni en çok üzen Türkiye sosyalist hareketin de önemli işlere ve geleneğe sahip THKP –Acilciler siyasal örgütünün bu ajan, muhbir ve devrimci katilleri tarafından adeta bir çete örgütü haline getirilimiş olmasındandır.

Ortalıkta yazılan çizilenler ve pislikleri ayyuka çıkmış bir devrimci katili ajan döküntüsünün[1] söylediklerini de ciddiye almıyordum. Bu ajan döküntüsünün ortada gezen birkaç döküntüsü de kendi gibi idi. Nebil rahuma ve onun akibetini ortaya çıkarınca bu ajan takımın onlarca kahpelikleri de ortaya saçıldı. Ardından bilinen Ali Çakmaklı akibeti. Her şeyi ortaya döküverdi.

Türkiye sosyalist hareketinden tecrit olmuş, hertürlü herzesi ayyuka çıkmış tescilli devrimci katili, Türkiye devrimci hareketinin içine tekrar sızma girişimi içindedir. Bunun son örneği çatı partisi girişimidir.

Bu ajan ve devrimci katilleri benim internette resimlerimi yayımlayarak sözde beni teşhir edecekler. İnternette yayınladıkları zırva imalathanesi web sayfalarında resimimi kesip yayımlamışlar. Resim doktor hikmet kıvılcımlının mezarı başında çekilmiş bir resimdir. Devrimcilerin mezarları arasında fazla dolaştığımdan başka resimimi bulamamışlar. Bu muhbirlik değilmi ?  Nebil rahumayı ve bir çok yoldaşını ihbar edenler beni neden etmesinler.

Benim suçum büyük. Suçum: el birliği ile önce ihbar edip sonra arkasından alçakca katlettikleri sonrasında boş bir araziye terk edip ardından otuz yıl uyuyan bu adamların yüzüne tüm gerçeklikleri bir bir vurdum. Önce nebil rahuma yoldaşın akibeti sonrasında mezarını bulduk[2]

Ancak çamur atma işi bu tarih ile zerre ilgisi olmayan benim üzerime de atılmaya başlamıştır. İnternet sayfalarına resimleri asan bu ajan provakator devrimci katilleri yedikleri onca herzeyi adeta unutturma işine gömülmüşlerdir. Zeki bayterin yada ali bayterin adında bir insan yazılar yazıp kendinden menkul monologlar kuruyor[3]

Zeki bayterin adında bir insandan bir mail geldi. Başıbozuk bir mail. Yani her yerden gelebilir cinsinden bir mail. Mailin içeriği Ali çakmaklıyı sözde överken Mihraç ural’a hakaretler içerirken Ali çakmaklının ailesine ve kardeşine de hakaretler yağdırıyor yook o olay sizin bildiğiniz gibi değil böyledir diyordu mailinde…

Avrupa’dan İbrahim yalçın arkadaş ile bu maile tornavida çekiç ile girerek bunun menşeini araştırdık. İp numaraları dan araştırdık. Bulamadık. Ancak Hotmail olduğu için bu arkadaşı hot mailde bulduk. Sonra bu adamı İbrahim yalçın ile görüştürdük.

Bu arkadaş önce bir mail yazdı. Mihraç Ural’a yanaştı sonra sayfasında yazı yazmaya başladı. Adana’dan bu adamı sordum kimdir bu diye gelen cevap lümpenin düşkünün tekidir. Devrimci katilliğini kendisi kabul eden birini eğer birileri kolluyor onu aklamaya çabalıyorsa, ona adam denir mi?

Engin Erkiner bir yazısında şöyle demişti: bunlara takılmamak lazım.

Önümüze bakalım. Ali Çakmaklı için bir mezar yaptırıldı. Zannediyorum 24 eylül de bu mezara bir açılış yapılacak bu yiğit arkadaşımız bir kez daha anılacaktır. Ali çakmaklının katillerini aklayanlar onlara methiyeler yazanlar onların bulundukları ortamda bulunanlar bu olayın ortağıdır. Ali hocanın katillerinden farklı değillerdir…

Engin Erkiner’in tek başına İbrahim yalçın ile birlikte sürdürdükleri bu teşhir mücadelelerine saygı duyuyorum. Bir kez daha soruyorum: Bu tarihten bu gelenekten başka adam yok mu bu tarihe tanıklık edecek? Devrimci katillerinin yüzüne tükürecek.

Hasan balcı.[4]

[1] HDÖ davasından yargılanan birçok devrimcinin ortak cümlesidir. Mihraç Ural THKP içine sokulmuş bir ajan döküntüsüdür.

[2] 30 Eylül 1980 de kendi arkadaşlarınca öldürülen nebil rahuma yoldaşın mezar yeri onca engellemeye rağmen tam olarak bulunmuştur.

[3] Ali yada zeki bayterin Mihraç Ural ve ekibi tarafından 23 Eylülde katledilen ali hoca “ali çakmaklı “ nın yakınları imiş.

[4] Hasan balcı hasan balcioglu bu isimlerden başka isim kullanmam bu isimlere kayıtlı birkaç mailim var. İsimler ve başka şeylerin arkasına sığınarak yazı yazmanın alçaklık olduğunu düşünenlerdenim.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=312:devrimci-katilleri-ve-onlari-kutsayanlara&catid=36:konuk-yazlar

devrimcilerin katili mihrac ural, olen yoldaslarimizi rahat birak 

Hasan Balci tarafından yazıldı

Pazar, 13 Eylül 2009 09:27

Devrim ve sosyalizm mucadelesinde yitirdigimiz komunist yigitler hepimizin ortakligidir. Mihrac Ural gibi devrimci katillerinin bu yigitlerin isimlerini anilarini kirletmesine izin vermeyelim. Devrim ve sosyalizm savascilarimizi sanki Allah yolunda olen birer dinci militanlarmis gibi lanse etmektedir. THKP-C Acilciler siyasi hareketinin sosyalist bir devrim hedefleyen mucadelesini demokrasi mucadelesine indirgeyen ve adeta bir molla edebi ile fetvalar veren bu zibidiye dur diyelim.

Acilciler icinde mucadele etmis butun insanlara cagirimdir. Allah Muhammed, Ali ve Muhabarat yolundan ayrilmayan devrimcilerin katiline pirim vermeyin. THKP-C acilciler denilen orgut, arkadaslarimin da yazdigi gibi, tasfiye edilmis ve tarihin derinliklerine gomulmustur. Ozellikle TC ve Suriye’nin eline “inisiyatifine” gecmesi ile hedef ve amaclarindan uzaklastirilmis baska bir seyin araci haline getirilmistir.

Devrimci katili Mihrac Ural ve zirva imalathanesi internet sayfasi webinde sosyalizm ve devrim sozcuklerinden ozellikle imtina etmektedir neden? Muhabarat boyle buyuruyor olmasin. Marks’tan Lenin’den orneklemeler alinti yapacak iken neden İsa’dan Musa’dan Muhammed’den Ali’den yapiyor.

Acilciler siyasi hareketinin yonunu Islam sosyalizmi denilen ve yesil kusak projelerinden olan BOP’a goremi ayarladilar? BOP ve ya TOP Mihrac Ural goruluyor ki bu bolgede bir tornavidadir. “Verilen gorev budur.” Turkiye sosyalist hareketinin icine sizacak Kurtler ile dans edecek bolge plani da bir bicimi ile yurutulecektir.

Bir kez daha soyluyorum Acilciler siyasi hareketinin icinde mucadele eden herkes  onun masasinda yemege tukurmeli ve onun elinde gecmise ait ne varsa el koymalidir. Sehitler, bu soytarinin elinden kurtarilmalidir. Ali Cakmakli ve Nebil Rahuma’yi el birligi ile bu katilin elinden kurtardik. THKP-C Acilciler isimini kullanan bu dinci zibidi teshir ve tecrit edilmelidir.

Annesinin olumunu ballandira tellendire insanlara duyuran bu rahmet dilencisi artik insanlar icin bir gulunc kaynagi haline gelmistir. Bir cok insanin isimini oraya kendisi yazmistir. Tip dilinde bu turlere megaloman diyorlar.

Mihrac Ural olarak bildigimiz devrimcilerin katili :Turkiye sosyalist hareketinin icine sokulmus Turkiye sosyalistlerin bogrune vurulmus pust zulasindan cikarilmis bir hancerdir.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=327:devrimcilerin-katili-mihrac-ural-olen-yoldaslarimizi-rahat-birak&catid=36:konuk-yazlar

itiraf ediyorum, ben gorevliyim (1)

Hasan Balci tarafından yazıldı

Perşembe, 24 Eylül 2009 05:44

Biz biliyoruz ki sadece nebil rahumanin mezarini bulmadik. Nebil yoldas ile birlikte bircok rezilligi ve ikiyuzlulugu de ortaya cikardik. Nebilin mezarini bulduktan sonra bunu bizde bulduk diye hava atanlar ve yayimladiklari resimlerin nebilin mezar yeri ile ilgisi ve alakasinin olmadigini gorduk. Devrimci medyayi ayaklandirmadik. Kurumlara gidip nebili pazarlamadik. Ayrica ne ile ovunecektik. Bakin bunu biz oldurduk sonra gittik bulduk mu diyecektik. Bunlarin hicbirini yapmadik.Zaten devrimci basin bize yuz vermedi bunu sebebi kendi ellerinde de devrimci kani vardi, evrensel yani nami diger halkin kurtulusu birgun onun nami dev-yol  ve diger gazete gundem PKK bunlarin hepsi sol ici cinayetin onemli aktor orgutleri idiler.

Bizim nebil rahuma girisimimiz onlari ve butun devrimci katillerini urkuttu ve kabuslari olduk. Altinlarin pesinden degil nebilin kemiklerinin ve akibetinin izinden yurudum. Goruluyor ki ali cakmakli ve nebil rahuma bu altinlarin altinda kalmislar ve bu girift iliskiler bu cocuklarin olumune vesile olmus. Cunku altin kayim kuyum isleri daha cok konusulur oldu. Sinirda yakalatilan altinlar da cabasi.

Nebil rahumanin akibeti ile ilgili yaptigim ozverili calismayi biliyorsunuz. Bunlari detayli bir bicimde yazdim. Nebili ararken karsimda Mihrac Ural ve avenesinden baska engel hicbir sey yoktu. Tek engelim bunlardi. Nebili bulduk. Mezar alanini isaretledik. Hatta levhayi soktuk. Oraya bir tas dikecegiz. Son isimiz bu.

Bugun acil diye onumuze getirilen ozlemli bir oykunmeden oteye gitmeyen ve onun lideri oldugunu soyleyen Cuma namazlarinin mudavimi devrimci katili ise bambaska dunyalari anlatiyor. Her seye yaziyor saldiriyor herkes ile bir iliski telasi icinde acaba neden? Tanistigi siradan insanlarla “benim gibi” neden dogru duzgun iliski kurma beceresini gosteremiyor.

Bu zamana kadar yazdigi bir tek dogru satir var diyor ki hasan balci gorevlidir. Evet, dogru soyluyor. Nebil rahuma, ali cakmakli da benim icin ayridir. Bu iki yigidi devlet degil siz katlettiniz. Siz katlettiniz, ispiyonladiniz, yalniz biraktiniz, onun icin gozyasini ben doktum ve elimde kazma kurek istanbulu adim adim kazarak nebil rahumanin mezarini ortaya cikardim; cikardik, Iste benim gorevim bu. Senin gorevin ne hadi acikla bakalim.

Amacin ne allahina dinine muhammedine. Alisine hatayina, antakyasina bagli Turkiye halk kurtulus partisi – acil hareketini yeniden insa etmek mi? Iyide bu hareketi solun neresinde ikame edeceksin.

Ali cakmakliyi kim oldurdu? Once adana yerelinin kararidir dedi. sonra sen orgutmusun cetemisin kardesim deyince cark ediyor; simdi adanadan haberimiz yok diyor ama sorumluluk bende diyor. Sonrasinda ali cakmakliyi olduren silah bunlardan birinden cikiyor. Ama o silah aliyi oldurmemis ve bundan dolayi da kendilerine bir tek sual sorulmamis, hakikaten karanlik isler.

Nebil rahuma ile ilgili devletin iddianamesini sayfa sayfa adeta mal bulmus magribi gibi yayimlayanlar. Ali cakmakli hocanin dava dosyasini da yayimlasinlar. Gorelim bakalim bu silah gercekten bu hikaye ye uyuyor mu? uymuyor mu?

Tarihi sorumlulugu bende diyor bu devrimci katili. Ustelik bunu kime soyluyor: Ali cakmaklinin ailesinden yazistigi birine. Zeki bayterin ile birkac kez yazistim once bize yazdi. Yapmasi gereken seyleri kendisine soyledik sonra bir daha bu arkadasimizdan haber alamadik. Duyduk ki bizi ser cephesi yapip Mihrac Ural’i kendine dost edinmis. Yani kimi dost edinmis Ali cakmaklinin oldurulme sorumlulugu bana aittir diyen birini.

Cumali cakmakliya hakaretler yagdiran bu arkadasimiza daha sakin olmasini onerdik baska da hicbir sey soylemedik. Ve kendisine bu tarih ile ilgili susmasini Mihrac Ural dan da uzak durmasini onerdik. Mihrac Ural ali cakmakli ile ilgili bilgi toplayan iki isim oneriyor bu arkadasimiza. Bu isimlerden biri ali cakmakliyi olduren silahi uzerinde evinde yakalatan kisi. Diger isim ise nebil rahuma’yi sozde ariyorum palavralari ile nebil rahumayi bulmamamiz icin elinden geleni yapan kisi.

Dostlar ulu orta soruyorum  gorevli kim acaba?

Not: Ali cakmaklinin kardesi cumali cakmakli ve zeki bayterin isimlerini bu yazimda zorunlu kalarak kullandigim icin beni af etsinler.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=337:itiraf-ediyorum-ben-gorevliyim-1&catid=36:konuk-yazlar

nebil rahuma anildi

Hasan Balcı tarafından yazıldı

Perşembe, 24 Eylül 2009 20:01

NEBİL RAHUMA YOLDAŞ 24 EYLÜL 2009 GÜNÜ MEZARI BAŞINDA ANILMIŞTIR.

30 Eylül 2009 da nebil rahumanın adına yapılan anıt mezar için çağırı yapan Mihraç Ural adlı devrimci katiline sesleniyorum.

BOŞ MEZARIN BAŞINDA NE İŞİN VAR

İkinci çağırım: Türkiye halk kurtuluş partisi cephesi /acil siyasi hareketi içinde mücadele etmiş bedel ödemiş bütün namuslu devrimcileri Ali Çakmaklı” Ali Hoca” yoldaşımızın mezarı başında bulunmayı öneriyorum.

Belki adanaya ali çakmaklının mezar açılışına giderim diye bugün 24 eylül 2009 yani Ali çakmaklının öldürüldüğü 24 eylül de drt arkadaşım ile birlikte Nebil rahuma yoldaşımızın mezarı başında oturup cep telefonlarımıza yüklediğimiz gafil gezme şaşkın türküsünü defalarca çaldık mezarlık alanında çimenlerin arasında dolandık çömeldik Nebil Rahumayı konuştuk katillerini, işbirlikçilerini lanetledik. Mezarlık alanına kızıl karanfiller bıraktık.

İbrahim yalçın’ın yazısına vurgu ve katkı yaparak şunu belirtmek istiyorum: Mihraç Ural işi Nebil rahuma ali çakmaklıyı öldürmüştüre kadar getirecek ve bunu söyleyecektir diye bu sayfadaki bir yazımda  özelikle belirtmiştim.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=340:nebil-rahuma-anildi&catid=36:konuk-yazlar

ali cakmakli anildi

Hasan Balci tarafından yazıldı

Pazartesi, 28 Eylül 2009 19:15

Mezarı başında yapılan konuşma metinleri internet sitelerinde ve engin erkinerin internet sitesinde yayımlanmıştır. Ali çakmaklının mezarı az ilerisinde 12 Eylül faşist katillerince idam edilen Mustafa özenç ve serdar soyerginin mezarının bulunduğu alan içerisinde bulunmaktadır. Her iki yoldaşın mezarı başında da anma yapılırken bir başka arkadaş Ahmet çolak’ın mezarının başın da da bir konuşma yapılmak sureti ile anma yapılmıştır. Ahmet çolak 1982 de sınırdan geçerken Türkiye tarafında kimliği meçhul şahıslarca kurşuna dizilen devrimcilerdendir.

Ahmet arkadaşımızın mezarının tadil edilmesi ve mezarının başına bir mezar taşı konmasını mezarı başında karar aldık. Mezar anması sonunda ali çakmaklı hatırasına ve arkadaşların kaynaşması adına bir yemek tertip edildi. Ben bu yemeğe işlerimin yoğunluğu ve zaman sorunu açısından katılamadım İstanbul döndüm.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=346:ali-cakmakli-anildi&catid=36:konuk-yazlar

mezar arasinda harman olmaz

Hasan Balci tarafından yazıldı

Çarşamba, 30 Eylül 2009 10:52

Ali çakmaklı gibi Nebil rahuma gibi yoldaşlarımız bugün yaşasa idi tıpkı benim yaptığmı yapacak kalitede olduklarını onların anılarını anlatan arkadaşlarından öğrendim. Devrimci kişiliklerini ve dayanışma anlayışlarını, tarihe el birliği ile satır satır yazdık.

Genç bir militan iken Behice Boran yoldaş ile çağlayan genç öncü[1] örgütünde karşılaşmıştık. 1979 da kaybettiğim babamın da arkadaşı idi.

Şehitlerimiz de bu halkın evlatlarıdır. Halk şehitlerini ve onların mezarlarını kendi değer ve gelenekleri çerçevesinde sahiplenirken, biz de sahiplenmemizi bu gelenekleri gözederek fakat daha farklı bir muhtevada gerçekleştiririz.

Elbetteki devrim ve sosyalizm savaşımızda toprağa düşen şehitlerimizi sahiplenme, mezarlarını ziyaret etme, halkın mezar ziyaretlerinden farklılıklar gösterir. Halkımızın ölülerini sahiplenmesi, mezarlık ziyaretleri “yas” havasındadır. Hüzün ve matem egemendir. Dinsel tören ziyaretin temelini oluşturur. Bizim mezar anmalarımızın temelini ile yas değil, coşku ve kararlılık oluşturur. Mezar başlarında şehitlerle coşku paylaşılır; türkülerle ve marşlarla sloganlarla düşmana duyulan kin, öfke ve devrim inancı gösterilir.

Devrimcilerin şehitlerine, ölülerine verdiği değeri gözleriyle görmeleri, onarın bize yönelik ön yargılarını aşmada, devletin karşı propagandasını boşa çıkarmada da etkili olur. Ayrıca, kültürel olarak ortak yanlarımızın varlığını görmeleri de güzeldir. Halkla bütünleşme yaşamın her alanında olacaktır.

Bunun yanısıra mahallelerde de cenaze törenlerinden halkın mezar ziyaretlerinden uzak durmamak gerekir. Halk cenazesinde acısını paylaşan, zor gününde derdine ortak olanları unutmaz. Bu ilişkiler içinde halkta şehitlerimizin mezarlarına sahip çıkma, bakma, onarımına, yapımına katkıda bulunma anlayışını da geliştirebiliriz.

Özellikle kontrgerilla çetelerinin, sivil faşistlerin şehitlerimizin mezarlarına saldırıları karşısında halkta sahiplenme bilinci yaratıp, geleneklerimize hayasızca saldıran bu halk düşmanlarına tavır almalarını sağlamak mümkündür. Devletin ne kadar çirkefleştiğini, mezardaki ölüye, mezar taşına tahammül göstermediğini gördüğünde, hiç kuşkusuz bunu yapanlara lanet yağdıracaktır.

Kontrgerillanın kaçırıp, katlettiği devrimcilerin cesetlerini saklaması, ailelerine vermemesi de bilinçli bir politikadır. Bunun bir yanı halkta, devrimcilerde kaygı yaratmaya yönelikse, diğer yanı da mezarının bile olmasını istememektedir. Bilirler ki, katlettikleri her devrimcinin cenaze töreni faşizme karşı bir kitle gösterisi, mezarı da bir direniş ve savaş simgesidir. Devrimcilerin mezarlarının dahi olmasına tahammül edemezler bundan dolayı.

Düşmana inat, onları daha fazla bağrımıza basacağız. Düşman onların başucuna dikilen taşlardaki direniş yazılarına kuduruyor, çılgına dönüyor ve bu taşlara saldırıyor. Neden? Çünkü, şehitlerimizin mezarlarındaki her söz, işaret, mezarın kendisi, düşmanın korkularını büyütmeye yetiyor [2]

Kişisel olarak önce nebil rahuma sonrasında ali çakmaklıya karşın bir devrimci olarak üzerime düşen görevi yaptığımı düşünüyorum ve rahatım. Nebilin ve ali çakmaklının katilleri bellidir ve bunlar iradi bir surecin sonucudur. Ortaya atılan isimlerin hepsi teferruattır.

Nebil rahuma ile ilgili yapacağım şeyleri de siz dostlarımla düşmanlarımla paylaştım. Düşmanlarımla diyorum çünkü bu çalışma esnasında düşmanlar edindim.

Nebil rahuma ailesinden bir arkadaşımız nebilin yeğeni mezarı yağmalayamazsınız mezardan uzak durun diyor. Ayrıca nebil rahumanın mezarı antakya da değil istanbulda bu mektubu yazan arkadaşımızın da bildiği biryerdedir.

[1]12 eylül öncesi behice boran yoldaşın genel başkanı olduğu  Türkiye işçi partisinın  gençlik örgütü

[2] Bu yazım kurtuluş dergisinde yayımlanmıştır.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=348:mezar-arasinda-harman-olmaz&catid=36:konuk-yazlar

nebil rahuma kimin yuzune tukururdu?

Hasan Balci tarafından yazıldı

Çarşamba, 30 Eylül 2009 18:35

Nebil rahuma adına antakya armutlu mezarlığında “boş mezar ” yapılan temsili anma içler acısı bir durumdur. ve Devrimci katilinin çaresizliğinin de fotoğrafını çekmiştir. Nebil rahuma ailesinden bir kaç kişiye de bu boş mezar etrafına toplaması onların bu törene katılması çok afedersiniz bu maymunluğun bir parçası olması ise hayli düşündürücüdür.

Ailenin başından beri tehdit edildiğini kullanıldığını biliyorum.Çabalarımızı emeklerimizi ve alınterimizi yok sayıp Nebilin nasıl ve kimler tarafından hangi tarihte ve nerede öldürüldüğünü bile bile iki sokak ötede oturan annesini kapıda bekletenlere  nebilin teslim edilmesine göz yumanlara oraya katılanlara kızgın değil gönlüm kırgındır.

Ölüleri zaman zaman konuşturmak iyidir.  Bir kez de ben nebili konuşturmak istiyorum. nebil rahuma acaba hangimizin yüzüne tükürürdü. Tüküreceği adam  o kadar çok ki. Kimse üzerine almayacak. En iyisi yine ben eğileyim. Nebil benim yüzüme tükürürdü ne işin var ulan senin bunlarla diye.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=350:nebil-rahuma-kimin-yuzune-tukururdu&catid=36:konuk-yazlar

devrim sehitlerinin onurlarini pazarlamayin

Hasan Balci tarafından yazıldı

Pazar, 04 Ekim 2009 20:36

Nebil rahuma ailesinden bir arkadaşımız” Mehmet dikay” olmasa idi bugün nebil rahuma olayının çözümünde sorunlar yaşıyor olabilirdik. Mehmet soy isminin dikliği ve nebilin yeğeni olmaya yakışan tavrı ile sorular soruyor zaman zaman da görüşlerini bizimle paylaşıyor. Öteki yeğen Ahmet kazazi arkadaşımız ise dayısı nebil rahuma’yı devrimci katiline adeta pazarlıyor. Bu Ahmet kazazi arkadaşımız bizim nebili bulabileceğimize inanmayanlardan. Ancak bütün zorluk engellemelere rağmen inadına nebili bulduk.

Mehmet yavuz’un aileyi nasıl kandırdığını da buralarda yazdık çizdik.

Bundan bir ay önce Ahmet kazazi İstanbul geliyor “Mehmet yavuz ile birlikte” bana telefon ediyor. Ağabey ben geldim diyor hoş geldin diyorum selamlaşma faslından sonra dayımın mezarı deyip geveliyor mezara gideceğim diyor. Kendisini uyarıyorum. Yani istanbul da bir mezarın olduğunu biliyor. Aslında mezarın yerini öğrenecek ve bunu hemen pazarlayacak.

Ahmet kazazinin yani nebil rahumanın yeğeninin Suriye de devrimci katili ile ne işi var bunu çok iyi biliyoruz. Kendisine bir önerim var. Her şeyi pazarla, al sat getir götür ama Nebil rahuma ile sırf aile kan bağın olduğun için Nebili pazarlama elinde kalır.

Gelelim Mehmet yavuz denilen devrimci katilinin çakma çırağına: Mihraç Ural nebil rahumanın mezarına kendi ismini kazıttıracakmış. Bundan haberin varmı? Yoksa sende ismini oraya kazdıracakmısın. Öyle ya nebil rahumayı bulmak için çok aldın sattın, dolaştın.

İşçi sınıfımızın ve devrimci hareketimizin sabah kalkıp izlediği devrim programını oradaki yazarlara göre yaptığı ÖZGÜR MEDYA nebil rahuma ile ilgili, anması, ölümü ile tek satır yazmıyor. Yani böyle gündemleri yok. Nebil rahuma benim de bulunduğum bir arkadaş grubunca üstelik onu tanımayan o tarihi bilmeyen insanlar tarafından çakma dikme değil gerçek mezarı alanın da bir komüniste yakışır biçimde anılmıştır.

29 eylül 1980 tarihinde nebil rahuma kendi arkadaşlarınca katledilmiştir.

Zeki bayterin devrimci katilinin sayfasından redakte edilmiş cümleler ile herkese saldırıyor bizleri kovuyor. Bu yazıları onun yazmadığını bütün adana ve İstanbul biliyor. Tarih ile ilgili sorduğu her soruya saygı ile yanıt verilmesini gerektiğini düşünüyorum. Ama soruları asıl katilin yanından ve kaleminden ve ayrı varlık “rezalet” çöplüğünden soruyor. Bu arkadaşı tanımıyorum. Kendisine bir önerim var Ali çakmaklıyı pazarlama elinde kalır.

Nebil rahuma HDÖ tarafından planlı ve sorgulu bir biçimde iradi “karar” ile öldürülmüştür. HDÖ nun bu cinayet ile ilgili bir açıklaması vardır. Ali çakmaklı Acilciler tarafından öldürülmüştür. Örgüt şefinin bizatihi işareti ile.

Sevgili nebil rahuma ailesi ve ali çakmaklının yeğeni. Buradan yani istanbuldan atlayıp hem Antakya ya hem de adanaya geliyor hiç tanımadığım bu yiğitlere sahip çıkıyorum cebimden para harcıyor, zaman harcıyor uykusuz kalıyor, tehdit ediliyor hakaretlere maruz kalıyorum işimden gücümden oluyorum. Gözaltına alınıyorum. Sizce ben bunları neden yapıyorum.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=356:devrim-sehitlerinin-onurlarini-pazarlamayin&catid=36:konuk-yazlar

serdar soyerginin mezarina ve anisina devrimcileri küstüren kimdir 

Hasan Balci tarafından yazıldı

Pazartesi, 05 Ekim 2009 20:19

ÇUKOBİRLİK sendika itişmelerinden adana da sıkıntı ortaya çıkar serdar soyergin ve Tkp liler birbirileri ile çatışırlar. Ardından sol içi bu çatışmaları ortadan kaldırmak için yanına arkadaşlarını alıp giden serdarı anlamaya tkp liler ile çatışmaya girerler burada bir igd li yaralanır daha sonra ölür. Ardından buraya bu olaya müdahil olan asker serdar ve arkadaşları ile çatışmaya girer bir teğmen ölür. Serdar yaralanır, yakalanır arkadaşı kaçar. Kaçan arkadaşı daha sonra nebil rahuma olayını görüşmek üzere gittikleri bahçelievlerde Polis tarafından kıstırılıp dört arkadaş  öldürülürler.[1] Öldürülen bu dört arkadaşı bana erkan ulaşan anlatmış resimlerini göndermişti.

Adana da TKP liler ali çakmaklıyı vururlar. Ardından 23 Eylül 1980 tarihinde ali çakmaklı bir daha vurulur bu sefer acilciler tarafından üstelik altında öldürülme gerekçesi yazılan karanlık adam bildirisi ile. Devrimci katili Mihraç uralın keyfiyeti ile ali öldürülür.

Ardından aynı keyfiyet ile nebil rahuma kendi arkadaşlarınca arkasından kafasına iki el ateş edilerek öldürülür. Katilleri nebili orada bırakır giderler. Ertesi gün belediye ekipleri nebilin cesedini alır ve adlı tıp morguna cerrahpaşa ya götürürler. Onu öldürenler ertesi gün oraya gelirler nebilin cesedi orada yoktur. Eğer o cesedi belediye almamış olsa idi muhtemelen bu gün nebil rahumanın mezarını bulamayacaktık.

Devrimcilerin çoğu serdar soyergin konusunda buruktur. Bunun nedeni Serdarın çatışmaya girdiği igd li Erdoğan pulat ölür. Aslında bir yanlış anlamanın anlaşılamazlığın çatışmasıdır. Eğer tarihe böyle aktarılsa idi serdar soyergin bugün bütün devrimciler tarafından sahiplenilebilecek bir devrimci idi.

Bakınız o gün kü olayı serdarın mensubiyeti nasıl kamuoyuna bildirip geridekileri gazlıyor. HDÖ bildirisi aynen şöyledir, 14 Eylül 1980 günü Süleyman Aydemir yoldaşla birlikte gerçekleştirdikleri cezalandırma eylemi sonrasında oligarşinin resmi zor güçleriyle silahlı çatışmaya girmişler ve çatışmada bir tank yüzbaşısını öldürmüşlerdir. Serdar yoldaş, çatışma sırasında aldığı iki kurşun yarası sonucu oligarşinin eline tutsak düşmüştür.

İşte dostlar hesaplaşacağımız mantık budur. Bu mantık hala solun içinde egemendir. Devrimcileri devrimcilerin mezarlarından uzaklaştıran şeylerde bundandır. Serdar soyerginin akibeti de ortaya çıkarılmalı ve gerçek bütün devrimci kamuoyuna anlatılmadır.

[1] Bütün bu tarihe ait o günkü gazete, belge resimleri benim arşivimde vardır.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=357:serdar-soyerginin-mezarina-ve-anisina-devrimcileri-kuestueren-kimdir&catid=36:konuk-yazlar

bu yazi beles

Hasan Balci tarafından yazıldı

Salı, 06 Ekim 2009 18:49

Engin erkiner bu soytarının sayfasını okumuyorum diyor. Doğrusunu isterseniz ne yumurtlamış diye arada bir bakıyorum. Çünkü bazen itiraf ediyor farkında olmadan. Devrimci katili Mihraç Ural Bey Efendi Acilcilerden yardım istiyor. Bir tane aklı başında acilci bulamazsın. Buldukların ortada; sana arkandan  küfür edenler sayfan da sana yoldaş diye sesleniyorlar böyle eski acilci bulursun. Sen namuslu yiğit hiçbir acilcinin gözlerinin içine baka baka konuşamazsın. Konuştukların yani karşına aldıkların ellerine janjanlı kâğıtlar içinde paketler verdiğin insanlardır. Şu an elindeki o janjanlı sermayeyi iyi kullanıyorsun. O janjanlı paketleri nebil rahuma ailesinin bir kısmı ile de kullanıdığını biliyorum. Parti okulu dediğin yeri ne yapmaya tasarladığını da biliyorum. Buraya yazamayacağım.

O saçıp savurduğun, para bende hava diye attığın sermayenin kaynağı devrimcilerin kanından aldığın kan bedelindendir. Nebil rahuma soytarılığı yaptığın Suriye topraklarında arkanda duran Mercedes’e bir bak bakalım. Oğulların ailen hangi şartlar ile yaşıyorlar. Bunları sana kim sağladı. Gerçek acilciler sustuğu için bunları yapıyorsun. Gerçek acilciler elindeki belgelere ve sana el koymadıkları için bunları yapıyorsun.

Bu yüzden emeği emekçileri anlayamazsın taksi şoförlerini şoförlüğü küçümsersin. Bütün mülteci yoldaşların Avrupa da yaptığı iştir taksicilik çünkü başka yapabilecekleri işleri yoktu. Onun bunun eline bakmadılar kendi hayatlarını kazandılar. Buradaki yoldaşlarına da para gönderdiler. Özellikle 80 sonrası işleri nasıl çevirdik sanıyorsunuzun. Hafız esadımız yoktu ama Avrupa da devrimci eski yoldaşlarımız vardı. Tıpkı mahpus komünü gibi.

Avrupadaki yoldaşlar orada ne iş yapıyorlar biliyormusun.?

Avrupa ya gittiğimde bir yoldaşımı bulmak istedim. Bir cafe de buluştuk çay içtik, yoldaş kalkmam lazım deyip ayrılmak üzere iken yahu ne iş yapıyorsun dedim. Burada yarım saat bekle benim ne iş yaptığımı göreceksin dedi. Yarım saat sonra turuncu tulumlar içinde pala bıyıklı bir adam bana el sallıyor bir yandan da çöp kamyonuna çöp yetiştiriyor.

Yazı başına pirim alıyorum var mı ulan diyeceğin.[1] Bu kadar zavallısın işte çünkü siz hiçbir şeyi bedava yapmıyorsunuz. Kırk yedi yaşındayım 15 yaşından beri devrimci mücadelenin içindeyim yani  mücadele içinde cebine bir kuruş menfaat kim koydu ise namussuz şerefsizdir.

Kafamda muhraç ural kadar dikiş yoktur. Üç beş yaptıramadım. Mihraç uralın  kafası onüç buçuk dikişlidir [2]

[1] Engin ağabey geçen yazdığım paranın üzerine yatma. Parayı gönder. Biliyorsun makale başına anlaşmıştık.

[2] Bende Mihraç ural’ın kafasının dikişli olduğuna dair birkaç resimi var yalan söylüyor.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=360:bu-yazi-beles&catid=36:konuk-yazlar

Ali Çakmaklı ve Nebil rahuma anısına

Hasan Balci tarafından yazıldı

Cumartesi, 10 Ekim 2009 07:59

Ali Çakmaklı ve Nebil Rahuma anısına

http://www.youtube.com/watch?v=MH4LMcXg7Wg

http://www.youtube.com/watch?v=1CK9buDlbBc

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=366:ali-cakmakl-ve-nebil-rahuma-ansna&catid=36:konuk-yazlar

uşaklar ha buni ajan ilan edelum

Hasan Balcı tarafından yazıldı

Pazartesi, 12 Ekim 2009 06:47

1980 ortalarında cezaevinden çıktığımda sudan çıkmış balık gibiydim. Ortalıkta ne örgüt ne adam kalmış herkes araziye uyup bir tarafa çekilmişlerdi. Herkes bin bir umutla Avrupa ya gidiyordu. Çoğu alaman işçisi olmaya gidiyordu. ………..na koyayım halkın diyerek. Benim de Avrupa tayinim çıkmıştı yoldaşlar benim avrupaya çekilmemi istiyorlardı. Avrupa ya gitmedim.

Buralar o yıllar kötü idi işler de kötü idi. Bulunduğumuz yerde en küçük bir olayda gözaltına alınıyor güzel bir dayaktan geçiriliyor gece yarısı ellerimize ayakabılarımız veriliyor yürüye yürüye evlerimize geliyorduk.

Bulunduğum mahalleyi terk ettim kendi kendime bir kimlik yaptım Anadolu yakasında küçük bir mahalleye geçtim. Küçük bir işyerine girdim küçük bir marangozhane. Ortaokul yıllarında ermeni bir marangozun çıraklığını yapmıştım. Bu bilgiler deneyim ile bu marangozhanede çalışmaya başladım. Bir sene iz kaybettirirsem ondan sonrası kolay öyle oldu. Ortalık biraz yumuşamış Özallı yıllar başlamıştı.

Kadıköy’ünde dolaşırken mahpushaneden bir arkadaşıma rastladım. Yolda işaretleştik. Ardından gittim. Ve bir lahmucuncuya girdik. Bu lahmacuncu arkadaş da mahpus arkadaşı, üç değişik gelenekten üç adam olduk.

Arkadaş gelin şurada bir dernek kuruluyor oraya kaynayalım dedi. Kültür sanat derneği kuruluyor Bingöl kığılılar ortalık polis kaynıyor. Bu derneğe kaynadık gidiyoruz geliyoruz. Dernekte Lazlar da var. Bu derneği Kürtler ele geçirmişler. Lazlar da bu derneği istiyorlar. Mutlaka lazların yönetiminde olmalı başka çaresi yok. Lazlar kendi aralarında konuşuyorlar. Beni yanlarına çağırdılar. Ula hemşerum saa bi şey soracaguz. Buyurun dedim. Bu terneee “derneği” habu Kürt sosyalisti milietcileri kasp ettiler ne edeceguz.

Bilmem dedim. Ula uşaklar ben gideyum yarin gelurum dedi ve kalkti gitt. Ertesi gün öğleden sonra bu arkadaş gözlerini açmış koşa koşa içeri girdi. Ula uşaklar puldum oni  dedi. Hayırdır dedik. Ula habundan kolayi nedur. Bi bahane uydurur Habu Kürtleri ajan ilan ederuk olur piter. Öyle oldu. Derneğin Kürt yöneticisi sıddık  kelli felli dev-yolcuların eşliğinde ajan ilan edildi. Polistur namussuz dediler. Sıddık birinci şubede kendisini türkçe sorgulayanlara kürtçe yanıt veren ala rizgariden bir arkadaş.

İşte dostlar bu kadar basit. 30 yıl sonra nebil rahuma yı buldum ortalığa çıkardım. Yok, ula yalan deyi yalancunun biridur ajandur. Kemikleri bize vermeti haindur. Ali çakmaklının mezarına gittik akıbetini sorduk mezara su döktük emek verdik. Yok ula ensesine paksun bi daha da atanaya sakin gelmesun haaa zaten ajandur tevletun adamıdır. Görevlidur.

İkiyüzlü yalancılara karşı geldik. Ula zaten delinun tekudur haaaa ajandur görevlidur. Toktora gitsun. Sordular soruşturdular tertemiz namuslu bir sayfadan başka bir bok bulamadılar.

Ula ne edeceğuz habu uşak örgütü elimuzdan alacak. Ne edelum. Ajan ilan edelum olsun biri inanmazsa birkaç kendumuz gibi salak puluruz. oda olmadi. Ulaa çok aykiri gideyi ne edelum habu uşağı. Gayet pasit. Vuralum oni ali kibi nebil kibi otekiler kibi, Nasilsa bir hapçi var elumuzde adam sikintimiz da yok  yüce Allahuma  şukur. Benim yazacaklarım bitmiştir. Zaten bu tarihsel kesit ile bildiğim fazlası ile birşey yok ne öğrendimse buradaki arkadaşlardan öğrendim.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=367:uaklar-ha-buni-ajan-ilan-edelum&catid=36:konuk-yazlar 

gözünü toprak doyursun

Hasan Balci tarafından yazıldı

Cumartesi, 17 Ekim 2009 07:40

Önce ajan, Sonra görevli daha sonra maaşlı yazar, şimdi de TKP/B nin artığı oldum. Oturdukları yerden tedavi maharetleri bulunduğundan beni hasta da ilan ettiler. Oysaki bunların alayı benim ne olduğumu bilirler.

Suriye de devletin ve devlet başkanının imkanlarının kucağına oturanlar, her puşt zulasına sinip, yatıp kendi yoldaşlarına hançer sallayanlar sonra bu hançerleri gidip devlete teslim edenler  yoldaşlarının ölüm yıldönümlerine masalar kurarak adeta iyi ki öldün merasimleri düzenleyen çete artığı komiler bunu anlayamazlar. Bunları anlayamadıklarından ve suçlarını örtmek üstünü kapatmak için kendileri gibi herkesi ajan, ve artığa sayarlar.

Bugün internet gerillalığı yapan sanal solcuların da bunu anlaması mümkün değildir. Hergün berbat ettikleri tarihe ışık tutuyoruz Teşhir ediyoruz domuzlar gibi susmuş olsalarda bu tarihsel kesitteki suçlarından kurtulamazlar. Elbette birgün devran dönecektir. Sabahın sahibi bu coğrafya ya bu iklime sahip cıkacak su yolunu bulacaktır. Bu yüzden hala ark işçisiyiz.

Son günlerde bizimle baş edemeyeceğini anlayan mihrac ural beg yani namı diğer mir. Etkiyi dağıtmak için ortalığa sanal yazarlar çıkartarak kafa karıştırmaya çaba göstermektedir. Mihrac uralın etrafında onunla birlikte hareket edecek üç tane adam bulamazsınız. Bunlardan biri Mehmet yavuz yeni bu kervana katılmıştır. Şimdi sesi soluğu çıkmamaktadır. Mihrac ural ile ilgili söyledikleri var çünkü onlar bizde. Nebil rahuma çalışması içinde olmasının bir tek nedeni var; kirli isimlerini parıldayacaklar.

Diğer arkadaşımız ali çakmaklının yeğeni: Bu arkadaş üç beş satır bir şey yazıyor mihrac ural bunu kendi imalathanesinde dokuyor kesiyor ortaya düşmanca bir yazı çıkarıveriyor.

12 eylül travmasını atlatamadığımız doğrudur çünkü ağır şeyler yaşadık. Bunları hala hazmetmiş değilim bende hasar çok. Zaman zaman destek aldım. Ancak kendisi acilen Amatem denilen bir yerde müşahade altına alınması gereken birinin buradan devrimcilere doktor önermesi gülünçtür.

İnsan dayısının katilinin yanında nasıl saf durur. Bunu anlamak bu tür ilişkileri anlamak mümkün değildir. Zeki bayterin arkadaşa bir önerim daha var. Kendini al şöyle iki üç kilometre ağır ağır yürü bir düşün bakalım.

Diğer arkadaş Ö.Haz…

Aklı başında bir arkadaştır. Bu olaylara müdahil olmasıda muhtemelen sende bir el at şu işe ya ricasındandır. Samandağ belediyesini dolandırıyorsa da iyi ediyor. Hep dev-yol cular yiyecek değil ya.

Şimdi faiz cebiroğlu oğlu denilen zatı muhterem  bu işlere kafasını sokmaya başladı. Ya kendi yazıyor yada kendini kullandırıyor sesini çıkartamıyor. Yakında bunu anlarız. Faiz cebiroğlu “internet zamparası“ ile bilgilerim fazla.

Bu büyük yazar sinkafli bir mektuptan bahis ediyor. Bu mektup kendisine, mihraca yönelik bir mektup değildir. Mehmet yavuz denilen alçağın alçaklıklarına yönelik olarak yazılmış güzel ve özel bir mektuptur. Mehmet yavuz kullanacak başka bir şey bulamadığından bu mektubu yayımlamıştır. Mehmet yavuzu bütün insanların önünde açıkça teşhir ettik. Nebil rahuma ile ilgili niyetini ortaya koyduk.

Nebil rahuma çalışmasındaki emeğimizi herkes bilir. Boş verin bunları önemsemeyin. Nebil rahuma ile ilgili yaptığım bir film var youtube de yayımlandı. Bu filmler biraz emek ister Ali çakmaklı ile de ilgili bir film yaptım .

Sevgili dostlar bu yüzsüz soytarılar benim bu filmlere harcadağım emek kadar bile nebil  rahumaya çalışmasına emek harcamamışlardır.

Nebil rahuma ailesinden Mihrac uralın yanına giden yeğenine hakaret ettiğim yazılıyor. Buradaki çalışmamızı gören mezarın yerini bulduğumuzu kendisine bildirdiğimiz bu arkadaş gidip kendi dayısını pazarlarsa bu arkadaş babam olsa hatır etmem.

Mihrac ural devrimcilerin kanları üzerinde edindiği bir servet var. Bana gelen sağam bilgilerde bu serveti çarçur ettiğidir.

Lanet olsun bu yazıda benden olsun.

Not: Erkan ulaşan arkadaşın gönderdiği açık ileti başlıklı yazıda  isimi geçen M…..ural bacı son derece değerli bir bacımızdır. Kendisi ile tanıştım evinde kaldım. Bizim konuştuğumuz insanlar üç beş kişidir. Antakya ile yazı yazan arkadaşlara önerim oradaki devrimcileri ayrı tutmaktır. Mih…..bacımız da bunlardan biridir. Antakya seyahatimde orada gördüğüm en değerli insanlardan biridir.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=377:goezuenue-toprak-doyursun&catid=36:konuk-yazlar

önemli bir açıklama

Hasan Balcı tarafından yazıldı

Cumartesi, 17 Ekim 2009 20:10

Gozunu toprak doyursun baslikli yazimda zannediyorum iletisim hatasindan yazimin basligi eksIk cikmistir. Yazimdaki eksIk bolum asagidaki gibidir:

Bu konular ile ilgili yazi yazmayacagim cunku tarihsel yonunu aydinliga cikmistir;  ancak beni cok seven mihrac ural ve zibidihanesinde cikan yazilar hakaretler beni yazmaya yonlendiriyor. Kufurleri ile tahrik etmeye devam ediyor. DegisIk internet sitelerinde mihrac uralin rezaletleri ile ilgili yazilar cikiyor. Anladigim kadari ile yani Engin erkiner sitesini okuyan insanlar bu yazilari aliyor binlerce insana ulastiriyorlar. Mihrac ural rezaletlerinin ve teshir olmasina veryansin ediyor. Bunlari bizim yaptigimizi soyluyor. Neden takma isim takayim ki. Al sana acik kimligimle yaziyorum. Diger arkadaslarin avukati degilim ama onlarda bunu acik acik yapiyorlar. Onun icin Antakya beylerbeyi mihrac ural kendisi ile ilgili yazi yazanlari bizde degil baska yerde arasin.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=380:oenemli-bir-acklama&catid=36:konuk-yazlar

sinek sekizlisi

Hasan Balcı tarafından yazıldı

Cuma, 30 Ekim 2009 07:09

Bu desteden çalınan muhterem kim? İbrahim unuttum diyor. Elbette Mehmet yavuz. Hayatınızda çok zibidilikler, soytarılıklar duymuş görmüş olabilirsiniz. Ancak bu adam türünün tam belirgin bir örneğidir. Nebil rahuma çalışmasını provoke eden Devrimci katili Mihrac Ural’a pazarlayan Her fırsatta üçkâğıda başvuran Nebil rahuma çalışması ile ilgili zerre emek veremeyen İskambil destesinin sinek sekizlisinin internet sayfasındaki zibidiliklerini hep birlikte izleyelim.

Ne diyor bu zibidi. Yalan söylüyorsunuz. Yani biz yalan söyledik numara yaptık nebili bulmadık adli tıp, mezarlıklar, nebilin akıbeti hepsi dümen.

Ulan zibidiler otuz sene sizin elinizi ayağınızı hasan balcı mı bağladı?

Gazete arşivlerine bile bakmayı tenezül etmediniz. Bir emniyet sorgusu bile yaptırmadınız. Para gider diye bir avukat bile tutmadınız. Nebili gerçeğini bile bile belgelerini herkesten sakladınız sonra sanki yeni bulmuş gibi yayınladınız.

Yalan söylüyormuşuz. Ulan neyin yalanı: Yayımladığımız resimlerin. Bilgilerin aynısını sanki yeni bulmuş gibi yayınlıyorsun. Üzerinden geçiyorsun. Danglak, Zindan arkası mezarlığını biz Nebili aradığımız ilk günden itibaren biliyoruz.

Nebil rahuma internet sayfasında sözde nebilin yeğenlerini konuşturuyor. İlk bakan sanki bu yazıyı yeğenleri yazmış sanacak; Biliyoruz ki Ahmet zubari yaptığı yanlışı görmüştür. Bir daha mihrac uralın ve sinek sekizlisi Mehmet yavuzun zibidiliklerine alet olmayacaktır.

Devrimcilerin katili Mihrac Ural: Teslim olan PKK lilere övgüler yağdırıyor.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=404:sinek-sekizlisi&catid=36:konuk-yazlar

mihrac gel bana sığın, yoksa…

Hasan Balcı tarafından yazıldı

Cuma, 30 Ekim 2009 22:19

Mihrac gel bana sığın, yoksa bunlar seni ham yapacak!

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=406:mihrac-gel-bana-sn-yoksa&catid=36:konuk-yazlar

kalemin kırıldı mihrac

Hasan Balcı tarafından yazıldı

Pazar, 01 Kasım 2009 19:46

Mihraç Ural ve benzerlerinin başka yapıların içinde olmadığını sadece sizde mi var sanıyorsunuz. Böyle düşünenler varsa uyansın. Mihraçlar ölmez. Çünkü mihraç ve benzerleri özel tezgâhların ürünüdür. Devrim ve sosyalizm mücadelesine yürüyen bütün örgütlerin içerisine bu tür insanlar özellikle özel kuvvetlerce ekilmiştir. Bunları zamanı geldikçe yazacağım. Beğenin beğenmeyin: Yalçın küçük bunları yazıyor.

Devrimci katilinin onlarca dönüm arazisi var. Tek başına bu mülkün üzerine çöreklenmiş. Devrimcilerin ortak mülkü üzerinden sefahat içinde. Bu malın mülkün de nasıl edinildiği ortada. Arkadaşlar yazıyorlar.

Bizler sıradan insanlarız mülk edinme derdine hiç düşmedik tam aksine elimizdekini kime yetiştirir kimin derdine çare oluruzu mesele ettik. Bir ömrü böyle tükettik. Avrupa’daki insanları ve onların emeklerini küçümseyenler onların bizlerin gönlündeki yeri şu nedenle bilmezler: Eğer bu coğrafyada devrim ve sosyalizm mücadelesi diye bir derdi bırakıp gidip çek senet ve her türlü pis işin kuyruğuna takılıp gittin isen bunları anlayamazsın. Bulunduğun coğrafyanın erkine karşı domaldın ise de bunu anlayamazsın.

KİŞİSEL OLARAK HAYDAR YILMAZIN BİR KOMİSYON KURALIM ONLAR KARAR VERSİN FİKRİNE KATILMIYORUM. BENİM FİKRİM HERTÜRLÜ PİSLİĞİ BİLİNEN BİR KİŞİYİ MEŞRU ZEMİNLER DE AKLAMAK, BOKLAMAK YERİNE İRADİ BİR SÜREC OLUŞTURUP BURAYA EL KOYMAKTIR. EN DAR ANLAMI İLE BİLE OLSA ÖRGÜT OLMAKTIR, GÜÇ OLMAKTIR. BU TARİHİN EN ÖNEMLİ AKTÖRÜ ALİ SÖNMEZİN TANIKLIĞI ALINMALIDIR.

Mihrac Ural denilen soytarının birçok suçu olabilir. Benim onun kalemini kırdığım dosyası: Devrimcilerin katili oluşudur. Bunun affı, temyizi özeleştirisi de yoktur. Ali çakmaklının sorumluluğu bana ait diyen ve çetesine de adeta bu cinayeti savunduran bir kişi için kalem kırılmıştır. Onu aklayanların da kalemini kırarım. Bu katil devrimcilerin arasında sözde teorik gevezelikler ederek yer bulmaya çabalıyor. Kürtlere yağ çekiyor.

Devrimcilik teslim olmamaktır. Teslim olmayı maharetmiş gibi gösterenlerde birgün hesap vereceklerdir.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=408:kalemin-krld-mihrac&catid=36:konuk-yazlar

teneke bağlarım A.Ş.

Hasan Balcı tarafından yazıldı

Pazartesi, 02 Kasım 2009 18:17

İnternet bıçak gibidir ister kafa kesersiniz isterseniz ekmek kesersiniz yani tamami ile kullanıcının inisiyatifine kalmış bir kullanım aracıdır. Şahsen internet benim çok işime yaradı özellikle Nebil rahuma olayının araştırılmasında insanlara ulaştırılmasında önemli bir argümandı.

Bizim kuşağın insanı internet özürlüdür. 1980 öncesi bilim ile teknik ile daha ilgili daha bilgili idik. İnternet minternet diye geveleyen bir zibidi var ona da yanıt vereyim.

Evladım: Birkaç türlü internet sayfası vardır.

Birincisi benim internet web sayfam gibi: Bu sayfayı üye olanlar izleyebilir buraya yazı yazabilirler bu sayfanın üyelikleri de değişik düzenlenmiştir.

İkincisi engin abinin internet sitesi ; Burada yazı yazabilmek için Engin erkiner e- mailine bir mektup atarsınız engen erkiner bunu yayınlar “harfine dokunmadan”.

Bir de mail grupları vardır. Yani herkese ayrı ayrı yazacağınıza arkadaşlarınızı mail kutunuza eklersiniz ortak bir metin herkes tarafından görülür.

Şimdi butün bunları neden yazdım. Danglağın biri internet  ve bilgisayar dersi veriyor. Saçma sapan şeyler yazmış anlamak mümkün değil mesele kafa karıştırmak. Bu dangalakların “ internet proflarının” mail adreslerini kırdım ve içine kolumu soktum özel yazışmalarını bile bir proğram ile edindim. MSN görüşmeleri dahil. Örneğin mihrac ural bu yeteneğimi iyi bilir. İnsan arkadaşını tanımazmı?

Teneke bağlarım A.Ş

Camii Kurşun Kaplamaları Alüminyum -Çinko – Bakır – Çatı Kaplamaları Her Türlü Yağmur Oluğu Borusu İnşaat ve Taahhüt İşleri Devrimci katilli, zibidilerin, soytarıların, Hırsızların ………..tüne İtina ile teneke bağlanır. Ürünlerimiz  Garantili olarak. Monte edilir.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=409:teneke-balarm-a&catid=36:konuk-yazlar

devrimci örgütten 3. sınıf çeteye…

Hasan balcı tarafından yazıldı

Perşembe, 05 Kasım 2009 13:26

Kendi yoldaşlarına acımasızca, kahpece kurşun sıkanlar, işkence edenler, şantaj yapanlar, tehdit edenler koskoca bir devrim ve sosyalizm mücadelesi vermiş örgüt  tarihini üçüncü sınıf çeteye dönüştürenler her şeyi yaparlar. Kendi yoldaşlarının kan paraları ile evlerine ekmek götürmeyi maharet sayanlar her şeyi her kahpeliği yaparlar. Ben böyle zibidi çok gördüm. Eşşek cennetindeki böyle zibidiler benim ismimi iyi bilirler.

İsim yazmak istemiyordum. Ancak yazayım. Antakya da beni polise teslim eden Mehmet Güzel denilen Antakyada Mihraç Ural’ın ayakçı müridi olarak bilinen kişidir. Bu zibidi: Haydar Kılıç’ın sorularına yanıt vermedi. Veremez.

Devrimci katili olduğunuz artık yere göğe yazılmıştır. Sıradan bir insan erdemin den ve ahlakından uzak bu adamları Türkiye devrimci hareketine havale ediyorum. Yazdıkları zırvalara yanıt vermeyi zül olarak görüyorum. Çünkü yazdıkları çizdikleri kendilerinin bu coğrafyadaki varlıkları kahpeliktir…

Bu soytarıları bundan sonra benim için iyi bir mizah malzemesidir.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=415:devrimci-oerguetten-3-snf-ceteye&catid=36:konuk-yazlar

teneke çalan anaların oğullarından biriyim

Hasan Balcı tarafından yazıldı

Perşembe, 05 Kasım 2009 21:45

Metris işkencehanesini kapalı kutu haline getiren bu kanlı katiller içeride tutsaklara her türlü işkenceyi yaparken dışarıda, Metris’in dışından tam tam sesleri gelir. Devrimcilerin anaların…

OĞUL BİZ BURADAYIZ

deyip tenekeler çalarlardı gürültü yaparlardı. İşte ben o tenekeci ananın anaların cocuğuyum. O dönemler Metris’te yatan dostlar bunları çok iyi bilirler. Dolayısı ile kim ne diyorsa desin…

Vız gelir tırıs gider..

İnadına Engin Erkiner ve İbrahim Yalçın’ın yanında duracağım . Var mı lan diyeceğiniz.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=416:teneke-calan-analarn-oullarndan-biriyim&catid=36:konuk-yazlar

makyavelizm

Hasan Balcı tarafından yazıldı

Perşembe, 12 Kasım 2009 23:44

Devrimci olmak aynı zamanda bir yaşam biçimidir. Kişisel olarak ben devrimciliği kapitalist toplumda sınıf mücadelesinin bir parçası bir öznesi olarak komünist bir kimlik olarak algılayanlardanım. Sizlerin aranızda bulunmamın nedeni de budur.

Mehmet yavuz gibi a politik biri bizim bu çabalarımızı emeğimizi mezarcı Mahmut emeği zannetmiştir. Öyle ya istanbuldan bir keriz bulduk elimizi suya sabuna dokundurmadan Nebil rahuma yı bu adam bulup önümüze getirdi. Şimdi ne yapalım rezil olduk. Nebil rahuma ailesini bu adamın üzerine salalım.

Nebil rahuma ailesinin önemli bir kısmı bu rezilliğin bir parçası olmamıştır. Her şeyi ama her şeyi bilmektedirler. Nebil rahuma ismi ortalığa sarınça neden herkes çil yavrusu gibi dağıldı. Bunun sebebi belli çünkü nebilin kanı katledilirken herkesin üzerine sıçramıştı.

1-Mehmet yavuzun da bir dönemler içinde olduğu bir örgüt tarafından açık ve net yazıyorum alçakca katledilmiştir.

2-Nebil rahuma bir dönemler kendi arkadaşlarınca defalarca polise ihbar edilmiştir.

3-Nebil rahumanın akıbeti otuz yıldır bilinmesine karşın ailesine tek bir kelime bilgi verilmemiştir.

Ailenin yanında gelen yeğene bu gerçeklikleri anlattık. Onun bize söylediği dayımı bulamazsınız ve vazgeçin. Eğer onu dinlese idik bugün nebil rahuma yoldaşımızın mezarı mezar alanı ve akibetinden de vaz geçmiş olacaktık. Dayısı nebil rahuma ile ilgili tek satır bir anasını hatırlamayan ve nebil rahuma duygusunu gözlerinin içinde görmediğimiz bir vatandaşı kullanan Mehmet yavuzdur.

Bu çetenin başında Allah Muhammed Ali diyen bir şeyh artığı ve ardılları ise adeta birer mürit edasına bürünmüşler. Kendilerine karşı yazı yazan herkesi, eleştiren herkesi aslında kendilerinin ait oldukları kapılarında beslendikleri kurumların adamı olara ilan ediyorlar. Yani yavuz hırsız misali.

Sormak lazım bu çetenin şeyhine, Suriye de ne ile geçiniyorsun. Yaşamını ne ile idame ettiriyorsun? İnsanları satın almaya yeltendiğin içi kendisi gibi boş janjanlı paketlerin kaynağında ne var?

Mehmet yavuz için açık ve net yazıyorum. Bu adam ile selamlaştığından pişmandır. Nebil rahuma olayına girdiğine de pişmandır. Ben Mehmet yavuzun üzerine gidilmemesi taraftarıyım. Mehmet yavuz bu işin başında da samimi değildi sonunda da samimi değildi. Bu işin kendisine bu kadara patlayacağını hesap edememişti.  Bu yüzden Mehmet yavuzu ben nebil rahuma çalışmasının taaa başından izole ettim.

İbrahim yalçın Mehmet yavuzun iflah olmaz bir Kemalist olduğunu yazıyor. Sanki yeni bulmuş gibi. Günaydın ağabey. Benim yazılarımı bir oku bakalım. Bunu ne zaman yazmış hangi yazımda duyurmuşum.

Evet, ilginç bir yapı ile karşı karşıyayız. Göz göre göre yalan söyleyen hepimizin bildiği gerçekleri çarpıtan bir ekip ile karşı karşıyayız. Acilciler isimini rahatlıkla kullanan, Devlet ile işbirliğine hazırım diyen, bir ekip var karşımızda. Bunlara makyavelist dersem Nicola Makyavelliye ayıp olurmuş endişesi içindeyim. Makyavellinin temelinde var olan şey: Bir amaca ulaşmak için her yol mubahtır.

Her fırsatta aileme, cocuğuma, geçmişime partime küfürler eden bu soytarılara benim gül atmamı bekleyenleriniz varsa. Siz şöyle dolaşın bir hava alın. Haydar yılmaz bir çağırı yapmıştı. Bu çağırıya ben de icabet edeceğim….

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=423:makyavelizm&catid=36:konuk-yazlar 

teşhir ettik, sıra tecritte

Hasan Balcı tarafından yazıldı

Salı, 01 Aralık 2009 08:05

Tarihsel zibidik adlı internet web sayfasına. En başına İbrahim yalçının altına, engin Erkineri, onun altına Erkan ulaşan onun altında, haydar kılıç ve en sonuna da benim resmimi ekleyip ilgili yerlere bizim için tekmili vermişler. Onca yaşına rağmen Engin erkiner bizden yakışıklı çıkmış. Fotolarımızın altına da hepimize notlar düşülmüş. Benim resmimin altında çakma acilci yazıyor. Gerçek acilci olmaktan onur duyarım. Ancak politik perspektiflerimiz ayrı düştüğünden ben başka bir yerde fakat aynı zeminde aynı erek için mücadele ettim. Mihracın çete haline getirdiği acil için Söyleyebileceğim söz. cenabı Allah nasip eylemesin “amin” bizim orada şöyle derler alla etmesun.

Anama, küfür ediliyor. Duygu sömürüsü açısından söylemiyorum. Benim anam bir devrim ve sosyalizm şehidi olan Hamza balcının anasıdır. Ayrıca bütün devrimcilerin anasıdır. Bacıma, eşime ve çocuğuma küfürler ediliyor. Bunların hepsi devrimci mücadelenin bir parçası olmuş ve bedel ödemiş insanlardır. Küfürlerin kaynağı bellidir. Gereği de elbet bir gün yapılacaktır.

Mihrac Ural kalitesiz bir insandır. Hastadır. Buna karar verdim. Buraya fazla takılmayacağım hatta yazmayacaktım. Bunu mihrac Ural ve çetesine de bildirmiştim. Üç kişiden çete olurmu? Bilmiyorum. Ancak sineğin sekizlisine kadar çıktığımız ve deşifre ettiğimiz bu ekip tarih önünde teşhir olmuştur. Sıra tecritte. Suriye’de ki mezarlıkta tespit yapalım. Orada kimler yatıyor. Nasıl öldürülmüşler. Aileleri ile ilişkiye geçelim.

Diğer yazdıklarınız tarihsellik içermediğinden. Bir komisyon önerinizin havada kalacağı gerçekçi olmadığından “temsili” bu tür tartışmalara girmeyeceğim. Sol bu işlere müdahil olmaz : bunun nedeni solun eli mihracın eli gibi kanlıdır. Nebil rahuma çalışmasında neden yalnız kaldık sanıyorsunuz.

Yazı yazan iddia eden arkadaşlar iddialarının arkasında durmalılardır. Herkes erkan ulaşan yoldaşın gösterdiği cesareti göstermelilerdir.

Zibidinin biri koca vezir mahallesine gitmiş  şırdan yemiş rakı içmiş arkadaşları ile görüşmüş. Ali çakmaklı burada bu adamın üzerinde bulunan silahla öldürülmüş ise koca vezir mahallesinin devrimcileri burayı bu adama zindan etmelilerdir. Yok, elini sıkıyorlarsa o zaman gerçekten bir yerlerde sakatlık var.

Benim Devrimcilerin katili mihrac Ural gibi bir adama Şahsi hiçbir düşmanlığım yoktur olamazda. Onunla meselemiz tamamı ile sınıfsaldır. Bu yüzden davamız divanlıktır. O devrimcilerin katilidir. Tarihe böyle yazılmıştır. Bunda emeğim vardır.

Bir arkadaşım nebil rahuma çalışması ile ilgili ben sözcüğünü fazlası ile kullandığımı yazmıştı haklıdır evet öyle yaptım. Bunu bilerek yaptım. Çünkü nebil rahuma çalışmasında fiziki olarak bir tek ben vardım. Arşivde, adli tıpta. Devletin karşısında, hukukta, savcılıkta, mezarlıkta, mezarlık sonrası, bilgilerin toplanmasında ne varsa orada tek idim.

Avrupa’daki arkadaşların ve ankaradan arkadaşımın da destekleri elbette vardı. Ama mihrac Ural ve müşteri danışmanı Mehmet yavuz. İse sürekli köstekdi. Mehmet yavuz vakasına fazla değinmek istemiyorum.

Mihraç kadar kalitesiz birinin ortağı arkadaşı da onun gibidir. Benzer özellikleri çok. Mehmet yavuz mihrac urala rastladığından pişmandır. Para için yapmayacağı hiçbir şeyi olmayan bu adam. Bundan bile pişmandır. Düşünün ki nebil nebil diye ağlayan bu vatandaş hannalar için çatışmada öldü böyle duydum diyor. Nebili Balıkesir iddianamesinde arıyor. Ne diyor mihraç ortağı Mehmet için: Acilcidir üstelik yüksek acilci. Ama kendi tarihini bile bilmeyen Kemalist zavallı bir acilci.  Ayrıca ayrılıkta mihraç ile birlikte hareket etmemiş HDÖ cü kalmış biri “kendisi böyle söylemişti”.

Türkiye sosyalist hareketinde herkes nebil rahumayı biliyor. Mehmet yavuz bilmiyor. Üstelik cocukluk arkadaşı imiş nebilin. Sizler de bu yalancı alçakları adamdan sayıyorsunuz. Yetmedi bu adam nebilin kitabını yazacakmış.

Bu zibi alçakları uyarıyorum resmimi oradan kaldırın,

Balcıların hasan.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=446:tehir-ettik-sra-tecritte&catid=36:konuk-yazlar

mihrac ural adlı devrimcilerin katiline el koyun

Hasan Balcı tarafından yazıldı

Cuma, 04 Aralık 2009 22:18

Önce öldürür, sonra şehit ilan eder. Mihrac ural’ın Kemalist fikirlere sahip olduğunu bundan tam bir yıl önce yazmıştım. Mehmet yavuz’un beş para etmez para gözün biri olduğunu da aşağı yukarı altı yedi ay önce yazmıştım. Orada hepinizi de ayrıca uyarmıştım. Sakın bu tüccarın eline Nebil rahumayı bırakmayın diye.

Şantajcı ve devrimcilerin katili Mihrac ural, elinde benimle ilgili bir dosya bulunduruyormuş. Devletin elinde olduğunu biliyordum. Muhabaratın benim hakkımda dosya tuttuğunu da mihrac ural kendi ağzı ile itiraf etmiştir. Devrimcilerin katili Mihrac ural’ın Suriye ordusunda bir acilci ile ilgili elimdeki fotoyu yayınlamayacağım. Ancak bunu kendisine gönderdim. O kendisi bunu yayımlasın.

Devrimcilerin katili Mihrac ural benim apo ile ilgili görüşlerim konusunda eleştiriyor. Ben apocu  değilmişim. Apocu olmadığım için de apo düşmanıymışım falan filan. İşin doğrusu şudur. Ben ömrümde hiçbir zaman şucu bucu olmadım.

Kürt sorunu benim için sınıfsal bir meseledir sorun değildir. Kürt sorunu egemenler için bir sorundur.  Çözümü gayet basıttir: Devrim. Yani bu coğrafyara devrimi üretemediğimizde kürt ve Türkiyeli halklar için özgürlük,bağımsızlık hayaldır. Geride kalan Apo ,pkk teferrauttır. Türkiye cumhuriyeti devletinin sömürgesi Türkiye kürdistanının  ve kürt halkının kurtuluşu sosyalizmdir.

Apo ve benzeri adamlara ömrü hayatımda hiçbir zaman yalakalık etmedim. Apo bizim devrim düşümüzde figür bile olmayı hayal edemez. Mihrac ural ise bizim devrim düşümüze düşmandır. Sosyalizm kapitalizmin ters yüzüdür diyen kendisidir.

Etnik milliyetçileğe dayalı Türkçülük ne ise Kürtçülükte aynı şeydir. Bunların aksi senin elinde ne varsa imralıya bir mektup yaz beni öcalan’a pardon sayın öcalana şikayet et. Bunun için seni dinlermi bilmem. Gelgelelim ayrıca kürtlerle dostluk sanamı düştü. ikamet ettiğiniz suriye devleti ve hezmetin de oldun suriye el muhabaratı suriye kürtlerinin canını okumuyormu? buna karşın bir tek satırlık yazın cümlen varmı?  ben cevap vereyim yok.

Mihrac ural isimli devrimcilerin katilinin üzerinde oturduğu mülk servet lokantada bulaşıkçılık yapılarak edinilmiş bir servet değildir.  O mal mülk kendine acilciyim diyen ve bu uğurda bedel ödemiş bütün insanların ortak mülküdür. Onu aklamaya çalışanlar bunu görmezden gelemezler.

Acilciler üzerinden yazı yazarken acilcilerin tarihine ve isimine saygızlık etmemek lazım. Mihrac ural isimli  devrimcilerin katiline söyleyeceklerinizi  onun isimi üzerinden söyleyin. Örneğin bir arkadaşımız acilciler kumarhanesi diye yazmıştı. Bu yanlıştır. Mihrac ural kerhanesi ve kumarhanesi doğru bir deyimdir.

Örgüt arşive denilen şey ortada kim isterse kullanıyor. Görülüyorki örgüt disiplinininden ve anlayışından kopalı epeyce zaman olmuş. Örgütsel dökümantasyon öyle her önüne gelene verilebilecek belge değildir. İşte ben bu yüzden bunlara çete dedim. Acilciler çetesi dersem benim devletten farkım kalmaz. Bu yüzden mihrac ural çetesi diyorum.

Ömer gazel aklı başında bir adamdır diye yazmıştım . Öyledir. Yazısının bir bölümünde önemli bir çağırıda bulunuyor. Tarihsel olarak bunları konuşalım diyor yöntemde öneriyor. Ben mihracın yerinde olsam bu çağırıya kulak verirdim cümlesini kurduktan sonra mihrac cesaretlendi haydi gelin diyor. Eeee ne oldu. Biz anlaştık tarih komisyonu zart zurt.

Devrim şehitleri haftası etkinlikleri. Etkinlik güzel, çağırısıda güzel, etkinliğin kendisi bir kere soylu bir eylem. Ancak bu eylemi etkinliği düzenleyen kim mihrac ural. Peki mihraç ural kim. bu resimlerini oraya koyduğu yiğitleri kalleşçe katleden devrimci katili. Peki kaç yıldır bu etkinliği düzenliyor. Geçen sene ve bu sene. Peki otuz senedir neredesin. Cevabını verelim. Engin Erkiner, İbrahim yalçın vurmaya başlayınca bu devrimci katili devrim şehitlerine sarılmıştır.

Antakyada bir arkadaşım söylemişti. O afişte kendi öldürdüğü devrimcilerin isimlerinden bazılarını koymamışlar diye. Geçen sene benimde katıldığım devrim şehitleri haftası etkinliklerinde. Mezarlıkta suham över ve nebil rahuma mezarlarına gidildi. Nebil rahuma mezarının açılışı “temsili mezar” yapıldı. Ancak ilginçtir ki Nebil rahumanın resmi afişlere konulmamıştı.

Mihrac ural birgün mutlaka işlediği cinayetlerden ötürü hesap vermelidir. Verecektir. Onun yanındakilere sesleniyorum. Mihrac urala el koyun. Devrimcilerin katili Mihrac uralın elindeki mal,mülke banka ehasplarına yurt dışı banka hesaplarına el koyun. Devrimcilerin katili mihracın elindeki türkiye devrimci hareketinin ortak mülkü olan tarihsel arşive el koyun.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=456:mihrac-ural-adl-devrimcilerin-katiline-el-koyun&catid=36:konuk-yazlar

mehmet yavuz caminin duvarına pisliyor

Hasan Balcı tarafından yazıldı

Pazartesi, 07 Aralık 2009 21:31

Mihrac ural isimli devrimci katilinin yanında rütben büyük, itibarın büyük olabilir. Amma Mehmet Yavuz sen alçağın tekisin.

Mehmet Yavuz isimli sapığın yazdığı yazının içeriğinde kendi düşsel fantezileri ile süslediği ve konuk olduğumuz evin sahibine de hakaret içerdiğinden bu puştun yazısına onun istediği türden o evin sahibesine olan saygımdan ötürü yanıt vermeyeceğim. Antakya’da konuk olduğumuz evin sahibesi “bacımız” bizi son derece iyi ağırlamıştır.

 O evde İbrahim Çenet, ben ve İbrahim Çenet’in gazeteci bir arkadaşı ile birlikte bir gün kaldık. Mehmet Yavuz isimli ahlaksızın bu bacımızı burada rencide etmesinden ötürü ben bu bacımızdan özür diliyorum. Bu bacımız Antakya’da gördüğüm en şerefli devrimci insanlarımızdan biridir. O insana edilmiş sözü kendime edilmiş sayarım.

Mehmet Yavuz isimli soytarı birinci olarak o evde bizi ağırlayan bacımıza hakaret etmektedir. Bu ahlaksız bu konuda uyarılmalıdır. Bu bacımızdan özür dilemelidir. Üstelik bu bacımız Antakya’da gördüğüm tanıdığım en duyarlı, bilgili bir insandır. Mehmet Yavuz artık camiinin duvarına işemeye başlamıştır. Önce Mustafa Burgaz’ın ismini, şimdi ise bu bacımızı ortaya koymaktadır. Sırada kim var Mehmet Yavuz?

Bu Mehmet yavuz isimli ahlaksıza anladığı dilden cevap vermek lazım. Ancak buraları kirletmemek lazım. Bu zibidilerin yapmak istedikleri şey şudur. Kafa karıştırmak, tarihsel hesaplaşmayı karıştırmak. Bütün mesele budur. Çünkü tarih önünde işledikleri suçlardan ötürü yakalanmışlardır. Suçüstü yakalanan bu zibidi takımı şimdi bağırmaya başlamıştır. Olan budur.

Halkın devrimci öncüleri ile / acil siyasi örgütleri ayrı ayrı seksiyonlar değil mi? Ve üstelik biri birinden ayrılırlarken bir sürü arıza oluşmamış mı?

Be zibidi senin acilcilerin içinde ne işin var? Ne işin olduğunu biliyoruz. Sen HDÖ’den yana tavır almadın mı? Nebil Rahuma’yı boğazladığında senin yoldaşların ne tür bir tavır sergiledin? Bu soruların hiçbirine yanıt veremedin. Sen sana sorulan sorulara cevap ver. Patronuna senin acil, hareket diye göklere çıkardığı çetenin programını, tüzüğünü bir gönder okuyalım bakalım diyoruz. O duymuyor. Mademki böyle bir yapı var. Sen her türlü belgeyi buradan yayımlıyorsun. Arşive girip çıkıyorsun. Oradan bize acil hareketinin programını gönder bizde utanalım. Yerin dibine girelim. yanlız ka-lu bela zamanından kalma Engin Erkiner’in yazdığı programı yanlışlıkla bize gönderme. Program yerine sakın deklarasyon gönderme. Sen bunların ayırımını bile bilmezsin.

Mehmet Yavuz’un korkusunu iyi anlamak lazım. Keza bu işin içine tam olarak girdiği gibi boka battığının da farkında. Şunu Mehmet Yavuz denilen züppe bilmiyor. Türkiye sosyalist hareketinin bütün ciddi ve diri unsurları bu konu ile ilgili bilgilendirilmiştir. Hatta cezaevleri bile. Biz devrimciler bunu bir dayanışma gereği sayarız. Otuz küsur sene önce devrimciliğini sokakta bırakmış bir tüccar beyinli zibidi bunu anlayamaz.

Zeki Bayterin arkadaş ile ilgili birçok şey yazılıp çizildi. Kendisini tanımıyorum. Başkalarını anlattığı bilgiye sahibim, Ancak gördüğüm kadarı ile aklı başında şeyler yazmaya başladı. Kendisini tebrik ederim. Göreceksiniz oradan çekilip gidecektir zeki bayterin. İstersen bu yazdığım yazıya hakaretler ile cevap ver. Yine de sana karşı olan duygularım değişmeyecek çünkü sen Ali Çakmaklı’dan bize hatırasın. Ali Çakmaklıyı çok iyi bilen bu tarihin önemli bir tanığı arkadaşın deyimi ile anlatıyorum: Mihrac Ural isimli PİÇ tir.

Mihrac Ural isimli devrimci katillinin yanın da rütben büyük itibarın büyük olabilir. Amma Mehmet yavuz sen alçağın tekisin.

THKP-C  senin babanın malı yada senin kamyonlarına attığın yüklerinden biri öyle ya bu tarih sizin mülkünüz. Bizde kim oluyoruz. Tarihsel mülkü de devrimcilerin katili Mihraç Ural ile birlikte yeyin için, sıçın. Boğazınızda kalsın. Asıl sen kimsin ulan soytarı. Devrimcilerin tarihini sahipsiz mi zannediyorsun.

Bu soytarı yalan söylüyor. Diyor ki Şimdi de tutmuş içinde hiç yer almadığın, kimseyi tanımadığın, hiç gidip gelmediğin bir yapıyı KERHANE olarak niteliyorsun… Böyle bir niteleme, bu yapının içinde hasbelkader yer almış biri olarak benim kanıma dokunur. Çünkü bu yapı içinde tanıdığım hiç kimsenin yapısında KERHANECİLİK yoktur… Bizi bilen herkes, KERHANE kavramına ne kadar yabancı olduğumuza tanıktır… Kaldı ki bizler, KERHANENİN ne menem bir yer olduğunu da bilmeyiz.

Aksine tam tersini yazmıştım. Mihrac Ural isimli  devrimcilerin katiline söyleyeceklerinizi  onun isimi üzerinden söyleyin. Örneğin bir arkadaşımız acilciler kumarhanesi diye yazmıştı. Bu yanlıştır. Mihrac Ural kerhanesi ve kumarhanesi doğru bir deyimdir.

Ayrıca ben kerhaneyi bilirim üstelik bana hiç de yabancı değildir. İnsan olarak şuna inanırım kerhanede çalışan bir kadın Mehmet Yavuz denilen adamdan on gömlek kalitelidir.

Ayrıca devrimcilerin katili Mihrac Ural’ın elinde bulundurduğu araziyi kerhane, kumarhane yapacağına dair kendi yazdığı belgeyi de İbrahim Yalçın yayımlamıştı. Engin Erkiner arkadaşımıza Frankurtta fahişeleri taşıyorsun deyip kerhane emekçilerini aşağılayanlar bunlardır.

Mehmet yavuz diyor ki: Bizim oralarda; üzerine vazife olmadan her ıslıkta ortalığa çıkıp gerdan kıran, göt kıvıranlara ORTALIK OĞLANI derler. Kerhaneci diye nitelediğin kişilerin misafiri oldun da gazozuna ilaç koyup ırzına mı tasallut ettiler? Bilmediğimiz bir tecrüben varsa anlat ki bilelim…

Aferin Mehmet yavuz sana başka bir şey yazmaya gerek yok. Senin gibilere bizim burada ne söylendiğini herkes tahmin etti. Senin yakında burada Mehmet Ağar’ın, Tansu Çiller’in eroinlerini kamyonlara nasıl attığını yüklediğini yazarlar ve belgelerini de ortaya koyarlarsa şaşırmayacağım, sana sahip çıkmayacağım. Devrimcileri karşı yapılan susurluk ekibinin 1000 operasyonunda senin ismin çıkarsa da hiç şaşırmayacağım.

Benim kim olduğumu öğrenmek isteyen Mehmet yavuz denilen deyyusa : Devrimcilerin katili, namuslu yiğit devrimcileri bulup yazı yazdıramaz kullanamaz. Ben de o kullanamadığı adamlardan biriyim. Yani  senin cebine  koyduğu şeyleri benim cebime koyamadı. Namusum ve şerefimle temin ederim ki hiçbir zaman hiçbir kimseden hiçbir şey istemedim. Almadım. Verdim aldı diyen varsa ortaya çıksın. Hadi bu cümleyi sen de kur bakayım. Nebil rahuma ile ilgili belge bilgi verenlere teşekkür ediyordum Senin patronun bana yalvarıyordu. Ne olur bana da teşekkür et diye.

Ulan ahlaksız mademki tarih babanızın tarihi idi. Nebil rahuma çalışmasını istanbulda sana göre bu tarihin bir parçası olmayan benim üzerime yıktın. Benden belge aldın, bilgi aldın sanki kendin bulmuş gibi yayımladın. Herkes size gülüyor…

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=460:mehmet-yavuz-caminin-duvarna-pisliyor&catid=36:konuk-yazlar 

acilciler örgüt programı yalanı

Hasan Balcı tarafından yazıldı

Cuma, 11 Aralık 2009 07:34

Mihrac Ural[1] isimli devrimcilerin katiline bundan bir ay önce bir soru sordum. Bu soruyu değişik zamanlarda yineledim. Samimiyet ile sorduğum soruya şerif rumuzu ile yazı yazan bir vatandaş cevap verdi. Bu vatandaşı tanımam[2] . Evet, ellerinde kalu-beladan kalma bir acil programı var. Peki, üzerindeki tarih hangi yılı işaret ediyor. 1.kongrede yazılmış bir program imiş! Tarih ise 1981.

Beni utandırdılar: Bana engin erkiner’in yazdığı programı göndermeyin dedim. Onlar beni utandırdılar üstelik yerin dibine girdim öyle girdim ki sormayın gitsin. Programa bakın yıl 2009 sözde ortaya atılan örgüt programı 1981 arada kaç sene var: Otuz sene. İnsanın pes diyesi geliyor ehhh pess yani …

Be Allahın üçkâğıtçıları Dünya da neler oldu neler gelişti sınıf hareketleri ne oldu. 12 Eylül yenilgisi 1990 lar süreci Avrupa birliği, Kürt sorunu ve tüm diğer temel belirlemeler de ne tür değişimler oldu. Bunlardan tek bir satır yok. Ellerinde bir program varmış şükürler olsun. Utancımdan yerin dibine battım.

Demek oluyor ki 1981 tarihinden sonra bir program yazılmadı. Tüzüğü sonra göndereceğiz yada bilahare dediklerine göre demek ki ellerinde tüzük namına bir şey yok. Kürt sorunu konusunda şarki efkariye tanımlaması yapan parti cephe hareketlerinden biri olan acil bugün söylediklerini neye göre söylüyor. 1981 programına göre söylüyorsa vay Kürtlerin haline.

Dikkat ediyorsanız bu çete en çok bana saldırıyor. Benim gözümü korkutarak beni bu işten yıldırma yönünde her türlü ahlaksızlığı, küfürlü, hakareti kendileri yapıyor sonra biz küfürcü değiliz deyip kenara çekiliyorlar.

Bundan sonra benim yazacaklarımız artık sabah kahvaltısı hafifliğinde olacağından devrimcilerin katili şebeke başı Mihrac Ural  ve katlettiği onlarca devrimci ile ilgi belge ve bilgi ardından gelecektir. Etrafa saldıracaktır. İsmimize hakaret edecek janjanlı paketler ile saldıracak insanları elbette bulacaktır. Devrimci olmak bu süreci doğru düzgün sorgulamaktan geçer.

Nebil Rahuma yoldaşı arama çalışmasında önce onun katillerini ortaya çıkarmış ve teşhir etmiştik ardından onun ölümünün yolunu açan diğer devrimcilerin katiline giden yolu gösterdik ortaya çıkardık belge ve tanıkları ile ortaya koyduk. Nebilin katilleri Mete özer ismi unutulmuştur.  Nebili ölüme götüren neticede unutulmuştur. Bu sayfaları okuyan dikkatli okuyucular Devrimcilerin katili Mihrac Ural bu süreçlere dair hiçbir şey söylememektedir. Bunun nedeni açıktır.  Nebilin katillerinden birini yanına çağıran sonra onu geri gönderen Mihrac uraldır.

Mihrac Ural Nebil Rahuma’yı bulmamıza karşıdır. Mihrac Ural’a Antakya’da Nebil Rahuma için yapılan içi boş mezar yetmektedir. Gerisi kendisine külfet getirecek sıkıntı yükleyecektir. Bunun yüzünden Nebil yoldaşı arama çalışmamızı provoke etmiştir.

İşte dostlar karşı karşıya olduğumuz insanlar bu tür insanlardır.

………

[1] Mihraç Ural isimi devrimcilerin katili sıfatı ile anılmaktadır.

[2] Şerif yada başka bir isim bütün yazılar Mihrac Ural’ın kaleminden çıkmaktadır. Bunları tespit ettik. Üslup mihrac Ural’ın üslubudur.

Site editörünün notu: 1981 programı şöyle yazıldı. 1981 yılının Şubat ayında programı Bassit’te yazdım. Sonra bu programı İngilizceye çevirdim. Bunun için hayli zorlandım. İngilizce konuşmak ve okumakta sorunum yok ama yazmak başka bir şey. Üstelik 1974’te ODTÜ’den ayrıldığımdan beri hiç İngilizce de yazmamıştım.

Önce programı daha sonra da İngilizcesini mumlu kağıda geçirdim. Program ve İngilizcesi Bassit’teki küçük evde Ali ve Zafer tarafından teksir makinesiyle çoğaltıldı. Sonra Şam’daki Filistin örgütlerinin bürolarına gittik, İngilizce programı verdik.

Birinci Konferans 1982’de, Birinci Kongre ise 1987’de yapıldı. Görülen o ki, 1981’den beri program değiştirilmemiş! Yeni programa niyetlenilmiş, ancak basılmamış…

Ne program yazarmışım yani!! 30 yıldır duruyor…

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=468:acilciler-oerguet-program-yalan&catid=36:konuk-yazlar

damascus’un öküzünden korkan…

Hasan Balcı tarafından yazıldı

Salı, 15 Aralık 2009 06:37

BÜTÜN YAZIŞMALARIN ÖZETİ BU YAZININ İÇİNDEDİR.

Benim devrimci katillerinin akıbeti ve bu günkü durumları ile ilgili yazdıklarım bitmiştir. Bunu devrimcilerin katili istediği, tehdit ettiği için değil, yazdıklarımın bittiği ve görevimin[1] tamamlandığı düşüncesi ile yazıyorum. THKP-C tarihselliğini bilmiyorum. Bir divan kurulursa bu tarihe Nebil rahuma yoldaş adına tanık olarak katılmayı arzu ediyorum.

ÇETE SÜRÜSÜNE ANLADIĞI DİLDEN YANIT

Bu katil ve çete artığı sürüsü ismime, geçmişime yönelik yaptıkları her hakaretin karşılığını kendi üslupları ne ise o oranda alıyorlar alacaklardır. İşkencede anama avradıma küfür edenlere hangi tutumu aldımsa bunlara da aynı tutumu aldım, kim hangi dilden anlıyorsa o dilden cevap verilmiştir verilecektir. Küfürler ettikleri çocuğum,  Nebil Rahuma yoldaşı arama çalışmasında bize destek olan arşivde araştırmaları yapan emek veren biridir. Mihrac ural daha çocuk yaşındaki olan kızıma  ağza alınmayacak küfürler  etmiştir.

 SOL İÇİ ŞİDDETİN TARİHİ

Türkiye sosyalist hareketine sol içi şiddetin bulaşmasının en belirgin nedenlerinden biri Türkiye işçi partisi içerisinde ki Milli demokratik devrim ve sosyalist devrim tartışmalarıdır. Sol şiddetin teorik kaynağı burasıdır. Nebil rahuma yoldaşın tarihin derinliklerine itilen karanlığa salınan akibetini el birliği ile aydınlığa çıkardık. Bu pisliklere bulaşmadığım için bu soytarılar bana kulplar, lakaplar takmaktadırlar. Sol içi cinayetler ve katilleri teşhir ettiğimiz bir konferansta gençlerin önünde bu katilleri isimleri ile birer birer teşhir ettik.[2]  özelikle devrimcilerin katili Mihraç Ural tarihe katil olarak geçmiştir.

TEHDİTLER

Her türlü kazaya belaya hazırlıklıyım tıpkı 1980 de olduğu gibi; tetikteyim hain pusularda, kalleşlere karşı. Bu tür tehditlere de aşık mahsuninin şiiri ile cevap yazdım.[3] Şam da söylenilen bir söz vardır, ya da ben uydurdum.  Damascus[4] öküzünden korkan trene bakmaz.

SOYTARI TEORİSİ

Bu soytarı takımını teorik olarak hiçbir zaman ciddiye almadım. Çünkü teori adına ortalıkta hiçbir şey yok. Hatay’ı nasıl kurtarırız, nasıl gideriz suriyenin ileri bir vilayeti yaparız fıratın ötesi bilmem nerenin berisi saçmalığından başka ortalıkta teori –meori de yoktur. Türkiye sosyalist hareketi örgütlerinin bir çoğunun proğramını okuma şansı olanlardanım Hatay meselesi diye bir meseleyi birtek acilcilerin proğrama almaları hakikaten ilginç bir meseledir. Hatay sorunu varsa buda bu coğrafyanın alt üst olacağı bir devrimin meselesidir.

Mihrac Ural teorik olarak çapsız biridir. İnternetten başka insanlardan çaldığı bir çok yazıyı bizatihi tespit ettim. Teori yazmak için okumak lazım,yani beslemek lazım. Beynin yerine işkembeni beslersen her gün camiinin kapısına gider bu işkembeyi-kübradan boşaltırsan  seni kötü yaparlar. Ortalık oğlanlığından daha beter olursun. Sağda solda oğlan arayacağına, Önüne gelen insanın da af buyur şamar oğlanı olursun.

Şu proğram konusunda yaptığın saçmalıkları, yalanları artık bırak çünkü proğram konusunda senin yalan söylediğin bir kez daha kanıtlandı. Sen yenisine bak yenisini yazabiliyormusun bu kapasiten varmı? Yanında engin de yok İbrahim de proğram yazmak senin gibi dar kafalıların becerebileceği bir iş mi ?

Ciddiye alma meselesi

Evet bu zibidiyi hiçbir zaman ciddiye almadım. Mehmet yavuz ve onun benzerlerine şaşırmıyorum hatta ve son olarak yazı yazan Mihraç uralın internet kırıklarından biri  bizlere akıl veriyor, sözümona devrimci katilini aklama çabası gayretinde.

Türkiye halk kurtuluş partisi-cephesi acilciler isimi ile bile bir sanal internet sayfası oluşturamayan beceriksizler bizim ardından gittiğimiz meseleyi de kavrayamazlar, işlerine gelmez. Bu soytarılar THKP-C acilin de düşmanıdırlar. TKEP’e yaptıkları düşmanlıklarının bilinçaltında bu vardır.

Türkiye kürdistanın da mücadele edenlere sahip çıkarken Apoculuk yaparken, kendi coğrafyasındaki Kürtlere düşmandır. Çünkü onun iplerini ellerinde tutanlar Suriye kürdistanına düşmandırlar. Suriye kürdistanı cümlesini bile kuramazlar.

Dikkat eden okurlar göreceklerdir ki bu serseri takımından üç beş kişiden başka kimse devrimci katilinin saçmalıklarına, yalanlarına ortak olmamaktadırlar. Antakyadan, samandağından hemen hemen hiçbir insan bu ahlaksızlıkların ortağı olmamaktadırlar. Samandağında bir arkadaşım[5] bunların rezilliklerinin herkesçe bilindiği ve bunları bu civarda kimsenin ciddiye almadığını özellikle yazmıştı. Acilcileri benim karşımda program yalanı ile mahcup eden bu soytarıya yalancıya kim saygı duyar. Koskoca acilciler örgütünü fıratın berisi ötesi manivela zımbırtısına indirgeyip bölgeci, urubacı  yapan kimdir.

Konumuza dönecek olursak.

Edinilen her mülki ganimetin altında ikinci bir insanın mutlak emeğinin sömürüsü vardır. Devrimci katilinin üzerinde oturduğu saltanatta ise devrimci insanların kanı vardır. Emeği vardır. Gözyaşı vardır, zindan vardır, eylem vardır. Haydar Kılıç’ın  devrim ve sosyalizm mücadelesinde Mihraç ural tarafından katledilen Gökhan saç için yazdığı makale durumun tam özetidir.

Benim bir arkadaş grubumun[6] olmasına karşın Mihraç Ural isimli devrimci katiline bu arkadaşlarımı bulaştırmadım. Bu tür pisliklerden devrimcileri uzak tutmak onların pisliklerinin bu tertemiz insanlara bulaşmasına mani olmak lazım.

Bu coğrafyada en az sizin kadar acıları, işkenceleri yokluğu, ihaneti her türlü zorluğu görmüş; devrimci kimliği ortada olan otuz küsur yıllık devrimci mücadele geçmişimde hiçbir insanın hakaretine, polis, mit gibi abuk subuk suçlamalarını muhatap olmamış biriyim. Hiçbir yoldaşıma, arkadaşıma, evine çoluğuna çocuğuna, parasına puluna ırzına namusuna hiçbir yanlış işim hareketim olmamıştır.

Mihraç ural tarafından kandırılan insanlara bir kez daha seslenmek istiyorum:

Bu çapsız, niteliksiz hiçbir insani özelliği olmayan insanın yanında durmayın, onun rica minnet size yazdırmaya çalıştığı şeylere alet olmayın. Devrimci insan sorgulayan insandır.

Şimdi sıra bunları ve pisliklerini devrimci harekete bulaştırmamaları için tecrit etmeye gelmiştir. Bir görev aranıyorsa bir görevli aranıyorsa bu yapılanlar orta oğlanlığı ise ben görevli ve ortalık oğlanlığına gönüllüyüm talibim.

Cezaevlerinde bütün devrimcilerin arkadaşı idim. Bulunduğum tutukevi ve cazevlerindeki tünel, firar işlerinde hep ekibin içinde idim. Bilmeyenler için yazayım. Bir koğuş düşünün bu koğuşta otuz tutsak var. Buradaki tünel, firar işini iki ya da üç kişi bilir. Hep o iki ve üç kişinin içinde oldum. Devrimciler, yiğitler hiçbir zaman beni yanlarından ayırmadılar.

Nebil rahuma ile ilgili soruların sorulacağı adres onu pazarlayan Mehmet yavuz değil bizatihi Nebil rahuma için gözyaşı döken çocukluk arkadaşı Erkan Ulaşan arkadaştır. Acil tarihi ile ilgili soruların sorulacağı bilginin alınacağı adres ise o hareketin kurucusu ve fikri önderi Engin Erkinerdir. Özellikle 1980 sonrası acil hareketi ile ilgili ve bütün acil tarihi şehitleri ile ilgili bilginin belgenin adresi de İbrahim Yalçındır.

NEBİL RAHUMA …

Arkadaşların verdiği kestirme tarih ve yakalanma kayıtlarından Nebil Rahuma yoldaşımızın kamulaştırma eylem haberlerine de ulaştık, harbiye, merter, Selimiye banka soygunlarının haber ve kayıtlarına ulaştık. Nebil Rahuma pazarlamacılığı yapanların böylesi bir çalışması var mı ?

Uzun bir yazı oldu sabrınız için teşekkür ederim.

[1] Engin Erkiner sitesinde neyin görevlisi olduğuma dair yazıyı okuyabilirsiniz makale başlığı : İtiraf ediyorum ben görevliyim tarih  24.eylül 2009

[2] Sosyalist demokrasi gençliğinin mahalle biriminin  düzenlediği bir toplantıdır.

[3] Acilciler örgüt programı yalanı  11 aralık 2009  “ aşık mahsuni  şiir- beni vuracakmış bak ite hele”

[4] Damascus: Suriye başkenti

 [5] Selahattin ozudogru.

[6] Arkadaş grubum Nebil rahuma yoldaşı arama çalışmasında bana tam destek olmuşlardır.

http://enginerkiner.org/index.php?option=com_content&view=article&id=475:damascusun-oekuezuenden-korkan&catid=36:konuk-yazlar

 https://mihracural.wordpress.com